Alevi Haber Ajansi

Boğaziçili öğrenciler tahliye edildi

14’ü tutuklu 22 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin yargılandığı bugün görülen davanın duruşmasında tüm tutuklu öğrenciler tahliye edildi.

9 Mart’ta Boğaziçi Üniversitesi’nde “Afrin Lokumu” dağıtılmasına “İşgalin, katliamın lokumu olmaz” diye tepki gösteren öğrenciler, Recep Tayyip Erdoğan tarafından hedef gösterilmelerinin ardından farklı tarihlerde ev, yurt ve kampüs içinde gözaltına alındı.

14’ü tutuklu 22 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin yargılandığı bugün görülen davanın duruşmasında tüm tutuklu öğrenciler tahliye edildi.

İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmaya, 14 tutuklu öğrenci ve bazı tutuksuz öğrenciler katıldı. Çok sayıda avukatın yanı sıra öğrencilerin yakınları, CHP Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Ali Şeker, Selina Doğan ve basın mensupları da duruşmada hazır bulundu.

CHP’li ALİ ŞEKER İLE MAHKEME BAŞKANI TARTIŞTI

Duruşmanın başlayacağı sırada mahkeme başkanı salonun çok kalabalık olduğunu ve ayakta bulunanların sağlıklı bir yargılama yapılabilmesi için salondan çıkmasını istedi. CHP’li Ali Şeker ve bazı izleyicilerin buna tepki göstermesi üzerine mahkeme başkanı “Ortamı germeyi mi geldiniz?” deyince Ali Şeker de “Hayır, adil yargılama yapılıp yapılmadığını izlemeye geldim” dedi.

Kısa süreli tartışmanın ardından ayakta bulunan izleyiciler salondan çıkarılmasıyla öğrencilerin savunmalarına geçildi.

Savunmasını yapan öğrenci Agah Suat Atay, derse giderken bir karmaşa gördüğünü ve ne olduğunu anlamak için karmaşanın içine girdiğini kaydetti. PKK-KCK propagandası yapmadığını belirten Atay, Güvenlik masayı kaldırmaya çalışıyordu. Ne oluyor diye baktım. Karmaşayı bir süre izleyip dersime gittim. Pankartı daha sonra sosyal medyadan gördüm” diye konuştu.

Felsefe Bölümü 4. Sınıf öğrencisi olduğunu belirten Berke Aydoğan ise, “Terör örgütü propagandası suçlamasını kabul etmiyorum. Kütüphaneden çıkınca dışarıda bir kalabalık olduğunu gördüm. İzinsiz açılan bir masa yüzünden bir sorun olduğu anlaşılıyordu. Öğrenci İşleri’nden sorumlu dekan geldi. Olayı yatıştırmak için girişimlerde bulundu. Sonunda kalabalık dağıldı. Herhangi bir şekilde pankart ya da dövize şahit olmadım. Slogan atmış olabilirim ama bunlar asla bir terör örgütünün propagandası sayılabilecek sloganlar değildir” ifadelerini kullandı.

Savunmasını yapan öğrencilerden Yüksek lisans öğrencisi Zülküf İbrahim Erkol da, “Birkaç slogana eşlik etmiş olabilirim ancak hiçbir slogan propaganda içermiyordu. Ama herhangi bir terör örgütünün eylemlerini meşrulaştırıcı bir amaç gütmüyor, propaganda olmadığı kanaatindeyim” şeklinde konuştu.

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak