PİRHA- 7 Alevi kurumu ortak yazılı bir açıklama yaparak, deprem sonrası yapılan ve bundan sonra yapılacak olan çalışmaları hakkında bilgi verdi. Deprem bölgesinde kayıpların ve zararların çok trajik olduğu belirtilen açıklamada, “Tüm canları dayanışmaya davet ediyoruz” denildi. Prefabrik kentler kurulması gerektiği kaydedilen açıklamada, depremden etkilenenlerin ihtiyaçlarını karşılamak ve yaralarını sarmak için kısa, orta ve uzun vadeli projelerin yapılmasının hedeflendiği ifade edildi.
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE), Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV), Alevi Kültür Dernekleri (AKD), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), deprem sonrası yapılan ve bundan sonra yapılacak olan çalışmaları hakkında “Darda olana Hızır ol ki Hızır’ı yanında bulasın” şiarıyla ortak açıklama yaptı.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“6 Şubat 2023 tarihinde ardı ardına gerçekleşen iki ayrı depremle Türkiye tarihinin en büyük felaketi ile karşılaşmıştır. Devlet ve kurumları yasal ve kurumsal olarak görevini yapmayarak on binlerce canın enkaz altında kalarak yaşamlarını kaybetmesine neden olmuştur. En büyük umudumuzun dayanışma pratiklerimiz olduğu bugünlerde sivil halk olarak seferberlik içinde birbirimizin yaralarına merhem olmak durumundayız, zira devlet enkaz altında…
Alevi Öğretimizin kırklar mitolojisinde bir üzüm tanesini kırka bölmeyi başaran bizler bu afet döneminde de her birimiz darda kalan canların sofrasına, evine, yüreğine HIZIR olmalıyız. 72 millete bir nazarla bakan felsefemizle depremden etkilenen tüm canlıların yanında olmalıyız. Ayrıca, Türkiye ve Avrupa’daki Alevi Toplumumuzun pek çok üyesinin de Maraş, Hatay, Adıyaman, Malatya, Gaziantep, Adana, Osmaniye, Kilis, Diyarbakır, Urfa, Suriye ve diğer pek çok etkilenen bölgeyle aile bağları olması nedeniyle toplum olarak deprem haberleriyle yıkıldık. Matemdeyiz.
“ÖLÜ SAYISI AÇIKLANANIN ÇOK ÜSTÜNDE”
Sayısız arkadaş ve aile üyesi hayatını kaybetti, ölü sayısının resmi makamlarca açıklananın kat be kat üstünde olduğunu biliyoruz. Yüzbinlerce yaralı var. Sayısız kişi evlerini kaybetti, barınak bulmakta zorlanıyor ve dondurucu soğukta hayatta kalma mücadelesi veriyor. Kurtarma çalışmaları halen devam etmektedir, ancak halihazırda karşı karşıya kaldığımız kayıplar ve zararlar son derece trajiktir. Birçok küçük kasaba ve köy henüz herhangi bir yardım alamamıştır, kötüleşen hava koşulları ve hasarın boyutları nedeniyle çok sayıda köye ulaşılamamaktadır.
“TÜM CANLARI DAYANIŞMAYA DAVET EDİYORUZ”
Türkiye’deki tüm Alevi kurumlarımızın, Cemevleri ve şu anda Türkiye’de bulunan Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) ile bileşenleri yönetici ve üyelerinin kurtarma çabalarının bir parçası olmak, bağışları temel ihtiyaç maddelerinin satın alınması ve dağıtılması için kullanmak amacıyla mali yardım olarak toplanılmasının en etkin ve en akılcı çözüm olduğunu düşünmektedir. Bu vesileyle Rızalık Şehrimizin olmazsa olmazı dayanışma ekonomisi düşüncesinden yola çıkarak tüm canları bu felaket günlerinde dayanışmaya davet ediyoruz.
Bölgede Türkiye ve Avrupa Alevi kurum yöneticileri olarak ön incelemelerde bulunarak, canlardan gelen hak lokmaları ile dayanışmanın ilk adımları atıldı.
Deprem bölgelerinde pilot olarak Adıyaman’da iki (Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Zülfikar Yılmaz Çadır Kenti, Alevi Kültür Dernekleri Rıza Tanrıverdi Çadır Kenti) Hatay’da bir çadır kent kuruldu ve çadır temini sağlandığında yenileri eklenecek.
Çadır kentte yaşayanların ısınma sorunlarını çözmek adına bir adet büyük jeneratör temin edilip, çadırlara dağıtılan ısıtıcıların çalışması sağlandı. Hem jeneratör hem de araçlar için Mazot ve Benzin temin edilip, araç sahiplerine düzenli olarak dağıtımları yapıldı. (Bölgede yaşayan canların önemli bir kısmı geceyi araçlarda geçirdikleri için araçların çalışması için ihtiyaç duyduğu benzin ve mazotlar)
“ADIYAMAN’DA 2 ÇADIR REVİRE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ”
Adıyaman’da kurulan PSAKD Zülfikar Yılmaz Çadır Kentinde 2 çadır revire dönüştürüldü. Revirlerde doktorlar, hemşireler ve sağlık teknisyenleri görev yapıyor.
