PİRHA-Alevi kurumları ve Sivas Katliamında yakınlarını yitiren aileler, katliamın 31. yılı nedeniyle yürüyüş düzenledi. Katliam davasına ilişkin zaman aşımı kararını protesto ettiklerini dile getiren Cuma Erçe, “6 Temmuz 1993’te canlarımızı burada uğurlamıştık, şimdi yine aynı yerden Karşıyaka mezarlığına yürüyoruz. Bu yürüyüşümüz bir uyarı niteliğindedir.” dedi.
Alevi kurumları ile Madımak Oteli’nde yakınlarını yitiren aileler, Sivas Katliamı’nın 31. yılı nedeniyle Dikmen’den Karşıyaka Mezarlığına yürüyüşe geçti. Yürüyüşün ardından, Sivas Katliamı’nda yaşamını yitiren 33 kişi, Ankara Karşıyaka Mezarlığı’ndaki anıt mezarda anılacak.
“SİVAS DAVASI İLE YÜZLEŞİLMEDİKÇE TÜRKİYE NEFES ALAMAYACAK”
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, Temmuz 1993’te 33 kişinin, bulundukları yerden uğurlandığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Burası 31 yıl önce çocuklarımızın, Pir Sultan Abdal’ı anma etkinlikleri için Sivas’a uğurlandıkları yer. ‘Çocuklarımızın’ diyorum çünkü gerçekten çoğu çocuktu. Hepinizin de bildiği gibi 31 yıl önce bu çocuklara Sivas’ta bir cehennem yaşatıldı. Adeta Kerbelaydı, suya muhtaç bir yerde ne yazık ki gözü dönmüş caniler tarafından organize edilmiş bir cinayet işlendi. Kocaman bir katliam 31 yıldır bu ülkede ne yazık ki onca ısrarımıza, ailelerimizin, dostlarımızın, Alevi kurumlarımızın 31 yıldır sürdürdüğü mücadeleye rağmen hiçbir talebimiz yerine gelmedi. Aksine orada Bu katliamı gerçekleştirenleri savunanlar Ülkenin yönetim kadrolarında görevlendirildi. Her biri milletvekili, bakan, belediye başkanı yapıldı. Diğerlerinin nerelerde olduğunu biz bile bilmiyoruz. Orada bizzat bu cinayete katılan bu kalpten de rol oynayanlar ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşmaya devam ettiler. Kırmızı bültenle arananlar kendi evlerinde ölü bulundu. Kırmızı bültenle arananlar işe girdiler, ehliyet aldılar, askere gittiler, evlendiler. Adreslerini bildiğimiz Avrupa’da yaşayanlar Türkiye’ye getirilmediler. Ve biz 30. yılında ne yazık ki ‘Bu suç, insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur, zaman aşımı olmaz’ dememize rağmen Sivas Madımak Katliamı zaman aşımına uğratıldı. Nihayetinde insanlığa karşı işlenmiş suçlar kapsamında sayılmadı. Hem Alevi kurumları hem ailelerimiz hem de dostlarımızla unutmayacağımızı, unutturmayacağımızı her defasında söyledik. Şimdi bugün burada madem öyle ‘Siz zamanaşımı diyorsunuz, biz de yeniden başlıyoruz’ demek için, 6 Temmuz 1993’te canlarımızı burada uğurlamıştık, şimdi yine aynı yerden Karşıyaka Mezarlığına yürüyoruz.
“31 YIL SONRA ADALET DİYORUZ, BU AYIP SİZE YETER”
Bu yürüyüşün bir uyarı niteliğinde olduğunu vurgulayan Erçe, “Hükümete uyarı niteliğindedir ama en çok da toplumsal muhalif kesimlere bir sesleniştir, sezleniştir. Sivas davasıyla yüzleşemediğimiz sürece, bu davada adaleti sağlayamadığımız sürece Türkiye nefes alamayacak, bu ülkede demokrasi asla ve asla yeşermeyecek. Daha birkaç gün önce 10 Ekim Katliamı ile ilgili insanlığa karşı işlenmiş suç talebi de reddedildi. Ve biz orman yangınlarını gerçekleştirenlerin, Sivas canilerinin, kadın katillerinin, çocuk tacizcilerinin, uyuşturucu baronlarının serbest dolaştığı bu ülkede ne yazık ki hala bugün burada, 31 yıl sonra adalet diyoruz adalet. En azından insanlığa karşı işlenmiş suç kapsamına alın. Bu suçu zaman aşımına uğratmayın diyoruz. Hala 33 canımızın yakıldığı Sivas Madımak Oteli’ni ‘Utanç Müzesi yapın’ diyoruz. Bu ayıp size yeter” diye ekledi.
Açıklamanın ardından yürüyüş başladı.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.