PİRHA-Ankara Tuzluçayır’ın köklü bağlama ustalarından Muharrem Öztürk, pandemi sebebiyle krizin eşiğine geldiğini ifade etti. Bir ay boyunca hiç bağlama satamadığı durumların olduğunu aktaran Öztürk, “Saraydakiler bizim halimizi görmüyor. Devlet biran önce biz zanaatçılara yardım etmeli” dedi.
Ankara’nın Tuzluçayır semtinde yaklaşık 30 yıldır bağlama icra eden Muharrem Öztürk, pandemi sebebiyle iflasın eşiğine geldiğini söyledi.
“Devlet, biz zanaatçıları neden desteklemiyor?” diye soran Öztürk, “Şu anda sadece banka kredileri ile hayatımızı sürdürüyoruz. Bir sürü borcumuz var. Örneğin şu anda bağkur ödememi dahi yatıramıyorum” diyerek yaşadığı ekonomik zorluğu şu sözlerle anlattı:
“Elektrik, su, telefon faturaları sürekli artışta. Bunlarla zaten başımız dertte. Artık ileriyi düşünecek durumumuz yok. Sadece günümüzü geçirmeye çalışıyoruz. Elimizde sermayemiz olsaydı eğer ileriyi düşünebilecek olanağa da sahip olurduk. Ancak paramız olsaydı birden fazla saz yapıp köşeye koyarak, gelen vatandaşa da alternatif sunup faydalı olmaya çalışabilirim. Bunu yapamadığım için de durumumuz kötü.”
“İŞLER ZATEN KÖTÜYDÜ ÜZERİNE BİR DE PANDEMİ GELDİ”
Muharrem Öztürk, pandemi sebebiyle müzik icra edilen adreslerin kapatılmasıyla birlikte mağduriyetlerinin daha da arttığını ifade ederek şöyle devam etti:
“Bugün düğün salonlarının kapanma sebebi ile birçok müzisyen mağdur. Barlar, restaurantlar kapalı olduğu zaman ister istemez bizim işimiz de büyük sekteye uğruyor. Durum böyle olunca da elimizdeki 3-5 sazla idare etmeye çalışıyoruz.
İşlerimiz son birkaç yıldır zaten düşüşteydi. Şimdi pandemi ile birlikte daha da geriledi.
Önceki kazandığımız paraları hayal etmek mümkün değil artık. Şu anda toplumun her kesimi bizim gibi mağdur. Kimsenin yapabileceği bir iş yok. Müzikle uğraşanların çoğu genç insanlar ve bugün genç işsizlik başını almış gitmiş durumda. Zaten aşıkların, ozanların sesi soluğu da çıkmıyor.”
SARAYA CANLI MÜZİK SERBEST, TOPLUMA YASAK!
Salgın nedeniyle bağlama eğitimi veren kursların da kapalı olması, saz üreticilerinin mağduriyetini arttıran bir diğer sebep oldu.
Muharrem Öztürk, “Devlet en azından biz zanaatçılara destek olmalı diyerek” geçtiğimiz haftalarda Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde canlı müzik eşliğinde verilen yemek programına şu göndermeyi yaptı:
“Şu anda herkes evinde hapis olmuş durumda. Devlet en azından biz zanaatçılara destek olmalı. Ben tek başıma, el emeğimle çalışan bir insanım. Bakmakla yükümlü olduğum çocuklarım var. Saraydakiler insanların çektiği sıkıntıları bilmiyor. Çünkü onların hali, vakti yerinde. Biz burada kıt kanat bir iş yapacağız da karşılığında üç beş kuruş para kazanabileceğiz. Onlar ise sadece bir şeyler yapmış gibi görünüyorlar.”
“BAĞLAMANIN DEĞERİ DE DÜŞTÜ”
Muharrem Öztürk geçmiş yıllarda 2 bağlama satarak 1 ayını idame ettirebildiğini ancak günümüz koşullarında 10 bağlama satması durumunda anca geçim sağladığını anlattı. Öztürk, pandemi sürecinde hiç satış yapamadığı ayların olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bugün sattığım 10 bağlama, geçmişte sattığım iki bağlamanın karşılığına denk geliyor. Fakat pandemi sürecinde hiç bağlama satamadığım aylar oldu. Durumumuz içler acısı. Toplum nezdinde bağlamanın değeri çok düştü. Artık enstrümanımız kayda alınmaz oldu. Kimse artık bağlama ile para kazanıp hayatını da idame edemiyor. Bugün sanat camiasındaki bütün isimler boşta. Konserler, düğünler, bütün sahneler kapalı olunca bizim işimiz de ister istemez sonlandı.”
Eren GÜVEN-Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.