PİRHA-AABF İnanç Kurulu Hızır ayı dolayısıyla yaptığı açıklamada, farklı coğrafyalarda Hızır adına adanmış çokça ritüeller olduğuna vurgu yaparak zor koşullar içerisinde bulunanlara yardım elinin uzatılarak bir nebze de olsa ihtiyaçlarını gidermenin, sıkıntılarını hafifletmenin en ulvi görev olduğunu belirtti.
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) bünyesinde hizmet yürüten AABF İnanç Kurulu, Alevi toplumunun içerisinde bulunduğu Hızır ayına ilişkin açıklama yaptı.
Oruç, cem, kurban, lokma, niyaz gibi ritüellerle aslında halkın birlik bağının sağlanarak rızada buluşulduğuna vurgu yapılan açıklamada, Hızır ayının toplumsal sese döndüğüne değinildi.
Alevi inancında Hızır’ın ikrar-itikatın, iman ve sadakatin mihenk taşı olduğuna vurgu yapılan açıklama devamında Hızır aylarında hanelerde çerağ uyandırılması çağrısı yapıldı.
“HIZIR ADINA ADANMIŞ ÇOKÇA RİTÜEL VAR”
AABF İnanç Kurulu’nun açıklaması şöyle:
Alevi inancında Hızır, umudun, kimsesizliğin simgesidir. Hızır ermiştir, Veli dir, kurtarıcıdır. Zorda, darda kalan canın yardımcısıdır. Yolda kalanların rehberidir. Hızır inancının, inanış dünyasında var ettiği sosyal olgu, olabilirlik, ümidin ve beklentilerin adıdır. Hızır, yoksul ve garbin, kimsesiz yetimin çığlığıdır. Türkiye’de Hidir-Ellez Bayramı, Kazakistan’da Nevruz Bayramı ve Azerbaycan’da Hızır Nebi Bayramı gibi törenlerin asıl objesi ve başlangıç noktası Hızır’dır.
Aleviler arasında Hızır adına adanmış, Hızır orucu, Hızır cemi, Hızır kurbanı, Hızır lokması, Hızır kavutu, Hızır niyazı, Hızır dilekleri, Hızır ziyaretler, Hızır semahı vb.ritüel, inanış ve uygulamaları ile Hızır adına adanmış kutsal gün ve ay vardır. Bu durum doğrudan, (Hakk’ı Allah’ı, Tanrıyı) işaret eder. Bu da Hakk’ın her varlıkta tecelli ettiği (Vahdet-i mevcut) düşüncesinin bir yansıması olarak görülür.
“HAKK HIZIR VE ALİ TEZAHÜRÜDÜR”
Aşık Daimi’nin “Hakkın varlık deryasıyım, mademki bir insanım” bakışı, tabiki Tanrı’nın özellikle insanda tecelli ettiği (vahdet-i vücut) düşüncesinin sonucudur. Alevilerde Hızır, inancın üç ana ögesini ortaya koyar. Zaman içerisinde, bunlar yer değişimi gösterir. Bir diğerinin yerine geçebilir. Burada Hakk, Ali ve Hızır aracılığı ve inancıyla bilinç alanına yerleştirilir Hızır ve Ali ismine hayatın her alanında yer verilir. Burada Hakk’ın Hızır ve Ali şeklinde tezahürüdür. Bin bir adı vardır. Pir Sultan Abdal’ın “Bin bir adı var bir adı Hızır, Her nerde çağırsan orada hazır” sözü bunun ifade edilir biçimidir. İnanışta Hızır, Hakk’ın evrende insan sıfatında yansımasıdır. Gittiği her yerde mutluluk, sağlık, bolluk verirken, zor durumda kalanların yardımına koşarak insanların dileklerini yerine getirir.
“ORUÇLAR, NİYAZLAR KABUL OLA”
Kalbi temiz, iyilik sever insanlara daima yardım eden, dertlere derman olan, hastalara şifa veren ve bitkilerin yeşermesine ve yaşamasına vesile olan da yine Hızır’dır Bazı yazımlarda, 15 Ocak ile 15 Şubat arası döneme Hızır ayı denilir. Halk dilinde ve şekilde Oruç tutulur. Oruçlar kimi süreklerde 3 gün, kimi takviminde zemheri ve gücük ayı içindedir. Bu dönem içinde sonu perşembeye gelecek süreklerde ise 7 gün olarak tutulur. AABF için de Şubat ayının ikinci haftası Salı günü başlaması kararı alınmıştır. Bunun Üzerine olgunlaştırma çalışması AABF inanç kurulu tarafından yapılacaktır. Oruç, cem, kurban, lokma, niyaz gibi ritüellerle aslında halkın birlik halı sağlanmış ve rızada buluşulmuş olur. Bireysel ses toplumsal sese, çoğunluğun sesine döner. Bunu da bizler Hızır Bayramı vurgusu yapıp, eyleme dönüştürebiliriz. Hızır Aşkına tutulan oruçlar, edilen niyazlar kabul ola.”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.