Alevi Haber Ajansi

Veli-Der’den çağrı: Çocuklarınızı yatılı kuran kurslarına göndermeyin!

PİRHA-Öğrenci Veli Derneği, Diyanet’e bağlı Erzurum’daki kuran kursunda 7 çocuğun cinsel istismara maruz bırakılmasıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada. velileri uyardı. Dernek, “Çocuklarınızı tarikat ve cemaatlerin hiçbir faaliyetine göndermeyin, eğer denetlenmiyorsa, Diyanetin bile olsa “Kur’an kursu” adı altında açılmış, ne olduğu belli olmayan etkinliklere, hele yatılı kurslara göndermeyin” dedi. 

Erzurum’da, Diyanet’e bağlı Hacı Bahattin Evgi yatılı kuran kursunda 7 çocuğun, belletmen tarafından cinsel istismara maruz bırakılmasıyla açılan davada sanık ‘cinsel istismar’ ve ‘hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından indirimsiz toplam 119 yıl 6 ay ceza almıştı. Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) de konuya ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı. Velilere seslenilen açıklamada, “Çocuklarınızı tarikat ve cemaatlerin hiçbir faaliyetine göndermeyin, eğer denetlenmiyorsa, Diyanetin bile olsa “Kur’an kursu” adı altında açılmış, ne olduğu belli olmayan etkinliklere, hele yatılı kurslara göndermeyin” ifadelerine yer verildi.

“DİYANET, CİNSEL İSTİSMAR FAİLLERİNİ SAHİPLENMİŞTİR”

Veli-Der tarafından yapılan açıklama şu şekilde:

“Hepimizin hatırlayacağı gibi, 9 Aralık 2021 tarihinde Erzurum’da, Diyanet’e bağlı Hacı Bahattin Evgi Yatılı Kur’an Kursunda, yedi çocuğumuz, belletmen Uğur Güngör ve kurs müdürü Nuhi Karababa’nın cinsel istismarına ve fiziksel şiddetine maruz kalmışlardı. Olayın yargı süreci, ailelerin ısrarlı takibi ve kamuoyu baskısıyla sanıkların toplam 119 yıl indirimsiz ceza almalarıyla sonuçlandı. Faillerin bu cezayı almaları çok önemlidir ve emsal niteliğindedir.

Bu süreçte, Diyanet İşleri Başkanlığı, konuyu haberleştiren basın kuruluşlarını, Diyanet İşleri Başkanlığının itibarını zedelediği ve yayın yasağını ihlal ettiği gerekçesiyle RTÜK’e şikâyet ederek cinsel istismar faillerini sahiplenmiştir. RTÜK de ilgili basın kuruluşlarına para cezası vererek bu olayı dolaylı olarak desteklemiştir. DİB eğer gerçekten itibarını korumak istiyorsa, istismarcıları korumak yerine onları ve onun gibileri kurumundan temizlemelidir.

Ayrıca suçlarını kabul eden ve suçları yargı kararıyla tescillenmiş olan faillerin yakınlarının, yargı kararını kabullenemeyerek mağdur yakınlarına saldırmaları,  istismar olaylarının ve her türlü şiddetin toplumun geneli tarafından içselleştirildiğini göstermektedir. Bu durum ülke geleceği açısından çok vahimdir. Zira bu çocuklarımızın büyük bir çoğunluğunun aile desteğinden yoksun kalması ve psikolojik destek alamadığı düşünülürse gelecekte ruhen sağlıksız bir toplumun oluşması kaçınılmaz olacaktır.

“KURAN KURSUNDAKİ İSTİSMARI ÖRT BAS EDEN DİYANET DE SUÇLUDUR”

Peki bugünkü duruma nasıl gelindi?