Yine PSAKD Zülfikar Yılmaz Çadır Kenti’nde depremden en çok etkilenen küçük canlarımız için, bir çadır Oyun Çadırına çevrildi ve 20 Şubat 2023 tarihi itibariyle çocuklarımızın hizmetine sunuldu.
“40 TIR YARDIM MALZEMESİ CANLARA ULAŞTIRILDI”
Mersin, Tarsus, Mezitli, Silifke, Antalya, Adana bölgelerinde ABF bileşenlerinin şubeleri ve Cemevlerinde depremzede canlarımıza barınma, gıda, yakacak dahil canların ihtiyaçları mümkün olan oranda karşılandı. Bölgede 40 tır yardım malzemesi (battaniye, gıda, su, hijyen malzemesi, giysi, ayakkabı) canlara ulaştırıldı, 35 adet çadır kent kuruldu, 2 gezici mobil mutfak kuruldu, 12 adet konteynır temin edildi, 2 tır soba, 30 litre mazot ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldı.
“BÖLGEDE 4 CEMEVİ YIKILDI”
Türkiye ve Avrupa Alevi kurumları ve şubelerinden 300 civarı kuru gıda tırı, 11 Su tırı, 50 civarı giyim-hijyen tırı deprem bölgesinde kurumlarımızın gönüllüleri tarafından bizzat dağıtıldı.
Bölgede bulunan 4 Cemevi yıkıldı, yıkılmayan Cemevleri hasarlı halde tüm topluma hizmet etmeye devam ediyor. Gönüllü sağlıkçılar, psikologlar, gönüllü arama kurtarma ekipleri, gönüllü kurum üye ve yöneticileri depremin yaralarını sarmak için insan üstü emek veriyor.
“ELBİSTAN CEMEVİ’NDE İLK GÜNDEN İTİBAREN 2 BİN KİŞİNİN KONAKLAMASI SAĞLANDI”
Elbistan Cemevi’nde ilk günden itibaren yaklaşık iki bin kişinin konaklanması sağlandı. İlk etap da zincir marketlerden birinin şubesini zorla açtırarak, Cemevinde kalan insanlara su, meyve suyu ve bisküvi alındı ve dağıtımları yapıldı.
Depremin ikinci günün sonuna doğru gelen yiyecek ve giyecek tırların indirilip, halka anında dağıtımı sağlandı. Elbistan’ın tüm köylerine gidilerek köy halkından mağdur olanlara ihtiyaç malzemesinin dağıtımını sağladı.
NELER YAPILDI?
*Yol koşulları nedeniyle ulaşım sağlanamayan Nurhak ilçesine depremin ancak üçüncü günü su ve ihtiyaç tırları refakatçılarımız eşliğinde ilçeye ulaştırıldı. Yine Nurhak ilçesi’nin *Elbistan tarafında kalan tüm köylere gidilerek onların ihtiyaçlarını büyük ölçüde karşıladık.
*Afşin ilçesinin ve köylerinin ihtiyaçlarını temin edildi. Araçların ve Cemevi jeneratörün yakıt sorunu kalıcı olarak çözüldü. Suyu akmayan Cemevinin suyunu akmasını sağlandı.
*Elbistan bölgesinde, bölgeden ayrılmak isteyen Canlar için altmış civarında otobüs ayarlanıp canların akrabalarının bulunduğu illere sevki sağlandı.
*İskenderun bölgesinde depremin ilk anından itibaren Cemevi açılarak canların burada toplanması sağlandı.
*İlk gün enerji olmamasından dolayı Kaymakamlık aracılığı ile mazot getirilmesi sağlandı. Yine ilk günden itibaren Cemevimizde canlara kahvaltı şeklinde de olsa yemek imkânı sağlandı.
*İkinci günle ulaşan yardım tırlarındaki gıda ve ihtiyaç maddeleri indirilip, bir kısmı ihtiyaç sahiplerine dağıtılırken bir kısmı ise Cemevimizin mutfağına alınarak canlara günlük üç öğün sıcak yemek verilmesi sağlandı.
*İhtiyaç maddelerinin dağıtımlarını ise bölgeye gönüllü olarak gelen yüz – yüz elli civarındaki üniversite (ODTÜ ve BOĞAZİÇİ) öğrencileri üstlendi.
*Tüm bölgelere ulaşabildiğimiz en yüksek sayıda ÇADIR ve Çadırların içerisinde kullanılacak, yatak, battaniye, odun ve elektrikli sobalar temin edildi ve edilmeye devam ediliyor. Yine Canların ısınma ihtiyaçlarının giderilmesi için odun ve kömür temin edildi ve canlara dağıtıldı.
