PİRHA- TMMOB Adıyaman Temsilcisi Tuncay Kaya, deprem sonrası yapılan konut inşaları hakkında konuştu. Kaya, TOKİ inşasının devam ettiğini ve çoğunluğunun ancak 2025 yılının sonlarına doğru teslim edileceğini söyledi. Kaya, ayrıca yeni yapılan binalardaki usulsüzlüklere de işaret ederek “Konut yapımında inşaatla ilgisi olmayan herkes müteahhit olabiliyor” uyarısını yaptı.
Adıyaman’da deprem konutlarının birçoğu hala yurttaşlara teslim edilmemiş durumda. 1 yıl içinde teslim edileceği söylenen konutlardan sadece 3000 daire depremzedelere verildi. ‘İndere’ denilen alanda yapılan konutların alt yapısı ise yapılmamış durumda.
Yeni inşa edilen konutların, hastane ve otogar yakınında yer alması beraberinde trafik sorununu da doğuruyor. Akşam iş mesainin bitmesiyle birlikte trafik yoğunluk gösteriyor.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Adıyaman Temsilcisi Tuncay Kaya, depremin etkili olduğu kentte alt yapıların değişmesi, hasarlı binaların yıkılması, inşaat çalışmalarının sürmesiyle beraber şehrin toz içinde kaldığını belirtti. Kaya, Adıyaman Belediyesi’nin AKP’den CHP’ye geçmesi nedeniyle yerinde dönüşümlerin daha hızlı sürdüğünü de kaydetti.
Tuncay Kaya, normalde 6 aydan önce verilmeyen inşaat başlatma ruhsatlarının yeni belediye yönetimiyle 15-20 gün içinde hazırlandığını aktardı. Kaya, bu durumun Adıyaman’da yerinde dönüşümlerin daha erken şekilde çalışmasına olanak sağladığını da söyledi.
“YERİNDE DÖNÜŞÜMLER, DİĞER KENTLERE GÖRE DAHA HIZLI”
Tuncay Kaya, Adıyaman’da süren yerinde dönüşüm inşasına dair şöyle konuştu:
“Yaklaşık 1 yılda teslim edilmesi gereken binalar 20 ay geçmesine rağmen hala teslim edilmiş değil. Örenli bölgesinde 3034 konut yapılıyor, tamamı teslim edilmek üzere. İndere bölgesinde ise çalışmalar devam ediyor. Bu konutların 2025’in sonuna kadar teslim edileceği söyleniyor. Belediye seçimlerinde başkan değiştikten sonra Adıyaman’da yerinde dönüşümler hızlı şekilde sürüyor. Belediye bu konuda ruhsatları hızlı şekilde teslim ediyor.”
“KONUTLARDAKİ FİYAT BELİRSİZLİĞİ GÜVEN SORUNU OLUŞTURDU”
Tuncay Kaya, devletin yaptığı konutlarla ilgili bir fiyat listesinin olmamasından dolayı halkın çekimser davrandığına da işaret etti. Kaya, bu sebeple yurttaşların kendi yıkılan evlerinde yerinde dönüşüm için başvuru yaptıklarını söyledi. Kaya, konuşmasına şöyle devam etti:
“Konutların ödemesiyle ilgili herhangi bir açıklama yok. Cumhurbaşkanlığı yaptığı açıklamada ‘yüzde 60’ını devlet ödeyecek’ dedi ama ne kadar ödeneceği hakkında herhangi bir bilgi yok. Bununla ilgili bir açıklama yapılırsa insanların aklındaki soru işaretleri de giderilmiş olur. İnsanlar ilk olarak TOKİ konutlarına yazılmışlardı ancak bu fiyatlardaki belirsizlik insanlarda bir güven sorununu oluşturdu. Halk da bundan dolayı yerinde dönüşümleri tercih etmeye başladı.”
“TOKİ KONUTLARI TRAFİK SORUNUNA SEBEP OLDU”
TOKİ inşaatlarının yapımıyla birlikte trafik sorunun da artmaya başladığını kaydeden Kaya, “Bazı yerlerde binaların inşaatları bittiği halde alt yapı çalışmalarına başlanmamış. Örenli bölgesindeki konutların hastaneye yakın olmasından kaynaklı trafik sorunları da arttı. Yolların dar olması ister istemez şehirde bir trafik sıkışıklığına neden oluyor. İnsanlar konutlara yerleştikten sonra ister istemez bu sorun daha da artacaktır” diye konuştu.
