‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı metni imzaladıkları için yargılanan 12 akademisyen hakim karşısına çıktı. Çağlayan Adliye’sinde görülen duruşmalar öncesi akademisyenler adliye önünde açıklama yaptı. ‘Talebimizde ısrarcıyız, bu suça ortak olmayacağız’ yazılı pankart taşıyan Barış İçin Akademisyenler, bir kez daha ‘söz barışın’ dedi.
Bölge illerindeki sokağa çıkma yasakları sırasında yaşanan hak ihlallerinin ve çatışmalı sürecin sona ermesi için 1123 akademisyen “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı barış bildirisini imzalayarak kamuoyuyla paylaşmıştı.
Geçtiğimiz yıl, yaklaşık 150 imzacı akademisyen hakkında “terör örgütü propagandası yapmak” iddiasıyla ayrı ayrı davalar açıldı. Açılan davalar kapsamında ayrı ayrı yargılamaları yapılan 12 akademisyen Çağlayan’daki İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı.
BUGÜN DURUŞMASI GÖRÜLEN AKADEMİSYENLER
Dr. Ali Serdar (Özyeğin Üniversitesi), Prof. Dr. Ayşe Serdar (İTÜ), Araştırma Görevlisi Dr. Şükran Çavdar (İTÜ), Doç. Dr. Leyla Şimşek Rathke (Marmara Üniversitesi’nde) Prof. Dr. Günay Göksu Özdoğan (Marmara Üniversitesi), Okutman Cansever Güner (Marmara Üniversitesi), Araştırma Görevlisi Can Yalçın Armutçuoğlu (Marmara Üniversitesi), Didem Gürses (Yıldız Teknik Üniversitesi), Araştırma Görevlisi Burcu Yılmaz Gündüz (Marmara Üniversitesi), Okutman Nergis Perçinel (İTÜ), Doktora öğrencisi Semih Savaşal (Yıldız Teknik Üniversitesi), Dr. Ayşe Zeynep Akalın Özdemir (İTÜ).
DURUŞMALAR ERTELENDİ
Dr. Ayşe Zeynep savunmasında, “Bildiriyi, barış konusundaki duyarlılığımı kamuoyuyla paylaşmanın kişisel ve mesleki bir sorumluluk olduğuna inandığım için imzaladım. Ülkemdeki tüm insanların barış, huzur ve refah içinde yaşaması dileğimdir! Suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatimi talep ediyorum” dedi. Özdemir’in duruşması 28 Haziran’a ertelendi.
İTÜ’de okutman olarak görev yaparken bildiriyi imzalayan Nergis Perçinel savunmasında “Filoloji eğitimi almış biri olarak, dillerin insanları birbirinden uzaklaştırmadığını, aksine birbirine bağladığını düşünüyorum. Birbirimizi anlamanın yolu çoklu diller ve barıştır” dedi. Perçinel’in duruşması 28 Haziran’a ertelendi.
Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Didem Gürses, Marmara Üniversitesi Araştırma Görevlisi Can Yalçın Armutçuoğlu, Burcu Yılmaz Gündüz ve Doç. Dr. Leyla Şimşek’in duruşmaları da 28 Haziran’a ertelendi.
Prof. Dr. Günay Göksu Özdoğan, Prof. Dr. Ayşe Serdar, Dr. Ali Serdar, Cansever Güner’in duruşmaları 12 Temmuz tarihine ertelendi.
Yıldız Teknik Üniversitesi Doktora öğrencisi Semih Savaşal’ın duruşması 18 Eylül’e ertelendi.
Marmara Üniversitesi’nden Cansever Güner ise duruşma salonunda yer almadı. Güner’in yaşadığı ilin değiştiğine dair mahkemeye bilgi iletildi.
4 BARIŞ İMZACISI DAHA HAKİM KARŞISINA ÇIKTI
Bölge’deki sokağa çıkma yasakları sırasında yaşanan hak ihlallerinin ve çatışmalı sürecin sona ermesi için Barış Bildirisini imzalayan 150’yi aşkın akademisyen hakkında açılan davalar kapsamında yapılan yargılamalara devam edildi. Barışı savundukları için Terörle Mücadele Kanunu 7//2 maddesi gereğince 7 buçuk yıl hapis istemiyle yargılanan 4 akademisyen Çağlayan’daki İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı.
İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Kerem Eksen’in duruşmasını birleştirme talebine dosyayı içeriğini incelendikten sonra değerlendireceğini söyleyen mahkeme, bir sonraki duruşmayı 19 Nisan saat 10.00’a erteledi.
Ben ne kahramanım, ne de düşman sadece vicdanı olan bir insanım” diyerek beraat talep eden Marmara Üniversitesi’nden Meryem Didem Dayı Tirek’in duruşması 24 Nisan’a ertelendi.
Mahkeme, mevcut delil durumunu göz önüne alarak Anaysa Mahkemesi’ne gönderilme talebinin reddine karar vererek Galatasaray Üniversitesi’nden akademisyen Mehmet Rıza Türkay 26 Nisan’a erteledi.
Daha sonra İTÜ’den emekli akademisyen Ahmet Yücel Candemir’in avukatı Burak Can “1128 kişi yargılanırken bir hakimin beraat vermesi kahramanlık olur. Bunu bekleyemeyiz. OHAL bitene kadar yargılama durmalı” dedi.
Mahkeme, durma talebini mevcut delil durumu sebebiyle duruşmayı 26 Nisan’a erteledi.
Yoruma kapalı.