PİRHA-İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, “F oturumu”nun 268’incisinde Akciğer hastası Ahmet Bayar’ın durumuna dikkat çekerek serbest bırakılmasını istedi.
HABERİN VİDEOSU
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu Galatasaray Meydanı’nda, hasta tutukluların durumuna dikkat çekmek amacıyla her hafta gerçekleştirdikleri “F Oturumu”nun 268’incisini gerçekleştirdi. Eylemde, “Tecrit öldürür F Tipi Hapishaneler kapatılsın”, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” ve “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın” pankartları ile hasta tutukluların fotoğrafları taşındı. Oturma eyleminde sık sık “OHAL işkencesine son”, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır”, “Ahmet Bayar serbest bırakılsın” ve “İnsan haklarıyla insandır” sloganları atıldı.
Eylemde hasta tutuklu Akciğer hastası ve yatalak olan Ahmet Bayar’ın durumuna dikkat çekildi. İHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu üyesi Muharrem Kurşun, geçtiğimiz haftalarda epilepsi hastası olduğu için tahliye edilen İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kadir Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı’ya dikkat çekerek, bütün hasta tutukluların serbest bırakılmasını istedi. Kurşun, bütün hasta tutuklular serbest bırakılıncaya kadar eylemlerini sürdüreceklerini vurguladı.
“ZORLA MÜDAHALE EDİLİYOR”
Basın açıklamasını yapan insan hakları savunucusu Emine Küçükbumin, “Yaşamı sömürü üzerine kurulu bütün devletler aynı kirli elbiseyi giyerler. Bu elbisenin manevi rengi, ahlaksızlıktır” diyen Küçükbumin sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özgürlüğe ve insana düşman bütün devletlerin, hapishanelerinde giydikleri kirli elbisenin daha da kirlendiğini, ahlaksızlığın somutlandığını belirtmek isteriz.”
Yaklaşık 1500 Filistinli tutuklunun 17 Nisan’da başlattığı açlık grevine dikkat çeken Küçükbumin, “Açlık grevi yapan mahpuslara, Siyonist İsrail devleti ‘zorla besleme’ kararı aldı. Türk devleti de açlık grevi ve ölüm orucu eylemlerinde ‘zorla müdahale’ etti ve ediyor. Zorla müdahale veya besleme, sakat bırakacağı gibi ölüme de yol açabilecek bir durumdur.”
Baskıcı bütün devletlerin cezaevlerinde hasta tutukluların tedavi edilmediğini ve zamana yayılarak ölüme terk edildiğine işaret eden Küçükbumin, “Akciğer kanseri Ahmet Bayar’ın tutuklanması da, katliamcı anlayışın başka bir örneğidir” diye belirtti. Küçükbumin, Bayar’ın daha sonraki duruşmasında 3 yıl 45 gün ceza verildiğini söyledi. Diyarbakır D tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Bayar’ın 2 yıldır tedavi gördüğünü ve akciğer kanseri nedeni ile yatalak olduğunu dile getiren Küçükbumin, kanserin son evresini yaşayan Bayar’ın durumunun her geçen gün kötüye gittiğini vurguladı. Küçükbumin, Bayar ile bütün hasta tutukluların serbest bırakılmasını istedi. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.