PİRHA-HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, Dersim’de tarikat yapılanmalarıyla ilgili PİRHA’ya konuştu. Önlü, “Ajanlar ve itirafçılarla sonuç alamayanlar, uyuşturucu, fuhuş ve kirli ticaret ilişkileriyle Dersim’de tarikatların oluşmasına zemin oluşturdular, şimdi ise devlet kurumlarında ve üniversitelerde kurumsallaşmaktadırlar” dedi. Önlü, bu yapılanamların yeni kışkırtma politikaları olduğunu söyledi.
Dersim Araştırmaları Merkezi’nin (DAM) Dersim genelinde tarikatların örgütlenmesine dair araştırmasının yankısı sürüyor.
HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, Dersim kimliğini, inancını, kültürünü korumak amacıyla kurulmak istenen vakıflara izin dahi verilmezken, Dersim ismi yasaklanırken diğer taraftan cemaat ve tarikatlara alan açılması bu politikaların nasıl da organize yürütüldüğünü açıkça gösterdiğini belirtti.
“DERSİM HALKININ İNANCI ÜZERİNDEKİ ASİMİLASYON POLİTİKALARI ARTMAKTADIR”
Dersim’de uzun zamandır ‘Huzur Şehri’ adı altında her türlü kirli ilişkilerin yürütüldüğünü söyleyen Alican Önlü, “Taciz ve cinsel istismar olaylarının gerçekleştirildiği, esnaf görünümlü uyuşturucu ve fuhuş çetelerinin, ajanların ve itirafçıların kol gezdiği bir kente dönüştürülmek istenmektedir. Bir bütün olarak yürütülen bu özel savaş politikalarının kapsamı her geçen gün genişletilmekte ve Dersim halkının inancı, dili ve kimliği üzerindeki baskı ve asimilasyon politikaları artmaktadır. Son olarak Dersim Araştırmaları Merkezi’nin yaptığı saha çalışmasında ortaya çıkan sonuçlar bu politikaların kapsamını ve derinliğini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Yapılan saha çalışmasında Dersim’de birçok tarikatın dernek ve vakıf adı altında örgütlendikleri ve faaliyetler yürüttükleri açıkça ortaya çıkmıştır. Ajanlar ve itirafçılarla sonuç alamayanlar, uyuşturucu, fuhuş ve kirli ticaret ilişkileriyle Dersim’de tarikatların oluşmasına önce zemin oluşturmuş, şimdi ise bu zemin üzerinden devlet kurumlarında ve üniversitelerde kurumsallaşmaktadırlar. Dersim’de bulunan devlet kurumları başta olmak üzere birçok dernek, vakıf ve yardım kuruluşu cemaat ve tarikatlar tarafından yönetilmektedir. Dersim Araştırmaları Merkezi’nin yaptığı saha araştırmasında özellikle Süleymancıların ve Menzilcilerin Munzur Üniversitesi’nde kadrolaştığı ve örgütlendiği ortaya çıkmıştır” dedi.
MUNZUR ÜNİVERSİTESİ TARİKAT İLİŞKİSİ
Kadın öğrencilere yönelik cinsel istismar, taciz, şiddet ve fuhuşla gündeme gelen Munzur Üniversitesi’nin şimdi de tarikatlarla olan ilişkisinin teşhir edildiğini söyleyen Alican Önlü şunları kaydetti:
“Net bir biçimde görülmektedir ki, bu kurumun asli amacı Dersim ve Kürdistan gençlerini kimliksizleştirmek ve yozlaştırmaktır. Geçmişte öğrenci konseyi başkanlığını yapmış bir şahıs da ilk kayyum döneminde bizzat vali tarafından önce ajanlaştırılmış ve daha sonra da yardım adı altında faaliyet gösteren kurumlarda görevlendirilmiştir. Dersim’e karşı yürütülen özel savaş politikaları tarikat yapılanmalarıyla da sınırlı kalmamaktadır. Üniversite, özel okullar, dershaneler, hastaneler ve karakollar adeta bu politikaların uygulayıcı merkezleri durumundadır. Cemevlerinden, kentteki işletmelere kadar derin bir yapılanmayla karşı karşıyayız.”
“DERSİM COĞRAFYASI ÜZERİNDE YENİ KIŞKIRTMA POLİTİKALARI DENENMEKTEDİR”
HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, “Caddeleri, sokakları ırkçı sembollerle donatılan, sokaklarına katillerin isimleri verilen, inanç yerleri bombalanan, doğası maden ocaklarıyla talan edilen, ormanları yakılan Dersim coğrafyası üzerinde son dönemlerde yeni kışkırtma politikaları da denenmektedir” dedi.
“KARAKOLLARDAN VE POLİS LOJMANLARINDAN MEGAFONLA EZAN OKUTULUYOR”
Hemen hemen her gün Dersim’in ilçelerinde ve köylerinde bulunan karakollardan ve polis lojmanlarından megafonla ezan okutulduğunu söyleyen Önlü, “Alevi köylerine cami yapma projesi tutmayınca bu kez de megafonlarla ezan okutma politikaları yürürlüğe konmuştur. Bu kirli politikalarla aynı zamanda ezana da büyük bir saygısızlık yapılmaktadır. Ezanın okunacağı yer de zaman da bellidir. Bunu bir asimilasyon aracına dönüştürmek bir dine yapılacak en büyük saygısızlıklardan biridir. Yüzlerce yıldır teslim alınmaya çalışılan Dersim kültürünü ancak birlikte mücadele ederek yaşatabiliriz. Dersim’in kurumlarını, aydınlarını, sanatçılarını ve Dersim dostlarını bu mücadeleye omuz vermeye ve dayanışmaya davet ediyoruz” diye konuştu.
Cihan BERK/PİRHA
Yoruma kapalı.