Alevi Haber Ajansi

Aktaş: İçimizde Hızır paşalar var; bazı dedeler maaşı sabırsızlıkla bekliyor-VİDEO

PİRHA – AKD ve ABF’de uzun yıllar görev yapan Ali Aktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Şahkulu Sultan Dergahındaki açıklamalarını eleştirerek “Beraberinde Kur’an götürmesinin anlamı ‘Sizi İslam’a davet ediyorum. Aleviliği kabul etmiyorum’ demektir” vurgusu yaptı. Aktaş, maaş alan dedenin de imamlar gibi olacağını, imamlara yaptırılanların dedelere de dikte edileceğine dikkat çekti. 

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, cemevlerinin yönetiminin Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde kurulacak olan Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na bağlanacağı açıklaması tepkileri büyütüyor.

AKP’nin, mevcut Alevi sorununu daha geriye götüreceği hamlelerine bir tepki de Alevi Kültür Dernekleri (AKD) ve Alevi Bektaşi Federasyonu’nda (ABF) uzun yıllar görev almış olan Ali Aktaş’tan geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Şahkulu Sultan Dergahına gidişini yorumlayan Aktaş, “Aleviliği tanımayan, Alevi toplumunu hor gören, cemevlerine ‘cümbüş evi, terör yuvası’ diyen bir zihniyet, bugün cemevlerini ziyaret ediyor” eleştirisini yaptı.

“KENDİ ZİHNİYETİNİ BİZE DİKTE ETMEYE ÇALIŞIYOR; GÖTÜRÜLEN DEDELERİN HEPSİ SEÇİLMİŞ”

Ali Aktaş, AKP hükümetinin, her seçim öncesinde benzer politikalara başvurduğunu söyleyerek şunları dile getirdi:

“Her seçimde olduğu gibi şimdi de Hüseyin Gazi Cemevini ziyaret edip kendine göre dizayn etti. Bir takım resimleri indirerek oraya bir şeyler asıp altına da Arapça yazılar yazarak kendi zihniyetini bize dikte etmeye çalışıyor. Oradaki yönetim taviz vermeseydi eğer böyle bir şey yapılabilir miydi? Düşünün, siz bir eve misafir gidiyorsunuz ve ardından ‘şöyle bir koltuk, böyle bir masa, şöyle bir yemek’ istiyorum diyebilir misiniz? Misafir evde ne bulursa onu yer. Ama ne yazık ki bunlar öyle bir şey yapmadılar. Hüseyin Gazi’de bir başlangıç yaptılar ve aynı şekilde kalktılar tekrar bir ‘Alevi açılımı’ diyerek Şahkulu Sultan Cemevini ziyaret ettiler. Orada da dikkat ettiyseniz eğer ne yazık ki götürülen dedelerin hepsi seçilmiş. Hepsinin yakalarında kartları vardı. Yani ben gidip ‘bu etkinliğe girmek istiyorum’ desem, -zaten gitmeyiz ama gittiğimizi düşünsek- hiçbirimizi almazlar. Çünkü kendilerine göre insanları orada seçtiler. Ve ne yazık ki bizim ‘dede’ dediklerimiz, alkışlayıp adamı büyük bir moralle gönderdiler. Ve bir Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kurulacağını açıkladılar.”

 “BAZI DEDELERİMİZ MAAŞ KONUSUNDA SABIRSIZLIKLA BEKLİYOR”

Ali Aktaş, kurulması planlanan Cemevi Başkanlığı’nın, “Aleviliği yok etmek, asimile etmek” amacı taşıdığını vurgulayarak şöyle devam etti:

“Ne yazık ki bazı dedelerimiz de maaş konusunda sabırsızlıkla bekliyor. Maalesef içimizde Hınzır Paşalar var. Bu konuda çok kişiyle de gerekli tartışmaları yaptık. Söyledikleri şey ‘Biz vergi veriyoruz. Bizin vergilerimizi Diyanetteki hocalar kullanıyor. İmamlar maaş alıyor, biz neden almayalım?’ diyorlar.

Biz 1400 senedir dedelerimize lokmalarımızla, ‘çıralık’ dediğimiz geleneklerimizle gerekli desteği veriyoruz. Onun için eğer hükümet muhatap almak istiyorsa Türkiye’de 8 büyük Alevi kurumu var. Muhatap alınması gereken yerler bu kurumlardır.”

“ONLARA BİAT ETMEYECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Şahkulu Sultan Dergahı yönetimine Kur’an götürmesi de Ali Aktaş’ın değerlendirmeleri arasındaydı. Aktaş, Kur’an-ı Kerim hediyesini şu sözlerle yorumladı:

“Bunun anlamı şudur; ‘Ben, sizi İslam’a, Müslümanlığa davet ediyorum. Sizin inancınızı, yani Aleviliği kabul etmiyorum. Sizin yeriniz camidir, cemevi değildir’.

Şahkulu ve Hüseyin Gazi Dergah yönetimi Aleviliğin tamamını temsil etmiyor. Alevi örgütleri de Garip Dede Dergahında açıklama yapıp tavırlarının net bir şekilde ortaya koydular. Sunulanları, yapılanları kabul etmediklerini ve dedelerimizin hiçbirinin orada maaş almayacaklarını belirttiler. Ama ne yazık ki şunu söyleyeyim ki maaş alacak dedeler çıkacaktır. Çünkü 1585 cemevini gezdiklerini söylüyorlar. Ve ne yazık ki kurumlar olarak yanlışımızı şurada yaptık; bu cemevlerine geçmişte birtakım yardımlar yapıldı. Ve ne yazık ki o yardımlar alındı. Kimi gizli, kimi açık şekilde… Bizler de tesadüfen öğrendik. Sonuç olarak bizleri kendilerine benzetmeye çalışıyorlar. İleride dedenin eline bir kağıt verecekler ve diyecekler ki ‘al bunu cemevinde oku’. İmamlara camilerde okuttukları gibi davranacaklar. Sonuç olarak bizler 1400 senedir bu yezitlere karşı mücadele ettik ve bu mücadele devam edecektir. Onlara biat etmeyeceğiz.”

Eren GÜVEN/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak