PİRHA – Tutuklu siyasetçi Gültan Kışanak’ın ailesi ve avukatları, Kışanak’ın 7 yıllık tutukluluk süresinin dolmasına rağmen tahliye edilmemesine ilişkin açıklama yaptılar. Avukatlar, Kışanak’ın 25 Ekim 2023 itibariyle tutukluluğunun 7. yılını doldurduğunu hatırlatarak, “Sayın Gültan Kışanak’ın serbest bırakılması yasa gereği bir zorunluluktur” dedi.
IŞİD’in Kuzey ve Doğu Suriye’nin Kobani kentine dönük saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te gerçekleştirilen eylemler gerekçe gösterilerek 18’i tutuklu 108 siyasetçinin yargılandığı Kobani Davası kapsamında bulunan Diyarbakır Büyükşehir Belediye (DBB) eski Eş Başkanı Gültan Kışanak, uzun tutukluluk süresi dolmasına rağmen tahliye edilmiyor.
Gültan Kışanak’ın tahliye edilmemesine dair Kışanak’ın ailesi, avukatları ve HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu üyesi Several Ballıkaya tarafından Beyoğlu’nda bulunan Karşı Sanat Çalışmaları Merkezi’nde basın toplantısı yapıldı. Açıklamaya Kışanak’ın avukatlarının yanı sıra HEDEP milletvekilleri ve yöneticileri, siyasetçi, insan hakları savunucu ve çok sayıda kadın örgütü temsilcisi katıldı.
Gültan Kışanak’ın avukatlarından Gül Altay ve Cihan Aydın, Kışanak’ın Kobani kumpas davasından yargılandığını, 25 Ekim 2023 itibariyle tutukluluğunun 7. yılını doldurduğunu hatırlatarak, tahliye edilmesi gerektiğini belirttiler. Avukatlar, “Sayın Gültan Kışanak’ın serbest bırakılması yasa gereği bir zorunluluktur” dedi.
Avukatlar yapılan açıklamada şunları ifade etti:
“Bildiğiniz üzere Gültan Kışanak 2 milyon nüfusa sahip Amed şehrinin belediye başkanı, Amedlilerin seçilmiş iradesi iken haksız ve hukuka aykırı bir şekilde, 25 Ekim 2016 tarihinde gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır ve halen, önceki dönem Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu birçok siyasetçi ile birlikte Kobani Kumpas davasında yargılanmaktadır. Gerek HDP gerekse dosyanın avukatları tarafından kamuoyu ve basına çeşitli defalar bu davanın niteliği konusunda demeçler verilmiştir. Müvekkilin de aralarında bulunduğu HDP’li siyasetçilerle ilgili verilen tutuklama kararlarının siyasi nedenlerle verildiği, asıl amacın iktidar partisinin seçimle kazanamadığı belediyeleri kayyum ile ele geçirmek ve halkın iradesini gasp etmek olduğu artık bilinen ve herkesçe kabul edilen bir olgudur. İktidar partisinin gaspçı kayyum uygulamaları eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Tayyip Erdoğan beni çağırdı, BDP’li belediyelerden rahatsız olduğunu söyledi, ben de belediye başkanlarını görevden aldım” şeklinde yaptığı açıklama ile de malumun ilanı olmuştur.
Müvekkilin, tutuklandıktan sonra dahil edildiği Kobani Kumpas davası Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sürmektedir. Bu davada hukuka uygun, adil bir yargılama maalesef söz konusu değildir. Uzun bir süredir iktidar partisinin gayri meşru amaçlarının bir aracı haline gelmiş olan bir yargılama izliyoruz. Müvekkilin gözaltına alınışından bugüne, yargılamanın her aşamasında gerçekleşen hukuk ihlalleri artarak devam etmiştir. Yargılama öyle bir hal almıştır ki mahkeme heyeti artık iç hukuk mevzuatına dair kurallara bile uyma gereği duymamaktadır.
