PİRHA – Yol hizmet yürütücüleri, 18 Aralık’ta ikinci kez İstanbul’da bir araya gelecek. Toplantının çağrıcısı olan Pir Hüseyin Doğan, ele alınacak öncelikli sorunun Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı olduğunun altını çizdi. Doğan, ilk toplantıya çağrılmayan analara dair ise “Anaların olmadığı bir muhabbet, muhabbet olmaz. Eğer anayı yok sayarsan kendini de yok saymış oluyorsun” diye belirtti.
Çok sayıda ocak mensubu dede/pir, 20 Kasım’da İstanbul Erikli Baba Dergahı’nda toplantı yaparak Alevi toplumunun sorunlarını değerlendirdi. İmam Rıza Ocağı pirlerinden Hüseyin Doğan, toplantının ikincisinin Garip Dede Dergahında yapılacağını açıkladı.
İnanç önderlerinin toplanacağı ikinci buluşmanın 18 Aralık’ta yapılacağını açıklayan Hüseyin Doğan, ele alınacak konuları PİRHA’ya açıkladı.
“İMAM HÜSEYİN GİBİ DİK DURMUYORUZ”
Erikli Baba’da yapılan ilk toplantıda belirlenen konuların dışında tartışmaların yürüdüğünü söyleyen Hüseyin Doğan, “Alevilerin çok büyük sorunları var. Bu sorunların çözümünde pirler olarak birilerine hata yüklemek değil, hatayı kendimizde de aramamız lazım. Bizler ne yapıyoruz? Diyoruz ki ‘İmam Hüseyin’in soyundan geliyoruz’ ama İmam Hüseyin, sarayı, valiliği, parayı, pulu kabul etmeden bu Yola canını kurban etmiştir. Ama biz halen ‘İmam Hüseyin’in soyundan geliyoruz’ deyip ama İmam Hüseyin gibi de dik durmuyoruz. Ama şu var, demek ki bir araya gelebiliyormuşuz. Gündemlerimizi tartışacağız ancak gündemlerin dışına çıkarsak bir yere varamayız. Yani pirler olarak bu yola ikrar vermişiz. Bu ikrarımızda durmamız lazım. Zorluklarla karşılaşsak bile o bedeli vermemiz lazım. Çünkü atalarımız, taliplerine giderken her sıkıntıyı kendilerine dert edinmişti. O kadar yolu gidiyorlardı çünkü ikrar onları götürüyordu. Ve hiçbir karşılık beklemeden o sorunları çözmeye çalışıyorlardı. İşte bizler de 18 Aralık’ta Garip Dede Dergahında yine pirlerimizle beraber olacağız” dedi.
“BİZ PİRLER BİRLİĞİMİZİ GÖSTERİRSEK KARŞIMIZDA KİMSE DURAMAZ”
İkinci toplantıdaki katılımın daha da genişlemesi gerektiğini belirten Hüseyin Doğan Dede, birlik olmanın önemine vurgu yaptı. Doğan, şöyle devam etti:
“Mesela Hacı Bektaş Veli Vakfı, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nden birçok dede ilk toplantıya gelmemişti. Birebir olarak onları arayacağım. Çünkü artık bir araya gelmemiz lazım. Eğer bir araya gelemiyorsak, nasıl ki belediyelere kayyum atanıyorsa cemevlerimize de başlayacaktır. O yüzden bizlerin bir, iri ve diri olmamız lazım. Kenetlenmemiz lazım. Eğer biz pirler, birliğimizi gösterebilirsek karşımızda hiç kimse duramaz.”
GÜNDEM, CEMEVİ BAŞKANLIĞI OLACAK!
Hüseyin Doğan “Pirler, analar, tam da bugün, öncelikle hangi sorunu gündemine almalı?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı tartışmamız lazım. Onlarla ilgili hükümet çok büyük bir bütçe hazırlamış. Ve o bütçelerle Anadolu’da valilikler tarafından baskı yapıp, cemevlerinin oraya bağlanmasını istiyorlar. Bizim tek sorunumuz bu. Bakın ‘kültür’ diye ifade ediyor, bizim inancımız kültür değil. İnancımızı kabul etmeyen bir zihniyet, nasıl ‘Kültür Evi’ diye bahsedebilir. Evet bütün inançlarda kültür, gelenek var, bunlar bizim zenginliğimiz ama cemevimizin ibadethane olmasını kabul etmeyen ve dedelere, pirlerimize, mürşitlerimize ve analarımıza ‘uzman’ diyen bir zihniyetle nasıl beraber olabiliriz? Bu yaklaşım bütün Alevi kesimine büyük bir hakarettir. Ama buna hala destek veren, bunlarla beraber yürüyen bazı dedelerimiz de Yol düşkünüdür ve öyle de ilan ettik. Bizim tek sorunumuz bu. Bununla ilgili nasıl bir araya gelip dik durabiliriz, bunu konuşmak gerekir.
Bizim tek istediğimiz, cemevlerimizin ibadethane olması ve bunun yasalaşması. Başka da bir şey istemiyoruz. Dedelerimize maaş değil, bizim pirlerimiz, analarımız, mürşitlerimiz, yıllardan beri hiçbir çıkar, menfaat beklemeden hep gönülden hizmet etti. Pirlerimiz Yolda bedel verdi ama ikrarından hiçbir zaman taviz vermedi. O yüzden bizleri ve bütün bu kurumları aşağılayan ve tanımayan bir kesimle nasıl beraber olabiliriz? Mümkün değil. O nedenle tartışmamız gereken konumuz bu olmalı.”
“TOPLANTI İÇİN ANALARIMIZI DA ARAYACAĞIM”
Hüseyin Doğan, Erikli Baba Dergahı’nda yapılan toplantıya anaların davet edilmediğini işaret ederek, 18 Aralık’taki buluşmada özellikle kadın temsiliyetine özen gösterileceğini söyledi. Doğan, ilk toplantıda ele alınan “Cem hizmetlerinde kadının yeri” tartışmalarına dair şunları söyledi:
“Hani dedeler ‘Bizler peygamber soyundan geliyoruz’ diyorlar ya eğer peygamber soyundan geliyorlarsa Fatma-ül Zöhre ile gelinmiş. Sen Fatma-ül Zöhre’yi nasıl kabul edemezsin? Bakın Anadolu ‘ana’ ismiyle var. Her peygamber, her pir, her mürşit, bir anayla dünyaya gelmiş ve onun eğitimini almış. Eğer anayı yok sayarsan kendini de yok saymış oluyorsun. O yüzden yapacağımız toplantı için analarımızı da arayacağım. Anaların olmadığı bir muhabbet, muhabbet olmaz. Anaların olmadığı bir cem, cem olmaz. O yüzden de dedenin eşi, milletin anasıdır. Ananın posta oturması niye birilerini rahatsız ediyor? Ha bu durum kimleri rahatsız eder? Şeriata çok meyil veren kişileri… Biz tarikattayız, şeriatta değiliz. Batıni aleminde olunduğu zaman ana, her zaman bizim en üstümüzdür.”
TÜM YOL YÜRÜTÜCÜLERİNE KATILIM ÇAĞRISI
Pir Hüseyin Doğan 18 Aralık’ta yapılacak toplantıya ilişkin katılım çağrısı yaparak, “18 Aralık’ta saat 12.00’de Garip Dede Dergahında bütün analarımızı başta olmak üzere pirlerimizi, rehberlerimizi, mürşitlerimizi mihman olmaya davet ediyorum” dedi.
Eren GÜVEN/İSTANBUL
Yoruma kapalı.