PİRHA-Barajların 90’lı yıllardan itibaren Dersim’in nehirleri üzerinde yapılmak istenen çevre saldırılarından biri olduğunu belirten Munzur Çevre Derneği Yöneticisi Özkan Arslan, “Haklı olmamıza rağmen mağdur edildik. Peri Vadisi’nde aldığımız cezalar bizi yıldırmayacak ve topraklarımız için mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
Dersim’de Peri Vadisi’nde yapılan HES ve baraj projelerinin sahibi olan Limak, çevre ve ekoloji mücadelesi yürüten yaşam savunucularına yönelik dava açtırmıştı. Karakoçan Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame ve sonrasında açılan dava yaklaşık 11 yıl sürdü. Mahkeme, 17 Temmuz tarihinde kararını açıkladı. Munzur Çevre Derneği üyesi Özkan Arslan‘ın da yer aldığı 11 kişi hapis cezası aldı.
Özkan Arslan, Z.A., M.A., M.A., M.A., D.G., Z.Ç., ve T.D.’ye 2 yıl 6 ay hapis cezası verildi. M.A. 1 yıl 8 ay hapis cezası aldı, cezası 2 yıl ertelendi. C.B., H.Ö.’ye ise 1 yıl 3 ay hapis verildi, ceza ertelendi. Z.Y., P.A., ve Ü.G.’nin ise 8 yıllık zamanaşımı nedeniyle davadan düşürülmelerine karar verildi.
Munzur Çevre Derneği Yöneticisi Özkan Arslan, doğalarını korudukları için aldıkları cezayı PİRHA‘ya değerlendirdi.
“HAKLI OLMAMIZA RAĞMEN MAĞDUR EDİLDİK”
O dönem baraja izin vermemek için köylüler ile birlikte Peri Özgür Köylü Hareketi adında bir oluşum oluşturduklarını söyleyen Özkan Arslan, “Direnişimiz hem demokratik alanda hem de hukuksal anlamda devam etti. Hukuksal anlamda hem Danıştay’ın hem de Elazığ İdare Mahkemesi’nin baraj yapımını durdurmaya yönelik kararı olmasına rağmen verilen karar uygulanmadı. Biz de meşru direnme hakkımızı kullandık. Limak ve diğer şirketlerin yaptığı baraj tamamen devletin bölgeye asker dökerek ve mahkemelerini kullanarak köylüleri yıldırma projesine başladılar. Bundan dolayı defalarca tutuklandık, köylerimize girişimiz yasaklandı.
Haklı olmamıza rağmen mağdur edildik, eğitim hakkımız elimizden alındı, siyasal hakkımız engellendi ve bütün arazilerimiz hazineye çevrildi. Tamamen köylüleri yıpratmak için ellerinden gelen her şey yapıldı. Ama daha sonra devlet bütün gücünü kullanarak hepimizi cezaevine attı ve suyun önünü tutarak kaçak olarak Peri Vadisi’nde bulunan Pembelik Barajı’nı yaptı” dedi.
“KÖYLÜLERE VERİLEN CEZA ASLINDA DERSİM HALKINA VERİLMİŞTİR”
Aynı dava üzerinden kendilerine onlarca dava açıldığını ifade eden Arslan, şunları dile getirdi:
“Biz sürekli cezalar alıp hapishaneleri gezdik ve o günden bugüne mağdur durumdayız. 58 kişinin yargılandığı toplu bir davamız vardı ve dava sonucunda 11 köylüye hapis cezası verildi. Haksızlığa uğrayan biz, toprakları sular altında kalan yine biz ama şirketin devlet eliyle cezalandırdığı yine köylüler oldu.
“BARAJLAR ÇEVRE SALDIRISIDIR, TOPRAKALRIMIZ İÇİN MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Barajlar 90’lı yıllardan itibaren Dersim’in nehirleri üzerinde yapılmak istenen çevre saldırılarından biri. Köylülere verilen bu ceza aslında tüm Dersim halkına verilmiş cezadır. Maalesef 21. Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nde köylülere verilen bu ceza bile işlenmedi, bu durum aslında Dersim’de ki kurumların kendi doğasından ve insanlarından ne kadar uzaklaştığını gösteriyor. Peri Vadisi’nde aldığımız cezalar bizi yıldırmayacak ve topraklarımız için mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Cihan BERK/DERSİM
Yoruma kapalı.