KIŞANAK 25 EKİM’DE GÖZALTINA ALINDI
25 Ekim tarihi müvekkilin ilk gözaltına alınma tarihinin yıldönümüdür. 25 Ekim 2023 itibariyle müvekkilin tutukluluğu 7. yılını doldurmuştur. Bu sürenin önemi Türkiye yasalarında öngörülen maksimum tutukluluk süresi olmasıdır.
“Tutuklulukta Geçecek Süre” başlıklı CMK 102/2 maddesi: “Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok iki yıldır. Bu süre, zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam üç yılı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda beş yılı geçemez” demektedir…
Bu sürenin dolduğunu yargılamayı yürüten mahkeme resen gözetmeli iken buna dair hiçbir aksiyon almamıştır. Ayrıca azami tutukluluk süresinin dolduğu ve müvekkilin tahliye edilmesi talebini içeren aynı gün tarihli dilekçemize, üzerinden 4 gün geçmesine rağmen hiçbir cevap verilmemiştir.
Aynı gün müvekkilimiz Gültan Kışanak’ın haksız tutukluluğu ve yargılama sırasında yaşanan hak ihlalleri için Anayasa Mahkemesi nezdinde süren başvurusuna tedbir talepli ek başvuru yapılmış ancak Anayasa Mahkemesi de bu saat itibariyle henüz bir karar vermemiştir.
“GÜLTAN KIŞANAK’IN SERBEST BIRAKILMASI YASA GEREĞİ ZORUNLULUKTUR”
Yani Türkiye yasalarına göre öngörülen tutukluluk süresi aslında 2 yıldır; ama çok istisna hallerde bu süre toplamda 7 yıla çıkarılabilmektedir. Ancak müvekkilimize uygulanan bu en istisnai tutukluluk süresi dahi dolmuştur. Bu noktada mahkemenin bir takdir hakkı veya yorum hakkı artık bulunmamaktadır. Sayın Gültan Kışanak’ın serbest bırakılması yasa gereği bir zorunluluktur.
“ANAYASA MAHKEMESİ, KIŞANAK İÇİN DERHAL TEBBİR KARARI VERMELİ”
Bugün Türkiye’deki mahkemelerin iç mevzuata dahi uyması için çabaladığımız bir ironi yaşıyoruz. Gültan Kışanak ve diğer siyasetçilerin yaşadığı hukuksuzluğu ve iktidarın baskı aracı haline gelen mahkemelerin bu pervasız tutumunu kamuoyu nezdinde teşhir ve protesto etmek için demokratik kamuoyunu desteğe davet ediyoruz. Ayrıca buradan Anayasa Mahkemesi’ni, bu hukuksuzluğu bir an önce sona erdirerek müvekkil Gültan Kışanak için derhal tedbir kararı vermeye çağırıyoruz.”
NE OLMUŞTU?
Mart 2014 yerel seçimlerinde Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak, 25 Ekim 2016’da gözaltına alındı, sevk edildiği adliyede 31 Ekim’de tutuklandı.
Kandıra F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’ne götürülen Kışanak hakkında “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapma” iddiasıyla Malatya 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada 14 yıl hapis cezası verildi.
Kışanak’ın avukatlarının yaptığı itirazın ardından Antep Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yerel mahkemenin verdiği ceza bozuldu, yeniden yargılama başladı. Bu sırada 2020 yılında aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) eş genel başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de olduğu Kürt siyasetine yönelik başlatılan Kobanî soruşturmasında da hakkında gözaltı kararı verilen Kışanak, verdiği ifade ardından ikinci kez hakkında tutuklama kararı verildi.
Kobanî davasının görüldüğü Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Kışanak’ın dosyaları birleştirildi.
Kışanak’ın uzun tutukluluk kapsamında tahliye edilmesi için yargılamasının yapıldığı Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne avukatları tarafından başvuru yapıldı ancak henüz bir yanıt verilmedi.
Yasa gereği 25 Ekim 2023’te uzun tutukluluk nedeniyle tahliye edilmesi gereken Kışanak, halen hapishanede tutuluyor.
Devrim FINDIK/İSTANBUL
Yoruma kapalı.