Alevi Haber Ajansi

Turabi Kişin: Dil konuşuluyor iken kayıt altına alın, sahip çıkın-VİDEO

PİRHA- DAD İzmir Şubesi’nin Ana Dili Günü panelinde konuşan Gazeteci Yazar Turabi Kişin, anadilde konuşmanın önemine işaret ederek, “Konuşmazsak dilimiz kaybolacak, konuşurken bunu kayıt altına alalım. Çünkü ilerde bu dili araştıran olursa ellerinde kayıt olsun. Siz var oldukça dilinize, dilinizde olan hikayeleri kayıt altına alın” vurgusunda bulundu.

Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İzmir Şubesi, 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla Çiğli’de bulunan dernek binasında ‘Anadil için buluşuyoruz’ başlığında panel düzenledi. Panelde panelist olarak Gazeteci Yazar Turabi Kişin yer alırken panelin moderatörlüğünü Semra Acar yaptı. Panelde sıklıkla anadile ve anadilde konuşmanın önemine vurgu yapıldı.

İlk olarak konuşan Semra Acar UNESCO’nun kaybolmakta olan diller olduğundan dolayı 21 Şubatı “Dünya Anadil Günü” olarak belirlediğini ve Kırmacki (Zazaca) dilinin de Unesco tarafından koruma altına alındığını hatırlattı. Acar, Kırmancki dilinin yavaş yavaş kaybolmakta olduğunu söyleyerek bu duruma karşı dili konuşarak mücadele edilmesi gerektiğini ifade etti.

Ardından konuşan Turabi Kişin, anadil kavramının çok elzem bir varlık olduğunun altını çizerek, “Bir topluluk, halk diline sahip çıkamazsa ne tarihine ne de kültürüne sahip çıkabilir. Çünkü bir dil bir ayda ya da bir yılda çıkmıyor. Kimsenin tek başına bir dili üretebilme gücü yok. Her dil her yerde var olamıyor nasıl ki her ot her toprakta yetişemiyorsa. Bizim dilimizde bizim topraklarımızda var olmuştur ve şimdiye kadar kendini var edebilmiş” dedi.

‘KIRMANCKİ BİRÇOK BÖLGEDE KONUŞULUYOR’

Kırmancki dilinin birçok bölgede konuşulduğunu ve farklı isimler ile ifade edildiğini dile getiren Kişin, “Zazaca’ya birçok farklı bölgede farklı isimler verilmiş; Kırmacki, Kırtki, Dimilki gibi. Bu dilin isimleri fazladır ama bölgeden bölgeye ağzı da değişiyor. Mesela Dersim Kırmacki’si İle Varto Kırmancki’si gibi. Ama bu bizim dilimizin önünde engel değil. Eğer dilimizi iyi bilirsek her bölgede konuşulanı anlarız. Eğer önem verirsek anlarız. Şimdi Semra arkadaşımız dedi Unesco dilleri koruma altına almış bu dillerden biri de bizim dilimiz. Şuan Zazayım diyenler bu dili konuşmuyor çoğunlukla yaşça büyükler konuşuyor maalesef gençlerimiz dilimizi konuşmuyor” diye belitti.

ULUS-DEVLETLER VE DİLLERİN TEHLİKE GÖRÜLMESİ

Ulus devletlerin diller üzerindeki baskısına değinen Kişin, “Türkiye Devleti kurulmadan önce dilimizden önünde bir engel yoktu çünkü ulus devlet sistemi değildi. Ama ne zaman Türkiye Cumhuriyeti kuruldu farklı diller engel ve tehdit olarak görüldü. Bize ‘bu cumhuriyet Türk’tür dili de Türkçedir’ olgusu dayatıldı. Bu sebepten dilimiz yasaklandı. Şark Islahat Planı ile Kürtleri asimile etme politikası devreye girdi. Bu plana göre Kürt coğrafyasında konuşulan dil yasaklanacak. Bölgede okul yapılsın ve Türkçe dili dışında hiçbir dil konuşulmasın. Bu plana göre aynı köyden 2 çocuk bile aynı sınıfta olmayacaktı. Eğer olursa kendi dillerini konuşurlar. Eğer konuşurlarsa cezalandırılacak. Bu okulları bölgenin her yerinde açtılar. Ülkesi için, varlığı, dili için kim bir şey yaparsa devletin hedefi oldu” şeklinde konuştu.

“DİLİMİZ XIZIR DİLİDİR, KONUŞARAK VAR EDELİM”

Xızır aylarının Alevilik inancında ki önemine ve dilin doğa ile ile olan ilişkisine vurgu yapan Kişin şöyle devam etti:

“Şimdi biz Şubat ayındayız ve inancımızda bu ay Xızır ayıdır. Niye Xızır ayıdır çünkü bizim yaşadığımı topraklarda kış çetin geçerdi. Bu yüzden biz bu aya Xızır ayı diyoruz. Çünkü kış bitiyor bahara giriyoruz. Cemrelerin düşmesi bu ayda olur. Cemreler ne getirir baharı getirir. Biz ne diyoruz dilimiz Xızır dilidir. Bu cümlenin manası büyüktür. Çünkü insanlık bizim topraklarımızda ortaya çıkmış ve bu dillerle var olup yayılmış. Biz de bu yüzden dilimize sahip çıkalım. Madem konuşmazsak dilimiz kaybolacak konuşurken bunu kayıt altına alalım. Çünkü ilerde bu dili araştıran olursa ellerinde kayıt olsun. Siz var oldukça dilinize, dilinizde olan hikayeleri kayıt altına alın. Bir iki kelam da Kurmanci için konuşayım. Ben Kırmancki konuştum ama siz kabul edin ki Kurmanci de konuştum. Çünkü bu diller birbirine kökten bağlı. Her dil güzeldir. Dilleri bozan, yok eden devletlerdir. Bu güzel diller arasında biri de bizim dilimizdir. Bu güzelliğe sahip çıkalım.”

Etkinliğin sonunda çocuklar ve kadın korosu Kırmancki, Kurmanci ve Ermenice türküler seslendirdi.

PİRHA/İZMİR

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.