“BÖLGEDE 4 GÜN DOLMADAN ARAMA KURTARMA YAPILMADI”
Bölgede en önemli gözlemimiz çok kez de belirttiğimiz gibi 4 gün dolmadan arama kurtarma yapılmaması oldu. Depremin üzerinden ilk 24 saat geçtiğinde Urfa merkezde 70 bina yıkılmış iken Afad çadırı kurulmuş ve enkaz çalışması başlatılmış idi. Yalnızda 100 km uzakta olan ve ulaşım sorunu olmayan Adıyaman merkezde sokaklar virane, evler yıkık, canlar enkaz altında iken devletin hiçbir kurumu Adıyaman’da yok idi. Alevi örgüt yöneticilerimizde enkazda iken 4. gün enkazdan halk, aileler ve gönüllü kepçeciler tarafından inşaat araçları ile bedenlerine zarar verilerek cansız bedenlerine ancak ulaşılabildi. Bazı binalardan ses duyuyorduk ancak hiçbir arama kurtarma çalışması yapılmadığı için canlar, depremin darbesi ile veya soğuktan donarak can verdi.
“PREFABRİK KENTLER KURMALIYIZ”
Acımız büyük, lokmasını bölüşme düsturu ile inancını yürüten biz Aleviler olarak, topraklarından koparılmak istenen canlar için prefabrik köyler, prefabrik mahalleler, prefabrik kentler kurmalıyız. Deprem bölgesinden başka illere zorunlu göç eden canların hayatını kolaylaştıracak çalışmalar yürütmeliyiz. Sosyo-psikolojik projeler başlatarak, hayatta kalan canların yaşama tutunması için deryada damla olabilmeliyiz.
“KISA, ORTA VE UZUN VADELİ PROJELERİN YAPILMASINI HEDEFLİYORUZ”
Toplanan tüm meblağlar doğrudan en çok etkilenen insanlara aktarılacaktır. Depremden etkilen canlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak ve yaralarını sarmak için kısa, orta ve uzun vadeli projelerin yapılmasını hedefliyoruz.
Bu kapsamda Türkiye ve Avrupa Alevi hareketi olarak ortaklaştırdığımız kararları kurumlarımızla ve kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. Deprem bölgelerinde yaptığımız tespitler doğrultusunda:
1- Hasar gören köylerin tespiti ve ihtiyaçlarının karşılanması:
Deprem bölgelerinde bulunan köylerde yaşayanların asla kendi köylerini terk etmeyeceklerini ve kasaba ya da şehirlerde kurulan çadır ya da konteyner kentlerine gitmeyeceklerini ilettiler. Çadır ya da konteynerin evlerinin yanına kurulmasını talep ediyorlar. Çünkü besi hayvanları ve mahsullerinin yıkılan depolarda olduğunu dile getiriyorlar. Sosyo-politik olarak da köylerin boşaltılması doğru bir tutum olamaz. Amacımız insanlarımızın kendi topraklarında kalabilmeleri ve yaşam alanlarını terk etmemeleridir. Bu nedenle köylere çadır ve gıda yardımı yapılması için çalışmalara başlandı.
2- Deprem bölgelerinden batıya yönelen göç:
Kasaba ve şehirlerde batıya doğru ciddi bir göç var. Batıda hizmet veren Cemevlerimize yoğun bir talep var. Batıya doğru göç eden canlarımız Cemevlerimize sığınıyorlar. Bu göç ve talep ciddi sorunları da beraberinde getiriyor. Bu nedenle hem deprem bölgelerinde hem de batıda hizmet veren Cemevlerimize sığınan canlarımıza daha güçlü ve sağlıklı hizmet sunulabilmesi için desteğin sunulması kaçınılmazdır. Bu amaçla bağışlardan oluşan bütçenin bir kısmının Cemevlerimizin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kullanılması kararlaştırılmıştır.
3- Öğrencilere burs verilmesi:
Deprem bölgelerinde yaşanan en büyük sorunlardan biri de öğrencilerin eğitim sorunudur. Birçok gencimiz ailelerinin maddi ve manevi zarar görmesi nedeniyle eğitimlerini sürdürmeleri imkânsız hale geldi. Bu nedenle deprem bölgelerinde ihtiyaç sahibi öğrencilere burs verilmesi kararlaştırıldı.
4- Kadın, çocuk ve yaşlılara destek:
Deprem bölgelerinde en çok kadın, çocuk ve yaşlılar etkileniyor. Özelikle sosyal ve manevi (psikoloji ve barınma) gibi sorunlarla karşı karşıyalar. Bu sorunun çözülebilmesi ve ihtiyaçların karşılayabilmesi için bağışlardan bir bütçenin bu amaçla kullanılması için ayrılması.
İnancımız gereği bizler her işe başlarken “YA HIZIR” diye başlarız.
Hızır her yerdedir. Suda, Karada, Havada. Nehirlerin, Denizlerin dağların sahibidir Hızır. Hızır darda olanın carına yeter, doğaya yeniden can verir. Hızırın bastığı yerde güller açar, ekinler yeşerir. Elini sürdüğü kişi dertlerden, hastalıklardan arınır.
Şimdi birbirimize HIZIR OLMA ZAMANI!
Güçlerimizi birleştirip, hep birlikte BİR olalım İRİ olalım, DİRİ olalım.
YA HIZIR…
Saygılarımızla.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.