Öncelikle şunu belirtmek isteriz ki, istismar olaylarının suçlusu sadece istismarı gerçekleştirenler değildir. Bugünkü duruma gelinmesinden asıl sorumlu olanlar “bir defadan bir şey olmaz!” diyen yetkililerdir. “Yaşın hiçbir önemi yoktur, çocuk yaşta evlilik yapılır!” diyerek çocukları ve kadınları birer cinsel nesne olarak gören ve din alimi geçinen sözde hocalardır. “Babanın kızına şehvetle sarılması, karısıyla olan nikahı bozmaz” diye sapıkça fetva veren ve kendine bağlı Kuran kurslarında yaşanan çocuk istismarı olaylarını ört bas eden, görmezden gelen veya açıkça failleri sahiplenen Diyanet İşleri Başkanlığıdır. Annesinin diz kapağından tahrik olan sapık anlayıştır. Çıkardıkları yasayla, tecavüze uğrayanı tecavüzcüsüyle evlendirerek küçük yaşta evliliği yasallaştıran, tecavüzcüyü koruyan, kısacası çocuk istismarlarını meşrulaştırmaya çalışan zihniyettir.

İşte bu anlayış, bugün, çocuk istismarının ve şiddetinin sistematik hale gelmesini ve toplum tarafından içselleştirilmesini sağladı. Taciz ve tecavüz olayları, münferitmiş gibi gösterilerek suç bir kişinin üzerine yıkılmakta, bu kişilere de ödül gibi cezalar verilmektedir. Bu anlayış devam ettiği sürece ne yazık ki bu olaylar son olmayacaktır!

“ÇOCUKLARINIZI TARİKAT VE CEMAATLERE GÖNDERMEYİN”

Bu sapkın anlayıştan çocuklarımızı korumak için velilere sesleniyoruz:

Öncelikle çocuklarınızı dinleyin ve ona güvenin. Eğer çocuğunuz istismara uğramışsa, size en çok ihtiyaç duyacağı bu dönemde onun yanında olun ve ona sahip çıkın. “Kimse duymasın, adımız çıkmasın” diyerek olayın üzerini kapatmayın, bundan utanç duymayın, bu olay sizin için utanç verici değil, asıl failler için utançtır. Mutlaka yasal yollara başvurun. Çocuğunuzun yaşadığı ağır travmayı atlatabilmesi için psikolojik destek almasını sağlayın (En azından okulun rehberlik servisiyle iletişime geçin), aksi takdirde çocuklarınız hayatı boyunca bu travmayla yaşayacaktır. Çocuklarınızı tarikat ve cemaatlerin hiçbir faaliyetine göndermeyin, Eğer denetlenmiyorsa, Diyanetin bile olsa “Kur’an kursu” adı altında açılmış, ne olduğu belli olmayan etkinliklere, hele yatılı kurslara göndermeyin.

“TARİKAT VE CEMAATLERE AİT KURAN KURSLARINI KAPATIN”

Bu olayların bir daha yaşanmaması için, buradan başta Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere tüm yetkililere sesleniyoruz :

Öncelikle istismarı, tacizi ve her türlü şiddeti hoş gören, olumlayıcı, meşrulaştırıcı her türlü açıklamaları terk edin, yapanları cezalandırın. Tacize, tecavüze ve şiddete karşı çıkan öğrencileri değil, suçluları cezalandırın. Tarikat, cemaat ve dini vakıflarla imzalanan protokolleri iptal edin. Tarikat ve cemaatlere ait Kur’an kurslarını kapatın. Diyanete bağlı kursların denetimini gereği gibi yapın, şikâyetleri dikkate alın ve üzerine gidin.

Kim olursa olsun maiyetinizde çalışanların ahlak dışı olaylara karışması, hele çocuklara yönelik istismar ve her türlü şiddet uygulaması durumunda onları korumayın, üstünü örtmeyin, görmezden gelmeyin. Bu olaylar karşısında sessiz kalmak suça ortak olmaktır. Kurslarda, eğitim formasyonu olmayan, çocuk psikolojisini bilmeyen kişileri belletmen olarak görevlendirmeyin. Veli Der olarak her fırsatta söylediğimiz ilkemizi bu vesileyle bir kez daha söylüyoruz: Aydınlık yarınlarımız olan çocuklarımızı; fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bireyler olarak yetiştirmek için; laik, bilimsel, parasız, kamusal eğitim mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz! Çocuklarımızı asla karanlığa teslim etmeyeceğiz!”

PİRHA / İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak