PİRHA- İYİ Parti Ankara il başkanı ve yöneticilerinin Cem Vakfı Ankara Şubesini ziyareti sırasında cemin yarıda kesildiği iddia edildi. Bu durumu PİRHA’ya anlatan Evrensel Yol Partisi Genel Başkanı Metin Güler, “Alevi inancında cem esnasında siyasi partiler değil, kim gelirse gelsin, isterse reisi cumhur gelsin, herkes sıradan eşit insandır” dedi.
Haberin Videosu
Evrensel Yol Partisi Genel Başkanı Metin Güler, İYİ Parti Ankara il başkanı ve yöneticilerinin Cem Vakfı Ankara Şubesi’ni ziyareti esnasında cemin yarıda kesilmesine tepki gösterdi.
“İYİ PARTİ’NİN ELEMANLARINA PENÇE VURULARAK DUA VERİLDİ”
PİRHA’ya konuşan Metin Güler, ceme siyasetin sokulmaması gerektiğini vurgulayarak şunları belirtti:
“Alevi inancında cem esnasında siyasi partiler değil, Allah’ı gelsin, kim gelirse gelsin, isterse reisi cumhur gelsin, herkes sıradan eşit insandır. Cem Vakfı Ankara Şubesi İYİ Parti İl başkanı ve yöneticilerini ağırlamışlar, misafir etmişler. Başkan kendi odasında çay kahve ısmarlayabilir, sohbet edebilir. Ama bir başkanın şunu yapma hakkı yoktur: Cem yapılırken, cem tutulurken 15 kişi grup halinde cem yapılan salona girip, cemi yarıda kestirerek, protokol gereği erenlerle tokalaşmak, semah dönen kadınları kenara çekerek, yanına dedeyi alarak, resim çektirerek, Ankara Şubesi bizi destekliyor demek doğru değil.
“DEDENİN DE EKSİKLİĞİ VAR”
Cemi yürüten dedenin de eksikliği var. Orada kalkıyor yöneticilerin emri ile yanlış yapıyor. Cemi yarıda kestiriyor. Cem yarıda kesilmez. Sonra ne hakla ne adına kim vermiş ona yetkiyi? İYİ Parti’nin elemanlarına ya Allah, ya Muhammet, ya Ali diyerek sırayla sırtına pençe vuruyor. Ne hakla niye yapıyorlar bunu? Biz böyle bir şey istedik mi? Kılıçdaroğlu herhangi bir ceme gittiğinde böyle bir şey istedi mi? Ya da Demirtaş her hangi bir ceme gittiğinde herhangi bir dededen, ‘Dede bana dua et, ya Allah ya Muhammet ya Ali diye bana pençe vur’ dedi mi? Ne Kılıçdaroğlu, ne Demirtaş ne de Metin Güler dedi. Ama İYİ partinin adamları bunu istiyor. Bizim cemevi dedesi de kalkıyor pençe vuruyor.”
“DEDELER ONURLU VE TEMİZ DURMAK ZORUNDA”
Kerbela’dan bu yana Alevilere yönelik katliamları hatırlatan Güler, “Önüne gelen Alevilere Kerbela’dan bu yana katliam yapmış ve katliam yapan insanlar o gün Mehmet Ağar’ın sağ koluydu. Bugün parti kuruyorlar ve bunların bazıları da Alevilik adı altında gidip içerisinde yer alıyorlar. Niye? Bunlar da Aleviler, bunların da insanları var. Cemi yarıda kesiyorlar, hepsine pençe vuruyorlar, dua ediyorlar. Aleviliği bu tür şeylere sokmayın. Bu yol onurlu temiz bir yoldur. Bu yolun dedeleri de onurlu ve temiz durmak zorunda. Yöneticileri de temiz dürüst durmak, onurlu oturup kalkmak zorunda. Birileri kılıç veriyor, birileri lokma yapıyor, birileri beyt çalıyor, birileri de ceme alıyor, cemi yarıda kesiyor. Hepsine pençe vuruyor. Allahtan korkun.”
DİYANET’E TEPKİ
Diyanet’in yayınladığı 41 maddelik eğitim programını da değerlendiren Metin Güler, bu programı doğru bulmadıklarını, Türkiye’de birçok inançtan insanların yaşamakta olduğunu vurguladı. Programın Türkiye’de yaşayan farklı inançlara bir faydası olacağına inanmadıklarını ifade eden Güler, Diyanet’in daha önce resmi internet sitesinde çocuklarla ilgili yayınladığı yazıya dikkat çekti. Türkiye’de yaşayan farklı inançlardan ve kültürlerden insanların bu fetvalara hep birlikte karşı çıkmaları gerektiğini vurgulayan Güler şöyle devam etti:
“DEVLETİN BİZİ ASİMİLE ETMEYE HAKKI YOK”
“Sen ne hakla Alevilere veyahut da kilisedeki insanlara, Sinegog’daki Yahudi’ye bunu dayatıyorsun. Tarafsız olman gerekiyor, eşit olman gerekiyor. Bizi asimile etmeye hakkın yok. Bizi inancımızdan, kültürümüzden uzaklaştırmaya hakkın yok. O kadar çok Allahtan, kitaptan Kur’andan korkuyorsanız iş yerleri kurun. Millet yarım ekmeğe muhtaç. Fabrikalar kurun, tarım ve hayvancılığı geliştirin. Oradan buradan et ithalatı yapmayın, köylülerin tarım ve hayvancılığını geliştirin. İnsanlar iş, ekmek sahibi olsun. Asgari ücreti 2 bin liraya çıkarın, emekli maaşlarını yükseltin, sağlık sigortasını zenginleştirin. İnsanlar sağlıkta problem yaşamasın. İşçilere evlerine ekmek götürebilecek onurlu ve namuslu bir ortam yaratın. Devlet bunu yapmak zorunda. Devlet bütün dinlere, inançlara, kültürlere eşit mesafede davranmak zorunda.”
16 NİSAN REFERANDUMU VE KHK’LERLE İLGİLİ DAVALAR
Evrensel Yol Partisi olarak 16 Nisan referandumu ve KHK’lerle ilgili Danıştay’a ve Anayasa Mahkemesi’ne açtıkları davalar hakkında da bilgi veren Güler şunları kaydetti:
“16 Nisan 2017 tarihinde başkanlık ile ilgili yapılan halk oylamasında hileli seçimler yapılmıştı. Biz bununla ilgili Anayasa Mahkemesi, Danıştay’a, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne dava açtık. Şu anda Türkiye’de üç ayrı mahkemede davamız devam ediyor. Son çıkarılan KHK’deki sivil insanların silahlanmasının önünü açan 37. maddenin iptal edilmesiyle ilgili Danıştay’a ve Anayasa Mahkemesi’ne ek belge olarak dava açtık. Bu maddenin savunulacak bir yanı yoktur. Bu anlamda hukuksal mücadelenin de verilmesinde yanayız. Türkiye’de bütün ezilen kesimler işçisi, köylüsü, Alevisi, Sünnisi, Zazası, Kürdü, Türkü hiç fark etmez demokrasiden yana olan herkesin bir araya gelmesi gerekiyor. Bu KHK’lere karşı bilikte mücadele etmek gerekiyor.”
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.