PİRHA-Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, 9. Yargı Paketi taslağına dair konuştu. Ataselim, “6284’e biz asla dokundurtmayacağız. Zorlama hapis kararlarına itiraz hakkının açılıyor olması 6284’e düzenlemeye yönelik kapının aralanmasıdır. O kapının açılmasına asla müsaade etmeyeceğiz” dedi.
Hükümetin hazırladığı 9. Yargı Paketi taslağına dair tartışmalar devam ediyor. Taslak 38 maddeden oluşuyor ve 13. maddede 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 187. maddesinde yer alan “kadının soyadı”, “hak düşürücü süreler” başlıklarında düzenleme öngörülüyor.
Söz konusu taslağa göre 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 187’nci maddesinde yer alan, “kadının soyadı” düzenlemesinde yapılacak değişiklik ile Anayasa Mahkemesi (AYM) kararına rağmen kadınlar evlendikten sonra bekarlık soyadlarını tek başına kullanamayacak.
Türk Medeni Kanunu’nun 187’nci maddesine göre bir kadın evlendiğinde kocasının soyadını alıyor. Bu hükme göre kadın, evlenirken kocasının soyadını almak zorundaydı fakat dilerse kendi soyadını da eşinin soyadı önünde kullanma hakkına sahip.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) Genel Sekreteri Fidan Ataselim, 9. yargı paketiyle kadınların kazanılmış haklarına yönelik olası saldırılara karşı paketteki önemli değişiklikleri PİRHA’ya anlattı.
Fidan Ataselim, kadınları korumak anlamına gelen 6284 sayılı Kanun’un düzenlemeye çalışıldığını belirterek “Basit bir kelime değişikliği gibi göstermeye çalışacaklar. Çok dikkatli olmamız gerekiyor, çünkü kanunun en önemli meselesini düzenleyecekler. Söz konusu olan taslaktan gördüğümüz üzere tedbir kararları yerine kararlara itiraz şeklinde bir düzenleme yapacaklar. Zorlama hapis kararlarına itirazın söz konusu olmaması lazım. Yasada böyle bir şey yazmaz. Hatta yasa der ki fiili bir suç oluşursa dahi zorlama hapis kararı verilecektir” dedi.
“POTANSİYEL KATİLLER DURUŞMA BEKLEMEZ”
Ataselim, zorlama hapis kararı verilmediği için öldürülen kadınların olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
“Şiddet faili defaten 6284’teki kararları ihlal ederse hâkimin bu kişiyi gözaltına alması gerekiyor. Üç gün ile on gün arasında değişen sürelerle zorlama hapis kararı vermesi gerekiyor fakat görüyoruz ki İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekildikten sonra zaten uzaklaştırma kararlarının kısa süreli verildiği, yenilenmediği, hatta kadınlar karakola gittiği zaman delil sorulduğu durumlarla karşılaşırken hakim zorlama hapis kararı vermediği için Hülya Şellavcı göz göre göre öldürüldü. Çok net söylemeliyim ki potansiyel katiller duruşma beklemez. İtiraz süreçlerini beklemez. Bu sebepten ötürü zorlama hapis kararlarının uygulanması kadınlar için hayatidir.”
“HÜKÜMET AYM KARARINI HİÇE SAYIYOR”
KCDP Genel Sekreteri Fidan Ataselim, taslaktaki diğer önemi maddeler ilişkin şunları söyledi:
“Kadınların soyadına ilişkin yasayı Anayasa Mahkemesi (AYM) iptal etmiş olmasına rağmen bu hükümet torba kanunlarla AYM kararını hiçe sayıyor. Kadınların soyadlarını kendi başlarına kullanacakları AYM kararının bertaraf edildiğini görüyoruz.
“MÜCADELEDE ETKİLİYİZ AMA AJAN DEĞİLİZ”
Bir diğer mesele ‘Etkin Ajanlığı’ maddesi. Biz mücadelede çok etkiliyiz ama ajan değiliz. Bu şekli ile siyasi iktidar herkesi ajan olarak olarak suçlayabilecek. Ben bunu da bertaraf edebileceğimizi düşünüyorum çünkü dezenformasyon yasası gündeme geldiği zaman belli tedirginliklerimiz söz konusu olmuştu ama bunu hayata geçirmek o kadar kolay olmadı. Bu yüzden etki ajanları meselesinin de taslaktan derhal çıkması gerekiyor.
“6284’E DOKUNDURTMAYACAĞIZ”
Mükerrer suç işleyenlere bir tür af anlamına gelen bir düzenleme görüyoruz fakat kadına yönelik şiddet ve cinayetlerde şiddet faili erkeklerin defalarca aynı kadına yönelik şiddeti işlediklerini, sabıkasının kabardığını görüyoruz. Cezasızlığın bir başka yönü olma anlamına gelen bir düzemlemeyi görüyoruz. Bir kez daha altını çizmek isterim 6284’e biz asla dokundurmayacağız. Çünkü biliyoruz ‘6284’ü kaldıracağız’ demeyecekler, düzenleyeceğiz diyecekler. Zorlama hapis kararlarına itiraz hakkının açılıyor olması 6284’e düzenlemeye yönelik kapının aralanmasıdır. O kapının açılmasına asla müsaade etmeyeceğiz.”
Dilan ŞİMŞEK /İSTANBUL
Yoruma kapalı.