PİRHA – DEM Parti Dersim Milletvekili Ayten Kordu, Dersim’de açığa çıkan fuhuş çetesine dair dört bakana soru yöneltti. Kordu, savcılığa intikal eden fuhuş ağı iddialarına ilişkin ilgili bakanlıklara “Dersim’de İŞKUR aracılığıyla işe yerleştirilen kadınların işten ayrılma gerekçeleri, iş kazaları, mobbing şikayetleri veya istismar iddiaları üzerine herhangi bir izleme çalışması yapılmış mıdır?” diye sordu.
Milletvekili Ayten Kordu, Dersim merkezli fuhuş ağı iddialarına dair Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması talebiyle soru önergesi hazırladı. Milletvekili Kordu, yaşananların yalnızca “tekil bir suç vakasından” ibaret olmadığının altını çizdi.
Dersim Milletvekili Kordu, toplumda kadınların çok yönlü olarak dezavantajlı durumda bırakıldığına vurgu yaparak “Dersim’in kadim inancı ve tarihine karşı; bilinçli olarak bireysel silahlanmanın, uyuşturucu ile mücadelenin yürütülmediği, fuhuş yapan bazı apart yerlerin denetlenmediği önlem alınmadığı bu durumun sistematik bir hal aldığı konusunda iddialar bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.
“İLGİLİ MAKAMLARIN HIZLI BİÇİMDE MÜDAHALE ETMELİ”
Ayten Kordu, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına ilettiği soru önergelerinde, fuhuş çetelerinin, yoksul kadınlarla iş vaadi ya da ekonomik destek bahanesiyle temasa geçip, ardından cinselliğe zorlandıklarına işaret etti. Kordu, söz konusu uygulamalarla mücadele etmek için istihdam politikalarının arttırılması gerektiğini belirtti.
Milletvekili Kordu, İŞKUR, KYK ve üniversite gibi kurumların, fuhuş çetesiyle anılmasının son derece ciddi bir durum olduğunu belirterek “ilgili makamların şeffaf, hızlı ve hesap verici biçimde müdahale etmesi toplumsal adaletin gereğidir” ifadelerini kullandı.
Ayten Kordu, konuya dair şu ifadelere de yer verdi:
“Dersim gibi güvenlik politikalarının rahatsız edici boyutlara varan bir ilde böylesi iddiaların uzun süre dikkate alınmaması, kurumsal ihmallerin, denetim boşluklarının ve bazen de örtük koruma ilişkilerinin ve cezasızlık politikalarının varlığına işaret etmekte ve Dersim halkında kamu kurumlarının sorumluluklarına dair derin bir güvensizliğe yol açmaktadır.
Bununla birlikte geçmişte meydana gelmiş ve halen çözümlenmemiş kayıp vakaları (ör. 6. yılına yaklaşmasına rağmen Gülistan Doku’nun akıbetinin halen aydınlatılmaması) gibi yaşanan somut durumlar, benzeri risk alanlarının sürekliliğine işaret etmektedir. Bu nedenle yeni bir iddia ortaya çıktığında, zaman geçirmeksizin ilgili iddianın adli takip sürecinin yanında yapısal ve kurumsal bir değerlendirmeyle birlikte ele alınması gerekir. Zira yalnızca bireysel faillerin cezalandırılması elzem olmakla birlikte, benzer ağların yeniden oluşumunu engellemek için kentin tüm sivil toplum dinamikleri, kadın dernekleri, sosyal hizmetler ve ilgili kamu kurumlarının koordineli bir şekilde ilişki halinde olmaları gerekmektedir.”
“BAKANLIĞINIZIN YÜRÜTTÜĞÜ BİR İNCELEME VAR MIDIR?”
Milletvekili Ayten Kordu, fuhuş iddialarına dair ilgili dört bakana şu soruları yöneltti:
“İddialarda adı geçen kamu görevlileri hakkında İçişleri Bakanlığı tarafından idari soruşturma veya adli süreç başlatılmış mıdır?
Mağdurun iddiasına göre KYK denetimindeki bir kız yurduna yerleştirme yapıldığı belirtilmektedir. KYK yurtlarına öğrenci olmayan bir kişinin yerleştirilmesi gibi olağandışı uygulamalara ilişkin olarak valilik, KYK ve ilgili idare tarafından hangi usul ve yetki ile bu tür yerleştirmelere onay verildiği tespit edilmiş midir; konu hakkında Bakanlığınız bilgi sahibi ise bu usulün yasal dayanağı nedir?
KYK yurtlarında öğrenci ve görevli dışında başka kalanlar var mıdır? Varsa hangi kamu kurumu sorumluluğu dahilinde gerçekleşmektedir?
Bu tip olayların ‘uzun süre fark edilmemesi’ iddiaları hakkında Bakanlığınızın yürüttüğü veya başlattığı bir iç denetim/incelenesi var mıdır?
İŞKUR aracılığıyla yapılan yönlendirmelerle ilgili olarak son 5 yılda Dersim’de yapılan yerleştirmeler, başvuru süreçleri, aracı kişi veya kurumlar denetlenmiş midir?
Dersim’de kadınların istihdam süreçlerinde karşılaştığı keyfi uygulamalar, siyasal bağımlılık ve ayrımcı iş alımı yöntemlerine ilişkin Bakanlığınızın yürüttüğü bir inceleme var mıdır?
Son beş yıl içinde Dersim’de İŞKUR aracılığıyla işe yerleştirilen kadınların işten ayrılma gerekçeleri, iş kazaları, mobbing şikayetleri veya istismar iddiaları üzerine herhangi bir izleme çalışması yapılmış mıdır?
Munzur Üniversitesi’nde daha önce görev yapmış olan bir kişi hakkında geçmişte taciz gibi iddialar bulunmasına rağmen neden herhangi bir işlem yapılmamıştır? Bu yeni iddialar üzerine Bakanlığınız tarafından bir inceleme başlatılmış mıdır?”
PİRHA/ANKARA

Yoruma kapalı.