İstanbul Milletvekilimiz Celal Doğan, Meclis Genel Kurulu’nda Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ün tutuklanmasına ilişkin Meclis Genel Kurulu’nda şunları ifade etti:
Ahmet Türk’le bu çatı altında beraber milletvekilliği yaptık 1977′de. O günden beri tanırım ve inanarak söylüyorum, o, bizim neslin son barış elçisidir. Ağzından bir tek gün “şiddet” lafı çıkmamıştır, şiddete yandaş olmamıştır. Süleyman Demirel, Turgut Özal, Tayyip Erdoğan dahil, barış için kapısını çalmadığı devlet adamı bırakmamıştır. Hep kapılarda barış dilencisi olmuştur.
Ama öyle bir uygulama getirdiniz ki, Kürdistan’dan kaybettiğiniz neredeyse bütün belediye başkanlarını görevden aldınız. Bu arkadaşlarımız da yüzde 50, 60 oy almış insanlar, yüzde 87 oy alanlar var. Size dostça bir tavsiyede bulunacağım. Gerçekten yapmak istediğiniz bir şey varsa kâr için yaparsınız, olur. “Bu işi ben hizmet için yapıyorum, hizmeti yerine getirmek için yapıyorum” derseniz amenna. Ama hizmetten daha üstün değerler vardır. O halkın onuru, o halkın iradesi, oradaki insanların verdiği oyların vermiş olduğu manevi bir haz vardır.
Ahmet Türk, bundan yıllar önce faşist bir rejim, faşist bir anlayış sonucu Diyarbakır Cezaevindeydi. Şimdi kalbindeki pille yaşıyor. Yıllardır o pili de onuru gibi taşıyor. Niye? Faşizmin bıraktığı bir leke insan için bir onurdur gerçekten. Ama şimdi, bir sivil rejim geldi; o sivil rejim pil takılan o kalbi susturmak istiyor. O barış sesinin, o sevgi sesinin, o gönül adamının pilini susturmak için yaptığınız işlemin başarılı olacağına inanmıyorum. Ne yapılırsa yapılsın bizi birlikte yaşamaktan, barışı aramaktan hiçbir kuvvet ve hiçbir zulüm ayıramayacaktır. İnanıyorum ki Ahmet’i de ayıramayacaktır.
Yoruma kapalı.