AİHM, 2007 1 Mayıs’ına ilişkin DİSK’in başvurusunu sonuca bağladı, örgütlenme özgürlüğünün ihlal edildiği gerekçesiyle Türkiye’yi mahkum etti.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), DİSK’in de çağrısıyla toplumsal muhalefet güçlerinin uzun bir aradan sonra Taksim Meydanı’nı zorlayıp kazandığı 2007 1 Mayıs’ına ilişkin DİSK’in başvurusunu sonuca bağladı.
Bianet’in haberine göre; AİHM, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin örgütlenme özgürlüğünü düzenleyen 11. maddesinin ihlal edildiğine karar verdi ve Türkiye’yi mahkum etti.
AİHM’in kararında başvurucular arasında kurumsal olarak DİSK’in yanı sıra, o dönemki görevleri itibariyle DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Genel Sekreteri Musa Çam, DİSK Genel Başkan Yardımcısı Celal Ovat, Devrimci Sağlık-İş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, Nakliyat-İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, OLEYİS Genel Başkanı Kamer Aktaş, TTB Genel Başkanı Gencay Gürsoy yer alırken, AİHM her başvurucuya ayrı ayrı 7 bin 500’er avro tazminat ödenmesine hükmetti.
TAKSİM MEYDANI 2013’DEN BERİ YASAK
Mahkeme, 1 Mayıs 2008’deki polis şiddetini de aynı gerekçeyle mahkum etmişti.
22 Nisan 2009’da 1 Mayıs’ın, “Emek ve Dayanışma Günü” adıyla tatil olmasına ilişkin kanun tasarısı TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi, meydan işçilere açıldı. 5 binden fazla kişi, Taksim meydanında 1 Mayıs’ı kutladı.
2013’te ise İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Taksim’in inşaat alanı olduğunu bahane ederek kutlamaları bir kez daha yasakladı. Taksim meydanı, 2013’ten beri “yasak.”
234 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
1 Mayıs 2007’de İşçi Bayramı’nı İstanbul’da, Taksim meydanında kutlamak amacıyla, DİSK, TTB ve Devrimci Sağlık-İş, 19 Nisan 2007’de İstanbul Valiliği’ne bildirimde bulundu. Bildirimde, basın açıklaması yapacaklarını ve anıta çiçek bırakacaklarını ifade ettiler.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü, emek ve meslek örgütlerine 30 Nisan 2017’de verdiği cevapta, basın açıklaması taleplerinin reddedildiğini, ancak isterlerse birkaç temsilciyle anıta çiçek koyabilmelerine izin verildiğini bildirdi.
1 Mayıs’ı kutlamak için o sabah Taksim meydanına gitmek isteyen işçilere ise polis, biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etti, üçü başvuruculardan olmak üzere toplam 234 kişi gözaltına alındı, o geceyi gözaltında geçirdiler.
SORUŞTURMA TAKİPSİZLİKLE SONUÇLANDI
Valiliğin yasak kararına ve polisin kötü muamelesiyle ilgili birçok farklı şikâyet yapıldı. Savcılığa iletilen suç duyuruları arasında, polisin “görevi kötüye kullandığı” ve “orantısız güç kullandığı” iddiaları da vardı.
Emniyet Müdürlüğü ve Valiliğe yönelik tüm suç duyuruları takipsizlikle sonuçlanırken, Süleyman Çelebi’ye “izinsiz gösteriye katılmak” suçundan dava açıldı (Çelebi, Temmuz 2008’de bu davada beraat etti).
1 Mayıs’ta gözaltına alınan 234 kişi hakkında başlatılan 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşlerine muhalefet suçlamasıyla başlatılan soruşturma da Eylül 2007’de takipsizlikle sonuçlandı.
Emniyet Müdürlüğü mensuplarına yönelik orantısız güç kullanımı, kötü muamele ve görevi kötüye kullanma suçlamalarının davaya dönüşmemesi üzerine, emek ve meslek örgütleri temsilcileri AHİM’e başvurdu.
AİHM kararını bugün açıkladı ve Türkiye bir kez daha örgütlenme özgürlüğünü ihlal etmekten mahkum oldu.
Yoruma kapalı.