PİRHA – Erzurum’un Hınıs İlçesi’ne bağlı olan Mirseyit Köyü’nde 500 yıllık bir geçmişinin olduğu tahmin edilen Beş Kardeşler (Seyide Biyoke) ziyaretine yaz aylarında yüzlerce insan niyaz oluyor. Ziyaretin tarihini Mırseyit Köylü (Tanır Köyü) olan Haydar Akarsu’dan dinliyoruz.
HABERİN VİDEOSU
Erzurum’un Hınıs İlçesine bağlı bulunan Mirseyit Köyü’ne yolunuz düşerse 500 yıllık tarihi geçmişi olan ve yaz aylarında yüzlerce insanın niyaz ettiği Seyide Biyoke ziyaretini ziyaret etmeyi unutmayın.
Seyide Biyoke ziyareti köyün biraz dışında bulunan büyükçe bir tepenin üstünde bulunuyor. Ziyaretin etrafı ormanla kaplı. Mirseyit Köyü’nde yaşayanlar başta olmak üzere çevre köylerden gelenler kutsal kabul ettikleri için ziyaretin üzerindeki ve çevresindeki ağaçlardan bir dal dahi koparmıyorlar. Ormanda bulunan ağaçların kaç yıllık olduğu bilinmezken, kuruyan ağaçların dallarının dahi ormanın içinde hiç dokunulmadan öylesine durması da ayrıca buraya atfedilen kutsallığın ne kadar derin olduğuna işaret ediyor.
“SEYİDE BİYOKE’YE YÜRÜYEREK GİDİLİR”
Yaz aylarında yüzlerce insanın gidip kurban kestiği, dua ettiği Seyide Biyoke’nin kendisine inananları mahçup etmediğine, muradını yerine getirdiğine dair yaygın bir inanç var.
Ziyarete giden yol engebeli ve her aracın çıkma imkanı yok. Araç olsa dahi bölgede yaşayan yaşlı kadın ve erkekler muratları gerçekleşsin diye çoğu zaman bu dik yokuşu yalın ayak yürüyerek, bir tür çile çekerek çıkıyorlar. Ziyarette gelenlerin rahat oturabilecekleri, yemeklerini yapacakları birkaç odadan oluşan bir mekan da yapılmış.
Mirseyit Ziyareti’ne giden 1959 doğumlu Haydar Akarsu ziyaret hakkında bildiklerini PİRHA’ya anlatıyor.
Tanır köylü olduğunu ve yıllar önce göç edip İstanbu’a gittiğini söyleyen Akarsu, Seyide Biyoke ziyareti’nin kendileri için çok büyük değer olduğunu kaydetti.
“BU ZİYARETE DUYULAN İNANÇTAN ÖTÜRÜ TEK BİR AĞAÇ KESİLMEZ”
55 yaşında olan Haydar Akarsu, köylerinin en az 350-400 yılık bir tarihinin olduğunu ifade ediyor. Babası ve dedesinin söylemine dayanarak ziyaretin ve üzerindeki ağaçların da köyün tarihi kadar eski olduğunu belirtiyor. Akarsu, köyün ve ziyaretin bir tarihçesinin olduğunu fakat kaleme alınmadığını, kendilerine ataları tarafından sözlü olarak aktarıldığını söyledi.
Köyün kuruluşundan bu yana var olan ziyarete ilişkin anlatıların da nesilden nesile aktarıldığını, inanç dünyalarında bu ziyaretin yerinin çok önemli olduğunu bu nedenle herkesin buraya çok saygıyla değer verdiğini belirtiyor. Akarsu, “Bakın buradaki ağaçların kaç yıllık olduğunu bilemezsiniz. Buraya duyulan inançtan dolayı tek bir ağacın dalını bile kimse götüremiyor” diye özetliyor.
“BEŞ KARDEŞİN EN BÜYÜĞÜ SEYİDE BİYOKE”
Akarsu, Seyide Biyoke ziyaretine gelenlerin temiz kalple diledikleri dileklerinin kabul edildiğini belirterek, ziyaret hakkında bildiklerini şöyle anlatıyor:
“Bu civardaki ziyaretler ‘beş şehit kardeşler’ olarak anılıyor. Bu ziyaretin dışında tabi diğer dört ziyarete de gidiliyor. Ama bizimkiler bu türbenin kendi ormanından, ağacından alınmasına izin vermediği için bunu beş kardeşlerin içinde en büyük kardeş olarak görmüşlerdir, insanlar bu gerçekleri gördüğünden dolayı buraya akın akın geliyorlar. Özellikle Alevilerin beş kardeşler arasında en çok rağbet ettikleri yer burası. Biri de bir, bini de bir” diye konuştu.
Haydar Akarsu, Mirseyit Derneği olarak her yıl Seyide Biyoke festivalini düzenlediklerini de ekliyor ifadelerine.
Yaz aylarında gerçekleşen festivale büyük şehirlerden, Avrupa’dan memleket hasreti çeken yüzlerce insanın geldiğini, gelenlerin birçoğunun ziyarete gidip kurban kestiğini belirtiyor. Ayrıca bu döneme denk gelen geniş katılımlı cemlerin yapıldığını ifade ediyor. Bu yıl 6’ncısı yapılan Seyide Biyoke Festivali’nin bir engel olmazsa bundan sonra da yapılacağına dair umudunu da dile getiriyor.
Semra ACAR-Sevim KAHRAMAN/ERZURUM
Yoruma kapalı.