PİRHA- Dersim’in Nazımiye ilçesine bağlı Hakis köyüne İlçe Müftülüğü tarafından cami yapılmak istenmesine tepki gösteren Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Antalya Şube Sekreteri Zeynel Can, Alevilerin yaşadığı köye cami yapılmak istenmesinin tesadüf olmadığını belirterek, ” 442 sayılı köy kanununa dayandırarak, Alevileri İç Anadolu bölgesinde olduğu gibi Sünnileştirmek istiyorlar. Bizler buna karşı uyanık olup, mücadelemizi büyütmeliyiz” dedi.
Dersim’in Nazımiye ilçesine bağlı Alevi köyü Hakis’te (Büyükyurt) İlçe Müftülüğü tarafından cami yapılmak istenmesine yönelik tepkiler sürüyor.
“ALEVİLERE YÖNELİK ASİMİSAYON POLİTİKASI OSMANLIDAN BUGÜNE GELEN BİR DEVLET POLİTİKASI”
Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV) Antalya Şubesi Antalya Şube Sekreteri Zeynel Can, yapılmak istenenin Alevileri dönük yüzyıllardır sürdürülen asimilasyon politikasının bir devamı olduğunu ifade etti.
1924 yılında çıkarılan ve hala yürürlükte olan 442 sayılı köy kanununu hatırlatan Zeynel Can, “Zaman zaman sönümlenir, zaman zaman çok öne çıkar ama devletin kaydında Alevi köylerini cami yapmak asimilasyonun bir parçası olarak her zaman vardır. Her köye bir cami köy kanununda özellikle belirtilmiştir ve köy ortak alanları belirlenirken de bir cami yeri belirlenir” diye belirtti.
“TÜRKİYEDE LAİKLİK SADECE KAĞIT ÜZERİNDE!”
Devletin laik, demokratik, sosyal hukuk devleti olduğu anayasada belirtilmesine karşın sadece kâğıt üzerinde olduğunu, yaşamda karşılığı olmadığını vurgulayan Can, “Burası bir Hristiyan köyü müdür? Bir Alevi köyü müdür? Şu inançtan mıdır? Bu inançtan mıdır? diye bakılmaksızın ille bir cami yapılması kanunen zaten zorunluluktur. Bu anlamıyla Türkiye’deki laikliğin de aynı zamanda sorgulanması açısından önemli bir örnektir” dedi.
“DERSİM OCAKLARIN MERKEZİ OLMASINDAN DOLAYI CAMİ YAPILMAK İSTENİYOR”
Dersim’in Aleviler açısından özel bir bölge ve ocak sisteminin hüküm sürdüğü bir alan olması nedeniyle hedef seçildiğini dile getiren Can, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dersim’in aynı zamanda ocakların merkezi Aleviler açısından kutsal sayılan yer olması, birçok ulunun, erenin kutsal sayılan mekanların, türbelerin, dergahların bulunmasının yanı sıra ocak mensuplarının da o topraklarda hayat sürmüş olması ve oradan dağılarak Türkiye’nin dört bir tarafına hizmet vermiş olmaları orayı hedef haline getirmiştir.
Hakis köyü önemli Alevi köylerinden biri. Cem’in cemaatin hala yoğun bir şekilde yaşandığı bir yer olmasından dolayı böyle bir yerin hedef seçilmesi çok tesadüfi değil.
Bir tane Sünni’nin bile yaşamadığı bir yere özellikle ihtiyacın çok çok ötesinde simgesel bir anlam taşıyan bir camiyi yaptırmak açıktan ‘Siz Sünni olmasanız da biz buraya yapıyoruz’ dayatmasından başka birşey değildir. Peki bundan murat edilen nedir? Murat edilen şudur: Ya biz bir yapalım, bir imam bir müezzin atayalım. Müezzin de işte beş vakit ezanı okur. O, onu yavaş yavaş bir kişi, iki kişi, üç kişi, beş kişi derken zamanla dönüştürürüz. Ki bunun özellikle İç Anadolu bölgesinde sayısız örnekleri vardır. Bir tane Sünni vatandaşın olmadığı yerlerin şimdi tamamen Sünnileşmiş olduğunu görüyoruz.”
“HARİS KÖYÜNE CAMİ YAPILMASINA HEP BİRLİKTE KARŞI ÇIKMALIYIZ”
Zeynel Can, Haris köyüne cami yapılması ile ilgili Alevi kurumları olarak yeterli tepkiyi veremediklerinin altını çizerek, “Kamuoyunda, medyada, basında bu olayın gerçekleştiği yerde ses getirecek birtakım etkinlikler, yasal, demokratik eylemler yapmak ve bunları durdurmak gerekir diye düşünüyorum. ‘Durdurmak’ Çünkü, ihtiyaç olan bir şey değil, talep edilen bir şey değil. Ama buna rağmen zora dayalı bir şey yapılıyor. Bu doğru değil” diyerek tepki gösterdi.
Devletin gücüyle devletin imkanlarından nemalanmak isteyen bazı Alevilerin faaliyette olduğunu da sözlerine ekleyen Zeynel Can, konuşmasının devamında şunları kaydetti:
“Bu kadar cemevi tamamen devlete bağlı bir paralel Alevi Diyaneti oluşturma siyasetini güderek yapıyorlar. İşin içine Diyaneti dahil etmeden Alevi Diyaneti’ne tekabül edecek bir yapı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu çabalar beyhude çabalar. Bizlerin de bu çabalara karşı onu boşa çıkarma, teşhir etme ve bu anlamda insanları ikaz etme, uyarma anlamında daha aktif olmamız gerekiyor.”
Cebrail ARSLAN/ANTALYA
İLGİLİ HABERLER
-Cami değil su istiyoruz: Dersim’in Hakis köyünde özel mülkiyete cami dayatması -VİDEO
-İzmir Dersim Derneği’nden tepki: Hakis’te cami açmak kültürel gaspın adıdır!
DAD, cami yapılmak istenen Hakis köyünü ziyaret etti!
-Hakis’te cami ısrarı: Köyde Sünni yok, halk cami istemiyor!
-Yüksel Mutlu’dan Hakis’te cami ısrarına tepki: Halkın iradesini yok saymak asimilasyonun devamıdır
Yoruma kapalı.