2020’de geçerli olacak asgari ücreti belirlemek için ilk toplantı yapıldı. Türk-İş’in asgari ücretin vergi dışı bırakılmasına ilişkin talebi öne çıktı.
İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2020’de geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere ilk toplantısını Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında gerçekleştirdi. İşveren temsilcileri daha ilk toplantıda, 1,5 milyon genç işsizliği ve kayıtdışılığı örnek vererek asgari ücretin “makul” seviyede artırılmasını istedi. Komisyonun ilk toplantısını yaklaşık 1 saat sürdü. Toplantıda Türk-İş, asgari ücretin vergi dışı bırakılmasının ortak talep olduğunu belirtti.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk başkanlığında Bakanlığın Reşat Moralı Salonu’ndaki toplantıda, işçi tarafını Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), patronları ise Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil etti.
Toplantının açılışında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk konuştu.
Selçuk, ücret artışı kadar istihdamı korumanın da öncelikleri arasında olduğunu ifade ederek, “İşin kendisini yani istihdamı koruduğumuzda bireyin daha mutlu olduğunu böylece de uyumlu ailelerin müferref bir toplumun olduğunu biliyoruz, esas aldığımız yol haritası budur” dedi. 17 yıldır çözüm odaklı ilerlediklerini ve işçi, işveren haklarında önemli düzenlemeler hayata geçirdiklerini ileri süren Selçuk, “Asgari ücret rakamlarında da ciddi bir artış sağladık. 2018 yılına oranla asgari ücrette yüzde 26’nın üzerinde bir oranda artış sağlayarak, işçilerimizi enflasyona ezdirmeyeceğimize dair verdiğimiz sözü de tutmuş olduk” dedi. Selçuk, asgari ücretin işçiye sağladığı satın alma gücünde önemli bir ivmeye sahip olduğunu savundu. Selçuk ayrıca, 2019 yılı itibariyle Bulgaristan, Yunanistan, Polonya, Macaristan, Romanya, Portekiz gibi birçok Avrupa ülkesini de geri de bıraktıklarını iddia etti. İşsizlik rakamlarını 2019 yılı sonu itibariyle 12,9, 2020 yılı sonunda ise 11,8 seviyelerine geriletmeyi öngördüklerini ifade eden Selçuk, bir yandan da istihdamı korumak istediklerini söyledi.
Selçuk ayrıca, “Aralık ayının son haftasında asgari ücreti açıklanmış olacak” dedi.
TÜRK-İŞ: RESMİ ENFLASYONLA HALKIN ENFLASYONU FARKLI
Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, resmi enflasyon ile halkın enflasyonu arasındaki farkın giderek arttığına dikkat çekti. Irgat “Her alandaki fiyat artışları nedeniyle geçim şartları giderek ağırlaşmaktadır. Asgari ücretlinin vergi dışı bırakılması tüm emek örgütlerinin ortak talebidir. Ücretli olan çalışanların zaten yetersiz olan gelirleri enflasyon karşısında iyice erimiştir. Asgari ücret daha tespit edilirken eksiktir” diye konuştu.
Asgari ücret belirlenirken geçim şartlarının dikkate alınmadığını ve güvenilir verilerle bilimsel olarak tespit edilmediğini ifade eden Irgat, asgari ücretin Türkiye’de uygulanan ekonomik ve sosyal politikaların yansıması olduğunu ve pazarlık konusu yapıldığını söyledi. Asgari ücretin yetersizliğinin bugün herkes tarafından kabul edildiğini belirten Irgat, “Söz konusu asgari ücret olunca işçiden fedakarlık bekleniyor, işsizlik baskısı, çalışma alanının sağlanmasındaki güçlükler, aynı gemide olduğumuz husus öne çıkarılıyor ancak ülkenin ekonomik kurumları olumlu gelişmelere işaret ediyor” dedi. Irgat, geçtiğimiz hafta yaptıkları araştırma ile bekar bir işçinin yaşama maliyetini aylık net 2 bin 578 TL olarak belirlediklerini söyledi.
“İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORLAR”
Asgari ücretlilerin insanca yaşamak istediğini söyleyen Irgat, “İnsanların çaresizliği ve işsizliği asgari ücreti düşük belirlemenin gerekçesi yapılmamalıdır. Dünyada gelişmiş ilk 20 ülke arasında olan Türkiye, bu performansını asgari ücret seviyesinde de göstermelidir. Asgari ücretle çalışanlardan fedakarlık beklenmemeli, bu fedakarlığı ekonomik gücü olanlar yapmalıdır” diye konuştu.
İŞVEREN TEMSİLCİSİ TEHDİT ETTİ
TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, hükümetin verdiği destek ve teşviklere teşekkür ederek, belirlenecek ücrette ülkenin ekonomik durumunun göz önünde bulundurulmasını istedi. Koç, “Unutulmamalıdır ki işletmelere yansıyacak olumsuz etkiler çalışanlarımızı da aynı yönde etkileyecektir” dedi. Son 5 yıl içerisinde asgari ücrete enflasyon üzerinde artış yapıldığını savunan Koç, asgari ücrette yapılacak yüksek artışın kayıt dışılığı teşvik edeceği, işsizliği artıracağı tehdidinde bulundu. Asgari ücretin geçim ücreti değil, en alt ücret olduğunu da savunan Koç, belirlenecek ücretin işletmeleri ve çalışanları da etkileyeceğini belirterek, asgari ücretin ‘makul’ seviyede belirlenmesini istedi. Asgari ücretin işverene maliyetine, işverenlerin rekabet güçlerine etkilerine de değinen Koç, enflasyonun üzerinde artan asgari ücretin kayıt dışı istihdamı da o oranda artırdığı tehdidini yineledi.
