PİRHA-Maraş’ın Afşin ilçesine bağlı bir Alevi köyü olan Kötüre Köyü’nün alt yapısını köylüler kendileri yaptı. Kötüre Köyü’nün nüfusunun büyük bölümü yurt dışında yaşıyor. Yazın köye gelen köylüler burada evlerini tekrar yaptırarak yurt dışında yaşayan yeni nesilleri kendi köylerine kazandırabilmeyi amaçlıyorlar.
Haberin Videosu
Her Alevi köyü gibi Kötüre Köyü de dışarıya göç vermiş, kışın boş, yazın ise şenlenen köylerden. Maraş’ın Afşin ilçesine bağlı olan köyün kanalizasyon sisteminden tutun ana yoldan köye gelen yolun menfezleri, köprüleri ve asfaltına kadar kendi imkanlarıyla yapan köylüler hiçbir yerel belediyeden destek almamış.
Kötüre Köyü’nün nüfusunun büyük bölümü yurt dışında yaşıyor. Yazın köye gelenler burada evlerini tekrar yaptırarak yurt dışında yaşayan yeni nesilleri kendi köylerine kazandırabilmeyi amaçlıyorlar.
“10, 15 AİLEYİ GEÇMİYOR”
Ailesi köyden göçüp Britanya’ya yerleşen Britanya Alevi Federasyonu Başkanı (BAF) İsrafil Erbil, Maraş Katliamı’ndan doğrudan etkilenen köylülerin olduğunu söylüyor. Erbil, konuşmasına şöyle devam ediyor:
“Maraş Katliamı, Çorum Katliamı arkasından 12 Eylül bütün bunları üst üste koyduğumuzda zaten nüfusa da yetersiz gelen o arazi yapısından kaynaklı yaşam koşulları ortadan kalkmış ya da en azından zorlamış. Bu nedenle yurt dışına daha farklı şehirlere göç etmiş 2 binin üzerinde bir nüfusu var. Şu anda kışları köyde yaşayan sayı çok az. 10, 15 aileyi geçmiyor.”
“DIŞARIDAN ÇOK ZİYARET ALIYOR”
Kötüre Köyü’nün aynı zamanda Aşık Meluli’nin de köyü olduğunu da ekleyen Erbil, “Meluli burada önemli bir ekol. Meluli geleneği, Meluli’den köylülerin aldığı o ilham, onun felsefesi konuşulur. Ciddi anlamda dışarıdan da çok ziyaret alan bir köy bu anlamda.” diyor.
“KÖYÜN ALT YAPISINI KÖYLÜLER KENDİ İMKANLARIYLA YAPTI”
2005 yılında kurulan Kötüre Köyü Geliştirme ve Güzelleştirme Vakfı aracılığıyla köyde yatırımlar yapıldığını söyleyen Erbil, şunları ifade etti:
“Köyün alt yapısı, kanalizasyon sisteminden tutun anayoldan köye gelen yolun menfezleri, köprüleri, asfaltı, bütün evlerinin yenilenmiş olması bunları köylüler kendi imkanlarıyla yaptılar. Bu anlamda devletten ya da yerel belediyelerden herhangi bir yardım almış değiliz. Hatta en son parke taşlarla ilgili bazı sözleri vardı onu da yerine getirmediler. Zaten siyasal olarak da daha çok muhalif partilere ya da sosyal demokrat partilere, sol partilere oy veren bir köy. Bu nedenle Afşin gibi Maraş gibi daha çok sağdan beslenen ya da sağ partilerin güçlü olduğu bir alanda devletin yardım etmesi hem Alevi kimliğiyle hem o soldan bakan kimlikle çok mümkün değil. Tamamen insanların kendi gücüyle özellikle göçmen koşullarında gittikleri yurt dışında çocuklarının o yardımlarıyla kendi emekleriyle gönderdikleri paralarla bu alt yapıların yapıldığı bir köy.”
“KÖY TERK EDİLİR DİYE KORKUYORDUM”
20 sene köyün muhtarlığını yapan Arif Sil, köyün eski dönemlerini şöyle anlatıyor:
“Bu köyde ben muhtarken tek telefon vardı. Cumartesi Pazar bütün ailece bu köyü toplardık dolar boşalırdı sıraya geçerlerdi ki oğlumla kızımla görüşeyim diye. Hiç ev yoktu, ilk evi ben yaptım. Köy terk edilir diye korkuyordum. Sonradan birkaç arkadaş teşebbüs etti buraya gelmeye. Yardımcı oldum, belediyeden araç gereç getirdim temelini attırdım bu duruma geldi.”
“5, 6 TANE YAŞLI VARIZ”
Eskiden köyün çok büyük olduğunu ve Afşin’in ilk belediyeliğinin bu köye geldiğini söyleyen Sil, köyün belediyeliği kabul etmemesi üzerine başka yerlere verildiğini ve böylece göçlerin başladığını belirterek “Sonradan burada kalan insanlar hep Avrupa’ya taşındı. Burada kalan şimdi 5-6 yaşlı varız. Kimse yok. Yaz gelince doluyor” diyor.
“KIŞIN TERK EDİLMİŞ, YAZIN ŞEN OLUYOR”
Arif Sil, köyden göçüp gidenlerdense taleplerini şöyle ifade ediyor:
“Emekliler, yaşlılar benim gibi gelse köyünde kalsalar, şen etseler çok iyi olacak. Herkes gidiyor ıssız kalıyor köy. Bu durumda da biraz zor oluyor. Terk edilmiş bir durumda oluyor kışın, ama yazın şen.”
“AKRABAYIZ, KÖYÜN GEÇMİŞLERİNİ SAYGIYLA ANIYORUM”
Hüseyin Abdal Ocağı dedelerinden Hüseyin Gazi Metin ise araştırmalar sonucu Kötüre Köyü ile akraba olduklarını öğrendiklerini ifade ederek şöyle konuşuyor:
“Bu köylüler Çamşıh’a da uğramış Derviş Mehmet’ten gelmişler. Tanıştık. Meluli Baba ile de birkaç sefer oturup kalkmam oldu. Bugün de buraya geldim. Meluli Baba’yı bu köyün geçmişlerini ben saygıyla bir Alevi dedesi olarak anıyorum.”
Metin, son olarak bir Meluli Baba nefesiyle O’nu da anıyor.
İsmet SEFER/Suay ABAK
MARAŞ
Yoruma kapalı.