PİRHA- Faşist kalabalıkların Maraş’ta gerçekleştirdiği Alevi Pogromu’nun 46. yılında, Maraş Demokratik Dernekler Federasyonu (MARDEF) öncülüğünde Cenevre’de bulunan Birleşmiş Milletler temsilciliğinde açıklama yapıldı. Araştırmacı-Yazar Mehmet Bayrak, “Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’e gönderilen belgede Maraş Katliamı’nda MİT’in parmağı olduğu yazılı ve bu durumda devletin Maraş Katliamı’nı organize ettiğini ortaya çıkartıyor” dedi. Maraş Katliamı tanığı Fidan Yıldırım da “Maraş Katliamı tanığı ve mağduru olarak yaşadıklarımı unutmayacağım” diye ifade etti.
Video
Maraş’ta 19-25 Aralık 1978’de faşistler tarafından Alevilere yönelik yapılan katliamın üzerinden 46 yıl geçti. 6 gün süren katliamda resmi rakamlara göre 111 Alevi katledildi, 1000’den fazla Alevi de yaralandı. Alevilere ait 270 ev ve 270 işyeri yakıldı veya tahrip edildi.
Maraş Demokratik Dernekler Federasyonu (MARDEF) öncülüğünde Aleviler, İsviçre’nin Cenevre kentinde bulunan Birleşmiş Milletler temsilciliğinde Maraş Katliamı’na dair açıklama yaptı.
“MARAŞ, HEPİMİZİN KABUK BAĞLAYAN YARASIDIR”
Açıklamanın moderatörlüğünü yapan Selda Kavak Torunoğlu, “Maraş Katliamı’nın uluslararası platformlarda başka bir aşamaya taşımak için bugün bir araya geldik. Maraş hepimizin kabuk bağlamayan yarasıdır ve bizim en büyük isyanımızdır” diye belirtti.
“DEVLET, MARAŞ KATLİAMI’NI ORGANİZE ETTİ”
Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’e 3 Ocak 1979 tarihinde ulaştırılan MİT belgesine değinerek sözlerine başlayan Araştırmacı-Yazar Mehmet Bayrak, “Bülent Ecevit’e gönderilen belgede Maraş Katliamı’nda MİT’in parmağı olduğu yazılı ve bu durum da devletin Maraş Katliamı’nı organize ettiğini ortaya çıkartıyor. Yaşanan bir soykırımdır ve uluslararası platformlara götürülüp incelenmesi gerekiyor. 2 saatte Kıbrıs’a çıkarma yapmakla övünen Bülent Ecevit, Maraş’ın bitişiğinde Kayseri’deki hava indirme tugayını 4 günün sonunda ancak Maraş’a indirebildi. Oysa aylar öncesinden Maraş Katliamı’nın rapor edildiğini biliyoruz. Pol-Der şube başkanlığı yapan bir Alevi arkadaş geldi istihbarat bölümünde çalıştığı için kendisinin 4 ay öncesinden bu durumdan haberi olduğunu söyledi” diye konuştu.
“YÜZDE 50’LERDE OLAN ALEVİ VE KÜRT NÜFUSU ŞU ANDA YÜZDE 20’LERDE”
Maraş Katliamı’nda yaşananları anlatan Avukat İbrahim Sinemillioğlu ise konuşmasında şunları dile getirdi:
“Maraş Katliamı Türkiye’yi ırkçı, dinci ve faşist bir darbenin kıskacına almaya yönelik olaylar zincirinin en önemli halkasıdır. Bölgede yaptığımız toplantılarda daha ilk günlerde Maraş’ı terk etme dile getiriliyordu. Dilimiz döndüğünce Maraş’a sahip çıkılmasını söyledik ama geldiğimiz noktada 1960’lı yıllarda %50’lerde olan Kürt ve Alevi nüfusu günümüzde ise %20’lerde” dedi.
“KATLİAMDAN ÖNCE EVLERİMİZ İŞARETLENMİŞTİ”
Maraş’ta katledilenleri saygıyla anarak sözlerine başlayan Maraş Katliamı tanığı Fidan Yıldırım, “Maraş Katliamı olduğunda öğrendim Alevi ve Sünni’nin ne olduğunu. Biz insanlığı, vicdanlı olmayı, barışı öğrenirken başkaları da kin, nefret ve ayrımcılığı yaşıyordu. Kürt ve Alevilerin olduğu mahallelere saldırılar başlamıştı ve biz yerde sürünerek olanları izliyorduk. Katliamda saldırganların ‘vurun 5 Aleviyi öldüren cennete gider’ sözü aklımdan çıkmıyordu. Sonradan öğrendik ki evlerimiz öncesinden işaretlenmiş ve ölümüz bir x işaretiyle belirlenmişti. Maraş Katliamı tanığı ve mağduru olarak yaşadıklarımı unutmayacağım” diye ifade etti.
“SUÇLULARIN YARGILANMASINI İSTİYORUZ”
Maraş Katliamı’nın üzerinden 46 yıl geçmesine rağmen acıların unutulmadığını ifade eden Maraş Demokratik Dernekler Federasyonu Eş Başkanı Mehmet Üstek, “Eğer bir suçluya ceza verilmezse o kişi suç işlemeye devam eder. Basın toplantısını düzenlememizin amacı uluslararası kamuoyunda iç hukuku tıkanmış olan bir katliam sürecinin tekrar gündeme alınarak suçluların yargılanması. Maraş Katliamı’nın ardından halkımıza göç dayatıldı. Bizler Avrupa’daki Maraşlılar olarak uluslararası alanda kendi topraklarımıza sahip çıkabilmemiz için bize destek olunmasını istiyoruz” diye konuştu.
PİRHA/İSVİÇRE
Yoruma kapalı.