Asgari ücretin siyasi polemiklere malzeme yapılmaması gerektiğini belirterek, “Asgari ücretin enflasyonun üzerinde artış gösterdiği son yıllarda kayıt dışılık oranı da hızla artmış, 2019 yılı ağustos ayında yüzde 36,1 ile 2014 yılı seviyesinin de üzerine çıkmıştır. Asgari ücretin artışı ile kayıt dışılık paralel yükseliş trendindedir” dedi.
PATRONLAR ASGARİ ÜCRET DESTEĞİNİN SÜRMESİNİ İSTEDİ
Asgari ücrette “makul” artış isteyen Koç işverenler için ise şunları istedi:
Asgari ücret desteğinin 200 TL olarak bütün işletmelerde sürmesi, yüzde 2’lik İşsizlik Sigortası İşveren payının 2020 yılı için alınmaması, SGK işveren desteğini yüzde 5’ten 6’ya yükseltilmesini ve bu oranın TİS’li işyerlerinde yüzde 7 olarak uygulanması, sosyal yardımların istihdamı destekleyecek şekilde yeniden değerlendirilmesi, ücret üzerindeki vergi yüklerinin gözden geçirilmesi.
TÜRK-İŞ DİĞER KONFEDERASYONLARLA ORTAK ÇALIŞMA YÜRÜTÜYOR
Toplantı sonrası açıklamada bulunan Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, diğer işçi konfederasyonları ile ortak çalışma başlattıklarını kaydederek, “Onlardan kendi çalışmalarını birlikte değerlendirip bir rakamla ortaya çıkacağız. İşsizlik bahane edilerek asgari ücret tespitinin aşağılarda belirlenmesi konusu kabul edilemez. Umuyorum ki, bu asgari ücret çalışanlarımızın beklentilerine cevap verebilecek şekilde sonuçlanacaktır” dedi.
TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç ise, önceliklerinin mevcut istihdamının korunması ve ilerleyen sürelerde artırılması olduğunu söyleyerek, “2020-2021 hedeflerini dikkate almadan bizim için bir rakam söylemek çok mümkün değil” diye konuştu.
İKİNCİ TOPLANTI 10 ARALIK’TA
Komisyon ikinci toplantısını 10 Aralık’ta işçi tarafını temsil eden Türk-İş’in ev sahipliğinde gerçekleştirecek. Komisyon, üçüncü toplantısını 17 Aralık’ta işverenleri temsil eden TİSK binasında yapacak.
Komisyonun dördüncü ve son toplantısının ise Bakanlığın ev sahipliğinde, aralığın son haftasında yapılması planlanıyor.
Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, son açıklamasında bir kişinin yaşam maliyetinin 2 bin 578 lira olduğuna dikkat çekerek yeni asgari ücrette bu rakamın göz önünde bulundurulması gerektiğini söylemişti. Patronları temsil eden TİSK yönetimi ise işçiler kadar işverenlerin de düşünülmesi gerektiğini ifade ederek görüşmeler öncesinde asgari ücret zammını düşük tutma çabalarının sinyalini vermişti.
ASGARİ ÜCRET TESPİT KOMİSYONUNDA SÜREÇ NASIL İŞLİYOR?
Asgari ücreti, yasa gereği 5’er işçi, işveren ve devlet temsilcisi olmak üzere 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirliyor. Bu komisyonda, işveren tarafını TİSK, işçi tarafını ise en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için Türk-İş temsil ediyor.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında gerçekleştirilen ilk toplantının ardından komisyon, işçi ve işverenin ev sahipliğinde de ayrı ayrı toplanacak. Komisyon, son toplantısını yine Bakanlıkta yapacak.
Bakanlığın belirlediği üyelerden birinin başkanlık ettiği komisyon, en az 10 üyenin katılımıyla toplanıp oy çokluğuyla karar veriyor. Oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu tarafın çoğunluğu sağladığı kabul ediliyor.
MEVCUT ASGARİ ÜCRET 2 BİN 20 LİRA: ÖLDÜRMEZ, SÜRÜNDÜRÜR
Asgari ücret, halen bekar bir işçi için aylık brüt 2 bin 558 lira 40 kuruş, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 2 bin 20 lira 90 kuruş olarak uygulanıyor.
Türk-İş tarafından her ay açıklanan açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre, kasım ayında dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 2 bin 102 TL olurken gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 6 bin 849 lira olarak belirlendi.
Araştırmanın sonucunda evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın “yaşama maliyeti” ise aylık 2 bin 577 lira 94 kuruş olarak kaydedildi.
(Ankara/EVRENSEL)
Yoruma kapalı.