“İNŞAATLA İLGİSİ OLMAYAN KİŞİLER MÜTEAHHİT OLUYOR”
İnşaat çalışmalarında ihmallerin olduğunu belirten Kaya, ilerleyen zamanlarda inşaatlarla ilgili sorunların oluşabileceğini ifade etti. Kaya şunları söyledi:
“Yapı denetim sistemi değişmedi. Bizler, bakan gelince kendisine bu durumu ilettik ama konuda değişiklik olacağını göremiyoruz. Yerinde dönüşümde yapılan konutlarda önüne gelen herkes müteahhit olabiliyor. Biz bunu uygun görmüyoruz. Bunun değişmesi gerekiyor. Şu an inşaatla ilgisi olmayan kişiler müteahhit olabiliyor. Bir iki sene sonra bu durumdan dolayı anlaşmazlıklar olacağını düşünüyoruz. Şu durumda diğer illere göre kıyasladığımızda yerinde dönüşümler hızlı ilerliyor.”
“BİZLERDEN FİKİR ALINMIYOR”
Şehir merkezinin değişmesiyle ilgili kararların Çevre, Şehircilik ve İklim Müdürlüğü tarafından alındığını söyleyen Kaya, konuyla ilgili olarak şu ifadelerde bulundu:
“Bizlerden herhangi bir fikir alınmıyor. Rezerv alanları çoğu defa mağduriyet doğuruyor, vatandaşların hak kayıpları oluyor. Birkaç kişi, şehir merkezinin yenilenmesine karşı çıksa da biz yenilenmesini istiyoruz. Yalnız süreç biraz geç ilerliyor. Örneğin Adıyaman KESK binası hafif hasar aldığı halde yıkım kararı verildi. Bunun gibi birçok insan, aynı mağduriyeti yaşıyor. Madem yıkılacaktı neden önceden bunun kararı verilmedi. Vatandaşa önceden bilgi verilseydi oraya harcama yapılmazdı.”
“YERELDEKİ FİRMALARA DESTEK VERİLMELİ”
İnşaat ihalelerine de değinen Tuncay Kaya, genellikle şehir dışından gelen firmalara iş verildiğini ifade etti. Kaya, ihalelerin yerli firmalara verilmesi gerektiğini vurgulayarak “Şehrin ekonomisini geliştirmek için yerelde yap-sat dediğimiz inşaat firmalarına işler pay edilebilirdi. Sadece dışarıdan gelen firmalar değil de şehirdeki yerel inşaat firmalarıyla çalışılabilirdi. Bir firmaya bin konut vermek yerine 200 konut verilseydi belki daha hızlı bitebilirdi” dedi.
ŞANTİYE ŞEFLİĞİ KAĞIT ÜZERİNDE KALIYOR”
Yapı denetim sisteminin değişmesi gerektiğini belirten Tuncay Kaya şöyle devam etti:
“Bu sistem ticari yönü ağır basan, denetimi eksik bir sistem. Yapı denetim sisteminin değişmesi gerekiyor. Yapı denetim sisteminin kamu eliyle olması gerekiyor. Yakın tarihte Tekirdağ’da meslektaşlarımız denetimde eksiklik olduğunu dile getirdikleri esnada inşaat çalışanları tarafından saldırıya uğradı. Sağlıkta şiddet olduğu gibi inşaatta da şiddet artmaya başladı. Yapı denetimler daha önce müteahhitlerden parasını alıyordu, 2018’den sonra çıkan yasayla bu değişime uğradı. Bu olumlu yönde bir gelişme olsa da sistemin yürümesinde bir aksaklık var. Şantiye şefliği kağıt üzerinde kalıyor.
Biz acıyı en çok hisseden illerden bir tanesi olduk ama ne yazık değişen pek bir şey yok. Deprem yönetmeliği hala değişmedi. Ustaları, işçileri değiştiremedik. Beton olarak kullandığımız kum kalitesiz. Diğer illere göre Adıyaman’da kullanılan betonların çoğu kalitesiz. Bilirkişilerin yaptığı incelemelerde bile betonun kalitesizliği hakkında rapor hazırlandı. Hal böyleyken değişen bir şey yoksa başka bir depremde farklı sonuçlar beklemek mümkün değil.”
Kamber YILDIZ/ADIYAMAN
Yoruma kapalı.