PİRHA – Gittikçe artan kadın cinayetlerine ilişkin konuşan Alevi kadınlar, cinayet işleyen erkeklerin cezasızlık politikası nedeniyle daha da cesaretlendiklerini vurguladılar. İstanbul Sözleşmesi’nin önemine de vurgu yapan kadınlar, kadın cinayetlerinin önüne geçilmesi için kalıcı cezaların uygulanması gerektiğini söyledi.
Türkiye’de kadın cinayetleri devam ediyor. Her gün 2-3 kadın yakını erkekler tarafından katlediliyor. İstanbul’un Ataşehir İlçesi Mustafa Kemal Mahallesi’nde yaşayan Alevi kadınlar, her dönem artan ve gittikçe vahşileşen kadın cinayetlerine ilişkin PİRHA’ya konuştular.
Kadınlar, cezasızlık nedeniyle erkeklerin daha kolay cinayet işlediğini vurgulayarak, güvende olmadıklarını kaydettiler.
“KALICI CEZALAR OLMALI”
Artan kadın cinayetlerine ilişkin kadınların tepkileri şöyle:
Zeynep Değerli: Öldürülen kadınların suçu yok. Niye öldürüyorlar? Neden suçluları içeriye atmıyorlar, serbest bırakıyorlar? Hep devlet yapıyor. Devlet erkeklere izin vermiş. Kadınları, çocukları öldürüyorlar erkekler. Devlet, erkeklerin elindeki silahları toplasın, suçlu erkekleri içeri atsın. Bizim günahımız nedir? Çocuklarımız okula bile gelip giderken korkuyorlar.
Selma Taş: Bunların ağır cezalar alması, kalıcı cezalar olması gerekiyor.
Birgül Özdemir: Bu toplumda erkeklerin olduğu kadar kadınların da yaşama hakkı var. Hepimiz birer canlıyız ve hayata anlam katan kadınlardır. Kadınlar bir yerde hayattır. Nasıl ki bir ağaç odun değilse oksijen salgılıyorsa kadınlar da yaşam salgılıyor. Kadına karşı destekte bulunan bir takım kurumlarımız da var ama yeterli gelmiyor demek ki. İstanbul Sözleşmesi hayata geçirilmeli. Hemen bugün, yarına kalmamalı. Şimdi olmalı, ötelenmemeli.
Aliye Eke: Bu iktidarla beraber erkeğin güçlü olması kadının yeri olmamasından dolayı bugün mücadelemiz sürüyor. Hükümet olarak kadına şiddete karşı hiçbir katkı sunmamalarından kaynaklı kadına yönelik cinayetler artıyor. Biz kadınlar harekete geçiyoruz ama önemli olan hükümetin bir şeyler yapması. Biz belli bir yere kadar yetebiliyoruz ama hükümetin buna dur demesi için kadınlarla beraber mücadele etmesi gerekiyor. Biz kadın cinayetlerinin biran önce durdurulmasını istiyoruz.
“KORKUYORUM, ENDİŞELİYİM”
Elif: Artan kadın cinayetleri konusunda ben de çok endişeliyim. Çalışan bir kadın olarak sabah çok erken saatlerde işe gidiyorum. Çıktığım saatte karanlık. Giderken sağımı solumu kontrol ederek ve endişe duyarak gidiyorum. Korkmaktan da başka bir şey insanın elinden gelmiyor. Benim bir kızım bir oğlum var onların da başına bir şey gelecek mi diye de korkuyorum. Kendimden, yaşlıdan, çocuktan korkuyorum. Bir yaptırım olmadığı için insanlar elini kolunu sallayıp 10 ay yatıp çıkıyor.
Devrim FINDIK/İSTANBUL
Yoruma kapalı.