Alevi Haber Ajansi

Reklam

‘Alevi gençliği bir çatı altında toplanmalı; din dersine karşı sivil itaatsizlik olmalı’-VİDEO

PİRHA-Avrupa’da yaşayan Alevi gençlerin bir yılını değerlendiren Avrupa Alevi Gençler Birliği Başkanı Ümit Sarı, Avrupa’da yaşayan Alevi  gençler olarak iyi bir yıl geçirdiklerini ifade ederek Avrupa’dan Türkiye’deki Alevi gençliğini nasıl gördüğünü de anlattı. Sarı, Türkiye’deki Alevi gençliğinin bir çatı altında toplanması gerektiğini belirtti.

Haberin Videosu

Reklam

Avrupa Alevi Gençler Birliği Başkanı Ümit Sarı, Avrupa’da yaşayan Alevi gençlerin bir yılını değerlendirdi. Sarı, Avrupa’da yaşayan Alevi gençler olarak Avrupa’da örgütlenme sorunlarının olmadığını ifade etti.

“AVRUPA’DAKİ ALEVİ GENÇLERİN İNANCA BAKIŞ AÇISI TÜRKİYE’YE GÖRE DAHA YOĞUN”

Avrupa’daki Alevi gençlerin Alevi inancına ve ritüellerine bakış açılarının Türkiye’ye nazaran daha ön planda olduğunu söyleyen Sarı, şunları ifade etti:

“Avrupa’daki Alevi gençliğinin çalışması  birebir inanca yönelik olmuyor. Tabi ki biz yolumuzu, erkanımızı inkar edecek değiliz ama bu yolu ve inancı özgürce yaşayabilmemiz için Alevi toplumunun siyaset yapması gerekiyor. Dolayısıyla biz Avrupa Alevi gençliği olarak daha çok Alevi örgütlenmesi için çalışma yürütüyoruz. Örneğin Avrupa Parlamentosundaki akreditasyon bizim en büyük kazanımlarımızdan bir tanesi. Avrupa’daki yerli ve yabancı demokratik kitle örgütleri ile ilişkilerimiz çok önemli. Bunu da güçlendirmeye yönelik bir hedefimiz var. Dolayısıyla da Alevi inancında ve Alevilerin siyaset yapması noktasında Avrupa Alevi gençliğinin ve bileşenlerinin önemli çalışmaları var.”

“2017 AVRUPA’DAKİ ALEVİ GENÇLİĞİ AÇISINDAN İYİ GEÇTİ”

2017 yılının Avrupa’daki Alevi gençliği açısından iyi geçtiğini belirten Sarı, 2017 yılında Avrupa Alevi Gençler Birliği olarak iç örgütlenmelerini tamamlamaya çalıştıklarını ve bu vesileyle başlattıkları projeleri olduğunu ifade ederek bu projeleri şöyle anlattı:

“Bu çalışmalardan bir tanesi Avrupa Alevi Gençliği’nin programıydı. ‘Biz Alevi gençliği olarak hayata, dünyaya nasıl bakıyoruz, eşitlikten anladığımız ne, Avrupa Birliği’ne bakışımız ne, Türkiye’nin Avrupa Birliğine girişi ne olacak?’ gibi Avrupa Alevi Gençler Birliği programı hazırladık. Aynı zamanda bizim ülkelerde öğrenci birliklerimiz vardı ve bu dönem bunu Avrupa Alevi Gençler Birliği çatısı altında toparlamaya çalıştık. Yaptığımız projelerden iki tanesi bunlardı. Biz 2015’e kadar Sivas anma turu diye bir tur yapıyorduk. Biz ilk başta Sivas, Çorum anmasını yapıp oradan geri gitmiştik. O yüzden ismi öyle kaldı. Ancak bu en son yaptığımız anmada da Avrupa’da yaşayan Alevi gençlerinin hem 68-78 kuşağının değerleri ile hem de bizim inanç anlamındaki değer ve kutsallarımız ile bütünleştirmek için 12 gün boyunca bir Türkiye turu yaptık. Dersim’e gittik ve oradan da 68 ve 78 kuşağındaki insanların mezarlarını ziyaret ettik. Onlarla ilgili de bir broşür hazırladık.”

TÜRKİYE TURU İZLENİMLERİ

Sarı yaptıkları Türkiye turundaki izlenimlerini de şöyle açıkladı:

“Bir şeyi yerinde görmeden hiçbir duygu hissetmiyorsun. Dolayısı ile Düzgün Baba’yı bize hep anlatıyorlardı. Ancak Düzgün Baba’ya çıkıp oradaki insanların duygusunu birebir yerinde görmek, Düzgün Baba topraklarında birebir olmak ve dağın tepesine birebir çıkmak gençlikte farklı bir etki yarattı. Aynı şekilde Mahir’in, Deniz’in, İbo’nun mezarına gittik. Biz bunları hep kitaplarda okuyorduk. Hayatımızda hep bir kahramanlık figürleri vardı. Gittik bir de yerlerinde gördük. Ethem Sarısülük’ün mezarına gidip ailesi ile muhabbet ettik. Gençlerde sadece anlatımdan değil orada birebir yaşayarak, görerek ve oradaki insanlar ile muhabbet ederek bir duygu yakalayabildiler. Aynısını 2018’de tekrarlayacağız. Bu nedenle 2017 yılı güzel geçti bizler açısından.”

