PİRHA-Edremit Pir Sultan Abdal 10. Kültür Etkinlikleri’nin ikinci gününde konuşan Prof. Dr. Çiğdem Boz, iktisatçıların Alevilik ile ilgilenmesi gerektiğini belirtti. Boz, “Devletsiz, iktidarsız, sermayesiz bir düzen kuruyor ve bunu en az 500 yıl kurumları ile birlikte ayakta tutuyor. Çünkü eşitlikçi, iktidar karşıtı, muhalif, doğaya, insana hatta tanrıya farklı bakışı olan bir inanç” dedi.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Edremit Şubesi tarafından yapılan “Edremit Pir Sultan Abdal 10. Kültür Etkinlikleri” ikinci gününü geride bıraktı. Sanatçı Muharrem Temiz konseri ile başlayan ikinci günde Prof. Dr. Ali Yaman “Ocaklar, inançlar, tekkeler”, Prof. Dr. Çiğdem Boz “Bir iktisatçı gözü ile Alevilik”, Araştırmacı, Yazar Ayhan Aydın ise “Ocaklar, tekkeler, dergahlar, gelenekler kayıp mı oluyor?” başlıklı sunumlarını gerçekleştirdi.
“ALEVİLİĞİN OCAK SİSTEMİNDEKİ HAZİNENİN SONUCU”
Aleviliğin zengin bir inanç olduğunu belirten Prof. Dr. Ali Yaman şunları söyledi:
“Pir Sultan Abdal üniversiteye gitmedi. İnternet kullanmadı. Yıldızeli’nin Banaz Köyü’nde o güzellikleri söyledi. Kuzulara, koyunlara seslendi. “Hayvanlara eziyet etmeyin” dedi. İnsan, hayvan, çevre sevgisini söyleyebildi. Aşık Veysel, Sivrialan Köyü’nde o güzel şeyleri söyleyebildi. Toprağa, “Seni yırttım, sen bana gül verdin” dedi. Bunlar gerçekten çok önemli şeyler. Bunu bugün biz söyleyebiliriz. Yararlandığımız kaynaklar, okullar, inanılmaz imkanlar var. Ama onlar hiç okula gitmeden o günkü şartlarda büyüyüp, o gün bunları söyledilerse, bunlar çok önemlidir. Bunu söyleten inancımızın değerleridir. Bunu sağlayan, ocak sisteminin pir-talip ilişkileridir. Onun için önemlidir. “Kadınları okutunuz” demek 13. yüzyılda çok değerliydi. Hacı Bektaş Veli, ocak sistemi içerisinde “Emeği ile geçinmeyen bizden değildir” dedi. “Ayağa kalkacaksan, hizmet için kalk” dedi. Emeği yüce bir değer olarak 13. yüzyılda ortaya koydu. İşte bu Aleviliğin dergah sistemindeki hazinenin bir sonucudur.
“ALEVİLİK; DEVLETSİZ, İKTİDARSIZ, SERMAYESİZ BİR DÜZEN KURDU”
Prof. Dr. Çiğdem Boz ise sözlerine “Ben bir iktisatçıyım. Ekonomi demek istemiyorum alanıma. “Ekonomistim” demek ise hiç istemiyorum. Kendisine “ekonomistim” diyen kişinin bizi ne hale getirdiği ortada” diyerek başladı. Aleviliğin iktisat ile olan ilişkisini Boz, şöyle anlattı:
“Modern iktisat bilimi aslında devletin, sermayenin ve ulusun bir bileşenidir. Tüm bunların Alevilik ile ilgisi ne? İktisatçılar neden Alevilik ile ilgilenmeli. Bir sosyal bilimcinin işi toplumu anlamak ise Aleviliğe eğilmek zorunda. Devletsiz, iktidarsız, sermayesiz bir düzen kuruyor ve bunu en az 500 yıl kurumları ile birlikte ayakta tutuyor. Ocak sistemi, dede-talip sistemi, cemlerimiz ve diğer tüm kurumlarımızla devlete ve piyasaya ihtiyaç olmadan ayakta durabilen bir topluluk. Bu mucizevi gibi bir şey gerçekten. Bu aslında pre-kapitalist bir olgu. Yani devletsiz, sermayesiz, piyasasız yaşanabiliyor. Dayanışma ile ayakta kalınabiliyor. İktisatçı neden Alevilik ile ilgilenmeli? Çünkü eşitlikçi, iktidar karşıtı, muhalif, doğaya, insana hatta tanrıya farklı bakışı olan bir inanç. Hiyerarşi tanımayan bir topluluk, öğreti ki, insan ile tanrı arasında bir hiyerarşi, dikey bağlantı yok. Kendini hakta, hakkı kendisinde gören insanlar topluluğundan bahsediyoruz.
“ALEVİYİZ DİYORUZ AMA ALEVİ OLAMIYORUZ”
Yazar Ayhan Aydın da, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Hüseyin Gazi Cemevi’ni ziyaretine değinerek, şöyle konuştu:
“Değiştirebiliyor muyuz yönetimleri? Temelden değiştirebiliyor muyuz örgütlerimizi? Davasına sahip çıkabilecek, siyasi iktidarlara satılmayacak insanları yönetime getirebiliyor muyuz? Gözlerimizin önünde Ankara’da yapılanlar, federasyonların bilgisi dışında neden Hüseyin Gazi Vakfı’nda bu oyunlar oynandı? Çünkü zemin hazırdı. 30 yıldır oraya çöken, çıkarcı, Aleviliği kullanan, yeri gelince Hz. Ali’ye küfreden bir zihniyet orada olduğu için belli çevreler tarafından Soylu’nun danışmanı gelip orada o zemini bulur, cumhurbaşkanını da orada getirip, posta oturtur. “Yol bir sürek bin bir” deniyor ama yola birlikte gidilir. Yol cümleden uludur. Yolumuz bedeller ödenerek günümüze kadar gelmiş bir yoldur. “Biz Aleviyiz, Bektaşiyiz, Alevi yazarı, dedesi, kurum başkanıyız” diyoruz ama Alevi olamıyoruz.”
Etkinliklerin ikinci günü sanatçı Sabahat Aslan konseri ile sona erdi. “Edremit Pir Sultan Abdal 10. Kültür Etkinlikleri” üçüncü gününde sona erecek.
PİRHA / BALIKESİR
>‘Edremit Pir Sultan Abdal 10. Kültür Etkinlikleri’ başladı-VİDEO
Yoruma kapalı.