PİRHA- Antalya’da yürütülen Hızır Ceminde, Alevilere yönelik devam eden baskı ve asimilasyon politikalarına karşı mücadelenin şart olduğu vurgulandı. Ayrıca cemevlerine mescit açılması iddialarına değinilerek, buna izin verilmeyeceği kaydedildi.
Abdal Musa Kültür ve Tanıtma Derneği’nde Hızır Cemi yürütüldü. Ceme Abdal Musa Kültür ve Tanıtma Derneği Eşit Başkanı Gülçin Akça, Yol yürütücüsü Zakir Süleyman Demir, Zakir Barış Karabatak, Deniz Ada, Onurcan Doğancı katıldı.
Aleviliklere yönelik yüzyıllardır devam eden baskı ve asimilasyon politikalarının vurgulandığı cemde, Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanının cemevlerine mescit yapılması yönünde önerilerde bulunduğu iddialarına değinilerek, bu planın uygulanması durumunda ortak mücadele yürütülmesi gerektiği belirtildi.
Yürütülen Hızır Ceminde Abdal Musa Kültür ve Tanıtma Derneği Eşit Başkanı Yol yürütücüsü Süleyman Demir, Aleviliğin bir kominal yaşam biçimi olduğunu vurgulayarak, Alevi inancı ve kültürüne yönelik mevcut iktidarın Osmanlıdan hiçbir farkının olmadığını belirtti.
Demir, iktidarın komün (ortak üretim ve tüketim) yaşamı istemedikleri için yüzyıllardır Alevi Bektaşi toplumuna yönelik baskı ve zulüm uyguladığını dile getirdi.
Türkiye’de 12 Eylül darbesinden önce din derslerinin seçmeli olduğunu belirten Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Antalya Şube Sekreteri Barış Aksoy, 80 askeri darbesi ile zorunlu bir hale getirildiğini söyledi.
“DİNİ KUŞATMA ALTINDAYIZ”
Eğitimin dinselleştirildiğini vurgulayan Aksoy, şöyle devam etti:
“Mesela ben çocuğumun satranç dersi alsın istiyorum. İdareciler diyor ki, ‘satranç hocamız yok. İşte elimizde din kültürü ders var, mecburen bunu vereceğiz’ diyor. Son olarak geçtiğimiz aylarda gündeme gelen ÇEDES projesi başlatıldı. Yine manevi danışmanlar yoluyla camilerde imamlar gelecek çocuklarımıza danışmanlık yapacaklar. Rehber öğretmenler nereye gitti? Rehber öğretmenler ne oldu? Onlar tamamen boşa çıkartıldılar. Bu görev de imamlara verilmiş oldu. Yani tamamen bir kuşatma altındayız. Ben ısrarla arkadaşlarıma zorunlu din derslerine karşı dava açalım, dediğimde duyarlılık göstermediler. Gerekçe olarak da ‘Çocuğum yalnız kalırsa psikolojisi bozulur’ gösterildi.
“HÜNKARIN DERGAHINA CAMİ YAPAN ZİHNİYETİN CEMEVLERİNE MESCİT AÇMAK İSTEMESİ ŞAŞIRTMIYOR”
Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın cemevlerine mescit açmak istediğine ilişkin iddialara da değinen Aksoy, “Bu yeni bir şey mi? Hayır. Çünkü ikinci Mahmut da Hacı Bektaş Veli Dergâhı’na camii yapmıştı. Bunlar böyle rastgele yapılmış şeyler değil. Hepsinin bir tarihsel arka planı, hepsinin tarihsel de bir hedefi var” diye ifade etti.
“ÖĞRENCİ VELİLERİ VE ALEVİLER ORTAK MÜCADELE YÜRÜTMELİ”
Kendilerine düşenin asimilasyon politikalarına karşı gerçekten örgütlü mücadele yürütmek olduğunun altını çizen Aksoy, “Nerede olursa olsun örgütleneceğiz. Kendi Alevi kurumlarımız var. Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) var. Bunların hepsini bir araya getirerek mücadele vereceğiz” dedi.
Cemde gülbenglerin okunmasın ardından söylenen nefes, deyişlerle semahlar dönüldü. Çerağların sırlanması ile lokmalar pay edildi.
Cebrail ARSLAN/ANTALYA
Yoruma kapalı.