PİRHA – İktidarın, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde ‘Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’ oluşturma ve cemevlerinin oluşturulan bu birime bağlama planını değerlendiren Avukat İbrahim Sinemillioğlu, “Hükümet yaklaşan seçimlere göre Alevilerden oy almaya çalışıyor. Bunun yanı sıra Aleviliği de yok etmek istiyorlar. Alevilik bir kültür değildir, bir inançtır. Hiçbir ibadethane devlete bağlı olamaz. Devlet objektif bir şekilde herkese eşit davranmalı” dedi.
İçişleri Bakanlığı bünyesindeki bir ekibin, Alevi kurumlarını gezerek maddi yardım teklifinde bulunması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ‘Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde Alevi Bektaşi Kültürü ve Cemevi Başkanlığı’ kurulacağını açıklamasının ardından AKP’li milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) önerge sundu.
Avukat İbrahim Sinemillioğlu, cemevlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlanacak olmasını PİRHA’ya değerlendirdi.
“ALEVİLİĞİ DEVLETİN GÜDÜMÜNE ALMAYA ÇALIŞIYORLAR”
Hükümet tarafından Alevilere yönelik atılan bu tür adımların Aleviliği yozlaştırmaya yönelik yapılan hamleler olduğunu belirten Sinemillioğlu, “Aleviliği devletin güdümüne almaya çalışıyorlar. Bazı kendini bilmez menfaat düşkünü dedeler veya bazı cemevleri Kültür Bakanlığı’nda oluşturulacak birime katılabilirler. Ancak bu tamamen Aleviliğin ilkelerine, yapısına, inancına, isteklerine aykırıdır. Alevilik hiçbir yere bağlı olamaz. Her ocağın kendi süreği vardır. ‘Yol bir sürek bin bir’ derler. Her ocak kendi bildiği gibi yol gider” dedi.
“KURULACAK BİRİM CEMEVLERİNİN YÖNETİMLERİNİ BELİRLEYEBİLİR, YASAKLAR GETİREBİLİR”
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın (DİB) kaldırılması gerektiğini ifade eden Sinemillioğlu, DİB’in yerine Din İşleri Başkanlığı kurulması önerisinde bulundu.
Kurulan bu kurumun da sadece hukuksal ve mali işlere bakması, denetleme görevi görmesi gerektiğini kaydeden Sinemillioğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Din hizmeti görenlerin yaptıkları camilerin, cemevlerinin, kiliselerin, havraların yapılışında, işleyişinde hırsızlık, yolsuzluk varsa, yanlışlık varsa, hukuka aykırılık varsa bunları denetlemeli. Bunun dışında hiçbir inanca müdahale kabul edilemez. Alevilerin devletin iradesine de, yardımına da ihtiyacı yok. ‘Cemevleri cümbüş evidir’ diyen bir zihniyete asla bağlı kalamayız. Hükümet yaklaşan seçimlere göre Alevilerden oy almaya çalışıyor. Bunun yanı sıra Aleviliği de yok etmek istiyorlar. Bu atılan adımlar ona hizmet ediyor. Ayrıca kurulan bu birimle yarın, ‘Ben bu cemevinin yönetimini, dedesini istemiyorum’ dediklerinde yerine istediği birisini atayabilecek. Ya da ‘ben bu cemevinde şunun yapılmasını istemiyorum, bunun yapılmasını istemiyorum’ deyip yasaklamalarda getirebilir.”
“BİR İBADETHANE NEDEN KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI’NA BAĞLANIYOR?”
Cemevlerinin Alevilerin sadece ibadethanesi olmadığını vurgulayan Sinemillioğlu, “Cemevi toplantı evidir. Alevilerin hem ibadethanesi dır, hem de toplanıp halleşmelerinin yeridir. Alevilik bir kültür değildir, bir inançtır. Bir ibadethane neden Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlanıyor? Hiçbir yere bağlı olmaması lazım. Hiçbir ibadethane devlete bağlı olamaz. Devlet objektif bir şekilde herkese eşit davranmalı. Biz şimdiye kadar devletten cemevleri için bir kuruş yardım almadık. Kendi öz gücümüzle oraları ayakta tuttuk” şeklinde konuştu.
“ALEVİLİĞİ, ALEVİLİĞİN ÖZÜNÜ DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞACAKLAR”
Devletin mali ve hukuksal açıdan ibadethaneleri denetleyebileceğini ama onun dışında hiçbir şeyine karışamayacağını aktaran Sinemillioğlu, son olarak, “Bu kurulan birimle yaptığınız ibadet İslam’a uygun değil, diyecekler. Kısıtlayacaklar, değiştirecekler, yasaklayacaklar. Buralarda namaz da kılınsın, diyecekler. Aleviliği, Aleviliğin özünü değiştirmeye çalışacaklar. Hiçbir Alevi bu oyuna gelmemeli ve oradan para alacak dedeyi de dede olarak görmemeli. Devletten maaş alan devletin işçisidir” ifadelerine yer verdi.
Melis CİDDOĞLU/ANKARA
Yoruma kapalı.