“TÜRKİYE VE AVRUPA ALEVİ GENÇLİĞİNİ BİRLEŞTİREN BİRÇOK NOKTA VAR”

Avrupa Alevi Gençler Birliği olarak kuruldukları zamandan beri Türkiye’deki Alevi gençliğini bir çatı altında toparlayacak bir yapıya ihtiyaç olduğunu dile getirdiklerini ifade eden Sarı, taleplerinin istedikleri randımana ulaşamadığını ve bu konuda Alevi örgütlerinin de pasif kaldığı durumlar olduğunu da söyledi. Avrupa Alevi Gençler Birliği olarak Avrupa’da 120 bin üyeleri olduğunu ve bunun 33 binini Almanya’daki Alevi gençlerin oluşturduğunu belirten Sarı, Türkiye ve Avrupa Alevi gençliğini birleştiren birçok nokta olduğunu ve bu yönde örgütlenilmesi gerektiğini vurguladı.

“SİVİL İTAATSİZLİK OLMALI”

Geçtiğimiz iki yılda Türkiye’de sivil itaatsizliğin olması gerektiğine dair bildiriler yayınladıklarını söyleyen Sarı, Türkiye’deki toplumun zorunlu din dersleri konusunda bir sivil itaatsizlik göstermediği sürece Alevi çocuklarının asimile edilmesinin devam edeceğini ve zorunlu din derslerinin kalkmayacağını vurguladı.

“SADECE AVRUPA’DAKİ GENÇLERİN TAVIR ALMASI YETMEZ”

Alevi ailelerinin ve kurumlarının zorunlu din derslerinden şikayetçi olduklarını ancak bu konuda bir icraat olmadığını ifade eden Sarı, Alevi örgütlerinin ve ailelerin yeni başlayacak eğitim öğretim döneminde derslere katılmayarak bir eylem gerçekleştirebileceklerini işaret ederek şunları dile getirdi:

“Biz Avrupa’da bunu bir kere yaptık. Dedik ki ‘Alevi gençleri öğretmenden müsaade alacak ve iki dakika boyunca Türkiye’de zorunlu din derslerinin olduğunu, bu zorunlu din dersleri adı altında da Alevi gençlerinin kendi inancına, kendi öğretisine yabancılaştırıldığını anlatacak. Burada birebir asimilasyon olduğunu hem öğrenci arkadaşlarına hem de öğretmenlerine aktaracak’ dedik. Bu da birçok ülkede karşılık buldu ve çok olumlu tepkiler de geldi. Avrupa kamuoyu bu zorunlu din dersleri konusunda pek bilgi sahibi değildi ve ilkokulda, ortaokulda, lisede gençlerimiz bunu yaptılar. Ama sadece Avrupa’daki gençlerin bu konuda tavır alması yetmez. Türkiye’deki canlarımızın da bu konuda bir tavır alması gerekiyor.”

“TOPLUMUN ÜZERİNDE KORKU VE SİNDİRİLMİŞLİK VAR”

Sarı, Türkiye’de neden yeterince tavır alınamadığını ise şöyle aktardı:

“Toplumun üzerinde bir korku var. Dersim, Koçgiri, Maraş, gibi Alevi tarihinde olan katliamlar toplum üzerinde bir sindirilmişlik ve travmalar yaratmış. Toplum bu tramvayı üzerinden bir türlü atamıyor. Bir şey yaparsam bana bunun karşılığı negatif açıdan geri dönecek korkusu var. Sosyolojik açıdan baktığımızda toplumun kafasına yatmış bu travmalardan dolayı buna tepki vermeyelim şeklinde bir sindirilmişlik ve kabullenmişlik var. Köylerimize cami yapma noktasında da öyle. Köye bir cami yapıyorlar ve bir hoca geliyor. Hoca köye bir gidiyor, iki gidiyor, üç gidiyor bir bakıyorsunuz köy Sünnileştirilmiş. Bu nedenle toplumsal refleks göstermek lazım. Bizim verdiğimiz ikrarda sadece cem yapmak, lokma vermek, pilav yemek, et yemek yok. Bizim vermiş olduğumuz ikrarda aynı zamanda bir direniş kültürü de var. Kerbela’dan, Hüseyin’den, Seyit Rıza’dan, Pir Sultan’dan aldığımızı bu damarı örgütlemezsek zaten Alevi toplumunda bir şey olmaz. Bu nedenle bizim hak arayacağımız yerler sokaklar olmalı, meydanlar olmalı ve sivil itaatsizlik olmalı.”

(HABER MERKEZİ)

Reklam

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak