Alevi Haber Ajansi

‘Siz Alevileri halen bir güvenlik sorunu olarak mı görüyorsunuz?’-VİDEO

PİRHA – DEM Parti Milletvekili Celal Fırat, Mecliste ele alınan Köy Kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi üzerine konuştu. Fırat, 1924 yılında çıkarılan köy kanunu ile asimilasyon politikasının devam ettirildiğini söyledi. Fırat, Dersim ve Burmadere Muhtarlığına atanan kayyumlara da değinerek “Siz Alevileri halen bir güvenlik sorunu olarak mı görüyorsunuz?” diye sordu.

Köy Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. Yapılan düzenlemeyle birlikte Köy Kanunu’nda değişikliğe gidildi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Celal Fırat, söz konusu yasayı eleştirdi. Meclis Genel Kurulunda konuşma yapan Fırat, öncelikle İstanbul’un Arnavutköy İlçesindeki İmrahor Mahallesinin yaklaşık 35 yıldır imar sorunu olduğunu dile getirdi.

Celal Fırat, her belediye seçimleri öncesinde kaçak yapılaşmaya göz yumulduğunu ve giderek artan nüfus ve çarpık yapılaşmanın “sorunlar yumağına” dönüştüğünü vurguladı.

“HALKI SÜRGÜN ETME POLİTİKASI”

DEM Partili Fırat, Türkiye’de 70 yılda 21 kez imar barışı ve imar affı kanunu yapıldığını belirterek şu konuşmayı yaptı:

“Arnavutköy’de AKP’li Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, İmrahor ve Yavuz Selim mahallerinde halkın barınma hakkına açık açık çökmeye başlamıştır. İstanbul Havalimanı, 3. Köprü ve Kanal İstanbul Projesi’ne çok yakın konumda bulunan Arnavutköy’e bağlı İmrahor ve Suatlar mahallelerinde vatandaşların arazileri kendilerine haber verilmeden arsa statüsüne çevrilmiştir. Uygulamayla vatandaşların arsalarının yüzde 45’ine devlet tarafından el konulmuş, bir kısım ev ‘Kaçak’ olduğu gerekçesiyle yıkılmıştır. 2022 yılında ise söz konusu alanlar rezerv yapı alanı ilan edilmiştir. Bu rant projesi, emekçi halkı İstanbul’un daha uzağına veya başka kentlere sürgün etme politikasıdır.

“ALEVİLERİN YOK SAYILMASI ANLAMINA GELMEKTE”

Geçmişten bugüne asimilasyon politikalarınız hızından hiçbir şey kaybetmeden devam ediyor. 1924 yılında çıkarılan 442 sayılı köy kanunu ile bir yerleşim yerinin köy olabilmesi için caminin de olması gerektiği belirtiliyor. Bu durum, Alevilerin ve diğer tüm inançların yok sayılması anlamına gelmektedir. Halbuki, bir yerleşim yerinde hangi ibadet mekanının olacağına orada yaşayan topluluk kendi ihtiyaçlarına göre karar vermelidir. Devlet bu işlere karışmadan, gerekli düzenlemeleri yapması gerekmektedir. Ayrıca, asimilasyon programının bir parçası olarak, isimleri değiştirilen yerleşim yerlerimizin isimleri tekrar iade edilmelidir.”

“ALEVİLERİ BİR GÜVENLİK SORUNU OLARAK MI GÖRÜYORSUNUZ?”

Milletvekili Celal Fırat, konuşmasında kayyum politikalarına da değindi. Fırat, şöyle devam etti:

“Bakınız son iki ayda, Esenyurt belediyesinden başlayıp Ardahan Burmadere Muhtarlığına kadar gelen kayyım uygulamaları ile karşı karşıyayız. Esenyurt, Mardin, Batman, Halfeti, Bahçesray’a, yetmedi; Aleviler için çok önemli bir merkez olan, kutsal ziyaretleri ve ocaklarının olduğu Dersim ile Ovacık’a kayyım atadınız. Bununla da durmadınız, muhtarlıklara da el koymaya başladınız. Ardahan’ın Damal ilçesi ve bağlı köyleri büyük oranda Türkmen Alevileridir. Burada yaşayan insanlarımızın birçok sorunu vardır. Yakın zamanda, Ardahan Valisi, İçişleri bakan müşaviri Esma Ersin ve diğer yetkililerin olduğu bir toplantıya, 28 Alevi köy muhtarı, Cemevi başkanları ile Alevi dedeleri çağrılıyor. Gündemlerinde ne var acaba biliyor musunuz? Kış geliyor, yol ve altyapı sorunu diye düşünüyor insan. Ama öyle değil, gündemleri bizi hiç şaşırtmadı. Yine bir asimilasyon ve yozlaştırma çalışması. Toplantının amacı, oradaki Cemevlerinin, Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na bağlanmasını istiyorlar. Valinin ve içişleri bakanlığı müşavirinin
‘Cemevi başkanlığına bağlanın’ zorlamasına karşı Burmadere Muhtarı Şah İsmail Güyük, söz alarak buna karşı çıkıyor. Aleviler olarak, bu başkanlığı istemediklerini, bunun inancımızda yeri olamayacağını, cemevi ihtiyaçlarının kendileri tarafından karşılandığını, esas sorunun tanınma sorunu olduğunu dile getiriyor. Muhtarımız daha sonra gözaltına alınıyor ve yerine kayyım atanıyor. Gelen tepkiler üzerine birinci aza görevlendiriliyor.

Buradan tekrar sormak istiyorum, siz Alevileri halen bir güvenlik sorunu olarak mı görüyorsunuz? İçişleri bakanlığının cemevleriyle, cemevlerinin ihtiyaçlarıyla, dedelerimizle ne işi olabilir?”

Celal Fırat, cihatçı gruplar tarafından Suriye’de yapılan saldırılara da değindi. Fırat, şunalrı söyledi:

“ABD ve bölgedeki işbirlikçileri tarafından eğitilen-donatılan, beslenip palazlandırılan şeriatçı, selefi, ırkçı çeteler başta Aleviler olmak üzere, Kürt, Ezidi, Süryani, Dürzi, Hristiyan ayrımı yapmadan İdlip’ten yola çıkıp, Halep merkezine doğru sert ve katliamcı bir tarzda ilerlerken bu güzergâh üzerinde yaşayan Alevileri ve Kürtleri işkencelerle katletmekte olduğu haberleri gelmektedir. Bölgede çok sayıda şeriatçı/selefi örgütler bulunmaktadır. Bu hızını alamayan şeriatçı, selefi, ırkçı gruplar sosyal medyada HTŞ’yi Samandağ’ına sokarak ülkemizdeki Alevileri de katletmekten bahsetmektedir.

Savaş, ölüm demek, göç demek, savaş cinayet, savaş tecavüz, savaş yetim kalan çocuk demektir. Savaş, insanlık suçudur.

Analar ağıt yakmasın evlatlarına/Karşı yayladan, karşı yaylaya/Barış türküleri söylesin evlatlarına/Barış ötekisi olmayan ulu bir bahçedir.

Dolayısıyla, tüm siyasi partileri, emek ve meslek örgütlerini ve demokratik kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz! Bozatlı Hızır, darda zorda kalan cümle canların carına yetişsin.”

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak