Alevi Haber Ajansi

Ayvadaş: Cemevinde hem Alevi hem de kadın kimliğimle var olmaya çalışıyorum – VİDEO

PİRHA – PSAKD Kadıköy Şubesi İçerenköy Cemevi yöneticisi Şengül Şimşek Ayvadaş, Alevi kadınların kurumlarda kendilerini geri planda tuttuğunu belirterek, “Toplum içerisinde var olmak mı, yoksa toplum içerisinde söz sahibi olmak mı? Biz Alevi kadınları bunu hala çözemedik” dedi. Ayvadaş, cemevlerinin her köşesinde var olmaya çalıştıklarını kaydetti. 

Alevi kadınların Alevi kurumlarında yer almaları, yönetimde bulunmaları önemli bir mesele. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Kadıköy Şubesi İçerenköy Cemevi yöneticisi Şengül Şimşek Ayvadaş, cemevinde Alevi kadınların durumunu PİRHA’ya anlattı.

Ayvadaş, Alevi kadınların cemevlerine türkü söylemeye, semah dönmeye geldiklerini, konserli bir şey yaptıkları zaman bileşkelerinin çok olduğunu ancak konunun eğitime ya da bir panele geldiği zaman salonun, panelin yarısında boşalmaya başladığını söyledi.

“CEMEVLERİMİZİN HER KÖŞESİNDE VAR OLMAYA ÇALIŞIYORUZ”

PSAKD Kadıköy Şubesi İçerenköy Cemevi’nde yaklaşık 3 yıldır görev yaptığını söyleyen Ayvadaş, “Bizim görev tanımımız yok. Hepimiz eşit bir şekilde düzgün bir çalışma sergiliyoruz. Cemevlerimizin her köşesinde var olmaya çalışıyoruz. Bu varoluşun içerisinde hem Alevi kimliğim, hem de kadın kimliğimle var olmaya çalışıyorum”dedi.

Kadın kimliğine neden vurgu yapmak istediğini söyleyen Ayvadaş, “Toplum içerisinde ikinci, hatta üçüncü sırada yer alırken, konuşurken bile konuşma üslubumuzda ikinci üçüncü perdede yumuşak konuşmaları seçerken, burada biraz daha farklı bir konumdayız. Söz sahibiyiz. Fikirlerimiz soruluyor ve cevaplarımız dikkate alınıyor.”

“KADIN SADECE EVDE DOMİNANT, EVDE SÖZ SAHİBİ”

Kadınların hep bir hizmet etme, arkayı toplama derdinde olduklarını da ifade eden Ayvadaş, şöyle konuştu:

“Alevi kadınlardan toplum içerisinde yer alanları var ama çok fazla geri planda kalanları da var. Çünkü biz ataerkil bir toplumdayız, erkek egemenliğindeyiz. Kadın sadece evde dominant. Evde söz sahibi bunun dışında çok fazla alanlarda söz sahibi değil. Mesela kurumumuza gelen kadın canlarımız kendini ifade etmekte çok zorlanıyorlar. Amaçları  sadece buraya gelirken dini açıdan ceme gelmek ya da toplu bir yemek organizasyonunda bize yardım etmek. Ne kadar da farklı bir çalışma içerisine gelsek de yaradılışımız itibariyle hep bir hizmet etme, arkayı toplama derdindeyiz.”

“KENDİNİ EVE HAPSETMİŞ, DIŞ ÇEVREYLE KENDİNİ SOYUTLAMIŞ BİR ALEVİ KADIN KİTLESİ VAR”

Kurum içerisinde kendini yetiştirmiş eğitimli kadınların var olduğunu söyleyen Ayvadaş, aynı zamanda kendini eve hapsetmiş, dış çevreyle kendini tamamen soyutlamış bir Alevi kadın kitlesinin de olduğuna dikkat çekti. Ayvadaş, aynı zamanda cemevine gelen kadınların genelde konser, türkü gibi etkinliklerde yer alıp panel, eğitim gibi etkinliklerde yer almamalarına vurgu yaparak şunları ifade etti:

“Biz bu kitleye ulaşmaya çalışıyoruz. Buraya çağırmaya, burada bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Belirli bir yerden sonra tıkanıyoruz. Mesela eğitim çalışmaları yapmaya çalışıyoruz, kitap okumaya çalışıyoruz. Okuma yazmayı kavrayamamış okuduğunu anlamayan bir toplum içerisinde birdenbire çok büyük şeyler yapamıyoruz. O yüzden daha basit, daha doğal, anlaşılabilir dilde bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Ama bunun sürekliliği maalesef olmuyor, üçüncü haftadan sonra dağılmaya başlıyor. Ortak bileşkelerimizde türkü söylemeyi seviyoruz. Türkü söylemeye, semaha geliyorlar. Konserli bir şey yaptığımız zaman bileşkemiz çok, ama eğitime ya da bir panele olduğu zaman maalesef salon, panelin yarısında boşalmaya başlıyor. Çünkü ‘eve gitmem lazım, çocuğun yanına gitmem lazım, yemeğim yok’ gibi mazeretler ortaya çıkıyor.”

“ALEVİ KADINLAR TOPLUM İÇERİSİNDE ‘BEN BURADAYIM’ DİYEMİYOR”

Alevi kadınların ekonomik özgürlüklerini çok iyi kazanamadıklarını de belirten Ayvadaş, “Yani toplum içerisinde ‘ben buradayım’ diyemiyorlar. Bizim ilk önce bunu aşmamız lazım. Her yerde olmamız lazım, kadınlar olarak her yerde olmamız lazım”dedi.

Ayvadaş, Alevi kadınların kazanılabilmesi, cemevlerine gelip gitmesi, Alevi örgütlülüğüne katılabilmesi için düşündükleri projeyi ise şöyle anlattı:

“Alevi kadınlarına yapılabilecek en güzel şeylerden biri istihdam sağlayabileceğimiz alanlarda onları cemevlerinde, kendi ekmeklerini kendi harçlıklarını çıkartabilecek bir duruma getirmemiz lazım. Biz mesela böyle bir proje düşünüyoruz. Burada mantı kapatmak istiyoruz. Çünkü ne kadar da eğitimli görünseler de eğitimle alakalı bir şeye geldiği zaman vazgeçiyorlar ama olay hanımlığa, el işine geldiği zaman o noktada varlar.”

“ALEVİ KADINLAR KONUŞMAYA GELİNCE KENDİLERİNİ GERİ ÇEKİYOR”

PSAKD Kadıköy Şubesi İçerenköy Cemevi yöneticisi Şengül Şimşek Ayvadaş, “Yönetici konumundayken burada birçok şey daha rahat ilerliyor. Söz sahibi olabiliyoruz. Biz burada çok güvendeyiz. Çünkü ben burada türkü söylerken, semah dönerken, folklor oynarken hiç kimsenin beni sorgulamayacağını biliyorum. O yüzden biz burada kendimizce mutlu ütopik bir ortam kurmuşuz. Ama toplum içerisinde bu güveni göremediğimizde kendimizi geri çekiyoruz. Kendisini ön plana çıkartabilen çok fazla arkadaş yok. Biz burada yönetimde 5 kadınız. Herkesin belirli bir potansiyeli var. Herkes farklı görevler yapmak istiyor. Ama konuşmaya geldiğinde kendilerini geri çekiyorlar. Toplum içerisinde var olmak mı yoksa toplum içerisinde söz sahibi olmak mı? Biz Alevi kadınlar bunu hala çözemedik. Eğer bunu çözersek bence daha başarılı olacağız” diye konuştu.

Devrim FINDIK/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak