PİRHA- Dersim Belediyesi tarafından yapımı planlanan ve kamuoyunda da uzun süredir tartışılan Katı Atık Bertaraf Tesisi Projesi’nin doğaya, tarıma, yaban hayatına ve inanç yerlerine zarar vereceğini öne süren köylüler, bölgeye gelen firma yetkililerini alandan uzaklaştırdı ve nöbet başlattı. Köylülerden Süleyman Özmen, “Biz burada bekliyoruz, bu projenin yapılmaması için canımızı veririz” dedi.
Dersim Belediyesi tarafından Sütlüce köyü yakınlarında yapımı planlanan Katı Atık Bertaraf Tesisi Projesi’nin doğaya, tarıma, yaban hayatına ve inanç yerlerine zarar vereceğini öne süren köylüler, tesisin yapılacağı alana gelen yüklenici firma yetkililerini köyden uzaklaştırdı. Araçlarıyla yolu kapatan köylüler, bölgede nöbet başlatacaklarını belirttiler.
NE OLMUŞTU?
Dersim Belediyesi, ilçe belediyeleri ile birlikte Dersim Katı Atık Birliği’ni (DER-KAB) kurmuş, 18 hektarlık bir alana ihtiyaç duyan Katı Atık Bertaraf Tesisi Projesi’nin ihalesini yaparak alan belirleme çalışmaları için resmi makamlara başvurmuş ve 2014 yılında İl mahalli çevre kurulunca Sütlüce köyü yakınlarında bulunan Kemer mezrasındaki arazi, proje için tahsis edilmişti. Ancak bölgede ikamet eden köylüler, tesisin konumlanacağı alanda 55 bin ağacın kesileceğini, doğanın tahrip edileceğini, tarım ve hayvancılığın yok olacağını ve kutsal mekanlarının çöp altında kalacağını öne sürerek, Dersim Belediyesi’ne karşı protestolarını sürdürüyorlar.
HDP BAŞLATTI, MAÇOĞLU YÖNETİMİ SÜRDÜRDÜ VE BİRÇOK KURUM DESTEK VERDİ
HDP’li belediye zamanında temelleri atılan proje, Mehmet Fatih Maçoğlu yönetimi tarafından da sürdürüldü. Yer seçiminin bilimsel ve yasal kriterlere uygun olduğunu, projenin tüm yükümlülüklerinin yerine getirildiğini, uzmanlar ve bağımsız kuruluşlarca defalarca onaylandığını, projenin iptalinin önümüzdeki en az 20 yılda Dersim’in çöp sorununu artarak büyüteceği anlamına geleceğini savunan Belediye yönetimi ise proje kapsamında sadece 4 bin ağacın kesileceğini belirterek projeden vazgeçilemeyeceğini ifade etmişti.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, İl Mahalli Çevre Kurulu (DSİ, İl Tarım Müd., Sağlık İl Müd.), Orman Bölge Müdürlüğü, Milli Parklar Müdürlüğü, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, TMMOB Tunceli İl Koordinasyonu, Avrupa Birliği Delegasyonu ve alanında uzman kişilerden oluşan bağımsız uzman heyeti de yer seçimi ve projeye onay veren kurumlar arasında bulunuyor.
KÖYLÜLER BÖLGEYE GELEN FİRMA YETKİLİLERİNİ KOVDULAR
Ancak tüm bu açıklamalara ve iki tarafı uzlaştırmak için yapılan toplantılara rağmen ikna olmayan ve protestolarını sürdüren köylüler, katı atık tesisiyle ilgili bölgeye yüklenici firmanın geleceğini öğrendiklerinde, bölgeye gidiş yollarını arabalarla ve taşlarla kapatarak firma yetkilerini kapattıkları alandan geri çevirdiler. Köylerine ‘katı atık tesisi’ istemeyen köylüler, firma yetkililerini uzaklaştırdıktan sonra nöbet başlattılar.
“BUNDAN SONRA BURADA GÜNLÜK NÖBET TUTACAĞIZ”
Bölgede katı atık tesisi yaptırmamak için nöbet tutacaklarını belirten köylülerden Süleyman Özmen, ”Bugün haber aldık, dediler ki firma yetkilileri alandalar. Biz alana geldik, baktık ki firmacılar orda. Kendilerine durumu anlattık. Biz burayı almışız, burayı yapacağız ve kesinlikle burayı asker çağıracağız dediler. Biz de dedik asker çağırın bekliyoruz. Asker çağırdılar. Asker bunlara geri döndü, dedi ki alanı terk edin. Alana asker gelmediği için alanı terk ettiler. Biz dedik ki gidin belediyeyi, belediye başkanını çağırın. Bu işin muhatabı onlardır. Onlar da onları aradılar. Hiç kimse cevap vermedi. Hiç kimse de muhatap olmadı. Biz bundan sonra burada günlük nöbet tutacağız.
“BURANIN İKİNCİ BİR İLİÇ OLMASINI İSTEMİYORUZ”
“Ne pahasına olursa olsun hangi parti ya da kim bu projeyi savunursa savunsun, bizim hiç umurumuzda değil” diyen Özmen, “Biz tamamıyla ideoloji üstüyüz. Tamamıyla parti dışı bir durum. Biz yaşam alanımıza sahip çıkıyoruz başka bir şey yok. Biz buranın ikinci bir İliç olmasını kesinlikle istemiyoruz ve kesinlikle bu projeyi istemiyoruz. Bizim için en önemlisi burası bizim tarih hafızamızdır. Burada yatan insanlarımız vardır. Burası bizim ziyaret yerlerimizdir. Bizim inanç yerimizdir. Sultan Paşa var. Aşağıda Kara Haydar var. Bakın burada bilirkişi 9 tane endemik bitki tespit etti. Hollanda’da 6 tane var. Burası kentin su havzasıdır. Burada 54 bin ağaç kesilecek” değerlendirmesinde bulundu.
“BU PROJENİN YAPILMAMASI İÇİN CANIMIZI VERİRİZ”
Projeye itirazlarını sürdüren köylülerden Süleyman Özmen, şunları kaydetti:
“Tesis yapılırsa hayvancılık ve tarım tamamıyla son bulacak. Köylülerin yaşam alanları tamamıyla elinden alınacak. Yani bir sürü şeyi bir araya getirdiğimiz zaman biz bu projenin topluma ve çevreye zararlı olduğunu ve biz bu projenin, bir nevi Dersim’de maden yollarını açmak için ortaya sürülen bir proje olduğuna inanıyoruz. Şimdi bunlar bizi aşarlarsa yarın da Kırmızıdağ’ın öbür tarafında maden çalışmalarını başlatacaklar. Ne pahasına olursa olsun istemiyoruz. Başında söyledim. Bir daha söyleyeyim. Bizim için ideolojinin hiçbir değeri yok. Partinin hiçbir değeri yok. Biz kendi doğamıza sahip çıkıyoruz. Yaşam alanımıza sahip çıkıyoruz. Dersim’e sahip çıkıyoruz. Dersim’in geleceğine sahip çıkıyoruz. Bugünden sonra kendi kulübelerimizi buraya yapacağız ve içinde bekleyeceğiz. Projeyi uygulamak ve savunmak isteyen kişiler buyursun gelsin. Biz burada bekliyoruz, bu projenin yapılmaması için canımızı veririz.”
Eyüp HANOĞLU/DERSİM
Yoruma kapalı.