PİRHA-666. haftada Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen Cumartesi Anneleri, yeni yılda da mücadelelerine devam edeceklerini yinelediler.
Haberin Videosu
Cumartesi Anneleri eylemi 666. haftasında da Galatasaray Meydanı’nda devam etti. “Failler belli kayıplar nerede?” pankartının açıldığı eylemde kayıpların fotoğrafları ve kırmızı karanfiller taşındı. 18 Eylül 1980’de gözaltında alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Hüseyin Morsümbül’ün annesi Fatma Morsümbül’ü ölümünün birinci yılında anan Cumartesi Anneleri, “Annelerimizin hukuk ve adalet mücadelesini yaşatacağız” dedi.
“2018’DE AYNI KARARLILIKLA DEVAM EDECEĞİZ”
İlk olarak konuşan Hasan Ocak’ın ağabeyi Hüseyin Ocak, adalete ulaşamadan bir yılı daha bitirdiklerini belirterek 22 yıldır kayıpların dosyalarının tozlu raflarda bekletilerek unutturulmaya çalışıldığını kaydetti. Devletin işlediği suçlarla yüzleşmemesinin genel geçer bir şey olduğunu ifade eden Hüseyin Ocak, 2018’de de aynı kararlılıkla mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı.
“CEZASIZLIK POLİTİKASI DEVAM EDİYOR”
Ardından söz alan CHP Hatay Hilmi Yarayıcı, saldırı politikalarına her geçen gün artıran iktidarın samimi olmadığını belirterek cezasızlık politikasının hala devam ettiğini kaydetti. İktidarın tüm katliamların faili meçhul kalmasını, ‘Çocuklar ölmesin, anneler ağlamasın’ diyen öğretmenlere, açlık grevinde olan eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’ya destek verilmesini istemediğini vurgulayan Yarayıcı, ayrıca iktidarın yapılan yolsuzlukların ve buna bulaşan bakanlardan hesap sorulmamasına, çıkarılan KHK’lerle yüz binlerce akademisyenin ihraç edilmesine göz yumulmasını istediğini belirterek gerçek bir demokratik Türkiye için yeni yılda da mücadelelerini sürdüreceklerine işaret etti.
“İŞKENCE SADECE FİZİK OLARAK YAPILMAZ”
Yarayıcı’nın arkasından söz alan Murt Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız, “Biz bayramı bayram gibi yaşamıyoruz ki yeni yılı da yeni yıl gibi yaşayalım. Zaten onların da yaşatmamaya niyetleri var” şeklinde ifade etti. Buradan dışarıya gidenlere iktidarın ‘Ülkemizde idam yok, işkence yok. Verin onları yargılayalım’ söylemlerine dikkat çeken Hanife Yıldız, işkencenin sadece fiziki olarak yapılmadığını; eş, kardeş ve evlat acısıyla 22 yılı bitireceklerini söyledi.
“HANGİ TERÖR DEVLETİ YAPTI?”
Yıllardır kendilerine destek veren vicdanlı insanların sürekli baskıyla sindirilmeye çalışıldığına da değinen Hanife Yıldız, mücadelelerinde 22 yılı doldurmaları nedeniyle kaleme aldığı bir yazıyı okudu:
“Dile kolay dostlar 22 yılın sonuna geldik. Kayıplarımızın akıbeti açıklanmadı, sorumlular yargılanmadı. İşte bu kış da yine burada kaldık. Davamız gelecek bahara kaldı, ona da kim öle kim kala. Hükümet buradan haykırıyor ‘İsrail bir terör devletidir’ diyor. Filistinli çocuğu dünyaya gösteriyor. Hiç dönüp de kendilerine bakmıyorlar. Taybet Ana vurulmuş sokak ortasında öylece yatıyor. 12 yaşındaki Uğur Kaymaz 13 kurşunla vurulmuş. Berkin Elvan gaz fişeğiyle vuruldu. Dilek Doğan polis kurşunuyla evinde vuruldu. Ben de buradan hükümete soruyorum ‘bunların hepsini hangi terör devleti yaptı?’…”
“2018 DEMOKRATİK HUKUK DEVLETİNİN BAŞLANGICI OLSUN”
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon adına açıklamayı cumartesi insanlarından Sebla Arcan okudu.
