PİRHA- Meclis’ten geçirilen torba yasaya, dedelere maaş verilmek istenmesine ilişkin konuşan HBVAKV Köyceğiz Yönetim Kurulu Üyesi Durali Yılmaz, “Alevilik hem inanç hem de içerisinde bir kültürü barındırır. Bunu kabul etmek zorundalar” dedi. Yılmaz ayrıca ekledi: Dedeler hiçbir zaman ücret almaz, camideki hocalar gibi kadrolu elemanlar değildir. Maaşı kabul eden dedeler, iş birlikçilerdir.
Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV) Köyceğiz Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Durali Yılmaz Meclis’ten geçirilen torba yasaya, dedelere maaş verilmesi konusuna ve Aleviliğin kültür mü inanç mı olduğu meselesine ilişkin konuştu.
“ALEVİLİK HEM İNANÇ HEM DE İÇERİSİNDE BİR KÜLTÜRÜ BARINDIRIR”
Bu tür politikaların asimilasyon amaçlı olduğunu kaydeden Yılmaz, bu sürecin Osmanlı’dan bugüne geldiğini belirtti. Devletin kendiyle çeliştiğini de kaydeden Yılmaz, şunları belirtti:
“Alevilerin Müslüman olmadıklarını söylüyorlar, doğrudur. O zaman Aleviler Müslüman değilse Alevilik ayrı bir inanç demektir. Alevilik bir inanıştır, sadece bir kültür değildir. Dolayısıyla bunlar bunu bildikleri için Aleviliği sadece kültüre sığdırmak istiyorlar. Diğer taraftan da Aleviler Müslüman değil diye kendi kendilerine çelişkiye düşüyorlar. Biz Müslüman değiliz bizim inancımız Alevi inancı. Dolayısıyla Alevilik hem inanç hem de içerisinde aynı zamanda bir kültürü barındırır. Bunu kabul etmek zorundalar. Biz bunu Osmanlı’da da Osmanlıdan sonra da, Türkiye Cumhuriyeti’nde de ifade ettik. Her zaman baskıyla, zulümle bizi sürekli sindirmeye çalıştılar. Dağda, bayırda, köylerimizde, obalarda biz bu inancımızı her daim sürdürdük, sürdüreceğiz de.”
“ALEVİLİĞİ KÜLTÜR BAKANLIĞI’NA BAĞLAYARAK İNANCIMIZI YOK SAYIYORLAR”
Cemevlerinin Alevilerin ibadethanesi olduğunu vurgulayarak sözlerine devam eden Yılmaz, “İbadetlerimizle birlikte kültürümüzü de sürdürüyoruz. Devletin bakış açısını biliyoruz. Bu bakış açısı değişmiyor, değişmeyecek de. Şu anki mevcut hükümet bizim inancımızı yine aynı şekilde yok sayıyor. Bizi Kültür Bakanlığı’na bağlayarak Aleviliği bir kültüre sığdırmak istiyor. Biz devlete vergimizi veriyoruz. Bu ülkede bulunan en az diğer inançlar ve Sünniler kadar biz de devletin hak ve hukukundan yararlanmak zorundayız. Alevilerin belirleyeceği dedelerimizi, babalarımızı da bu işin içine katarak inancımızı karşılıklı görüşerek bunu bir yasa olarak getirselerdi biz bunu daha farklı bir şekilde değerlendirip belki de evet diyecektik. Bu torba yasada inancımızı sadece kültüre indirgeyerek, oldu bittiye getirip bizi asimile ederek, birilerinin yanına sıkıştırmasını kabul etmiyoruz. Bundan dolayı da kesinlikle çıkan torba yasaya karşıyız” diye konuştu.
“İBADET İNSANIN KENDİ İÇSEL SORUNUDUR”
Aleviler olarak seslerini daha çok çıkaracaklarını ve her alanda inançlarını savunacaklarını vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:
“Dedelere maaş konusu zaten projenin bir parçası. Kendi kontrolü altına aldıkları dedelerimizi işbirlikçi etmek istiyorlar. Çünkü dedelerin bu inancın dışında kendi bireysel çıkarlarını göz önüne aldıklarında bizlerin sırtına basarak kendilerini bir yerlere getirip, birtakım şeylerden nemalanacaklarını düşünüyorlar. Bizler bir taraftan Diyanet kalksın diyoruz. Türkiye’nin en büyük bütçesi Diyanet’e ayrılıyor. Hiçbir ekonomik artı değer yaratmayan imamlara aktarılmasını kabul etmiyoruz. İbadet tamamen insanın kendi içsel sorunudur ve biz Alevilerde de yıllarca bu böyle sürmüştür. Dedeler hiçbir zaman ücret almaz, camideki hocalar gibi kadrolu elemanlar değildir. Gönüllü ve rıza ile yapılan bir ibadet ve emektir. Bizi asimile ederek kendilerine katacaklarını zannediyorlar ama çok büyük bir hayal kırıklığına uğrayacaklar. Bunları kabul eden dedeler, iş birlikçilerdir ve biz bunları düşkün olarak kabul ediyoruz.”
Cebrail ARSLAN/MUĞLA
Yoruma kapalı.