Her yerde yeni yıl telaşı sürerken, Galatasaray’da 666’ncı buluşmalarını gerçekleştirdiklerini söyleyen Arcan, “Yeni yılda herkes düşlerinin gerçek olmasını diler. Biz de yeni yılda kayıplarımıza ulaşmamızı ve kaybedenlerden hesap sormamızı mümkün kılacak demokratik bir Türkiye diliyoruz. 2018, demokratik hukuk devletine giden yolun başlangıcı olsun” dedi.
“666 HAFTADIR YÜKSELEN ADALET VE BARIŞ TALEBİ KARŞILIK BULMADI”
2017 yılının ağır insan hakları ihlalleri, travmalar, hukuksuzluklar ve adaletsizliklerle geçtiğine dikkat çeken Arcan, şöyle konuştu:
“OHAL rejimi, meclisi ve tüm demokratik mekanizmaları devre dışı bıraktı. Darbe ve terörle mücadele adı altında Anayasal güvenceye bağlanmış tüm hak ve özgürlükler hukuken korumasız bırakıldı. Yargı; demokrasi ve hukuk için güvence olma niteliğini kaybetti. Anayasa’nın amir hükümlerine ve hukuk devleti ilkelerine aykırı bir biçimde, önce kamu görevlilerine ardından da sivillere ‘hukuki ve cezai sorumsuzluk’ getiren düzenlemelerle, cezasızlık Türkiye’de resmileşti. Keyfilikle, cezasızlıkla adaletin ve barışın zemini yok edildi. İktidarın hukuksuzluğuna boyun eğmeyen herkes düşmanlaştırıldı. Artık Türkiye’de insanlar, vatandaşlığın getirdiği hukuksal ve siyasal statülerini, temel haklarını kaybetmiş durumdalar. Bu nedenle bizim 666 haftadır Galatasaray’da yükselttiğimiz hakikat, adalet ve barış talebimiz devleti yönetenler nezdinde karşılık bulmadı.”
GALATASARAY’DAN HUKUK DEVLETİ TALEBİ
Arcan, 666 haftadır kayıplarının akıbeti için sürdürdükleri adalet talebinin hiçbir şekilde karşılık bulmadığını ancak Arjantin’deki Plaza de Mayo Annelerinin mücadelelerinin ise sonuç vermeye devam etti.
Arcan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geçmişte aynı acıları yaşadığımız Arjantin’de insanları katledenlerin gözaltında kaybedenlerin yargılanmaları 2017 yılında da devam etti. Yıl içinde çok sayıda rütbeli subay ömür boyu hapis cezası aldı. Türkiye’de ise devletin gücü ve desteği ile cinayet işleyenler, insanları gözaltında kaybedenler cezasızlık zırhıyla korunmaya devam etti. Bin bir emekle takip ettiğimiz içlerinde AİHM mahkumiyeti de olan gözaltında kayıp dosyaları hakkında iç hukukta takipsizlik kararları verilmeye devam etti. Kısacası; 2017 yılında da kayıplarımız için inkar devam etti. Hukuk ve adalet işletilmedi. Biz biliyoruz ki; temel hak ve özgürlükler ancak hukuk devletinin geçerli olduğu koşullarda güvence altındadır. Bu nedenle 666 haftadır Galatasaray’dan hukuk devleti talep ediyoruz.”
BİR MUM DA SEN YAK EYLEMİ
Arcan, “Türkiye karanlık bir dönemden geçiyor ama umutsuzluğa yer yok ; biz insan olmakta ısrar ettiğimiz sürece umut hep var olacak” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Cumartesi Annelerinin adalet taleplerinin 666. haftasında akşam yine Galatasaray Meydanı’nda saat: 19.00’da Bandista müzik grubu ile mum yakıp ‘Benim Annem Cumartesi’ diyecekler. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.