PİRHA- Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Edremit Şubesi’nde hizmet yürüten kadınlar, Alevi örgütlenmesi içerisinde hem başkanlık düzeyinde hem de yönetim ve yapılarda kadının neredeyse yok denecek az olmasını eleştirerek, örgütlenmede Alevi kadınların görev alması çağrısında bulundular.
Haberin videosu
“Bir türlü mutfaktan çıkamıyoruz. Lokmanın pişirilmesinden eylemlere ve alanlara kadar gönüllü olarak varız. Biz son kapının son mandalı olmamalıyız” eleştirisinde bulunan kadınlar, Alevi kadınların öz örgütlülüğü ile kurumlarda görünür olması gerektiğine vurgu yaptı.
Alevi örgütlülüğü ve kurumlarında kadın emeğinin karşılık bulmakta eksik kaldığına dikkat çeken kadınlar, “Erkeğin yaptığı işi kadın da yapıyor. Peki neden bir kadın başkan olmasın? ” diye sordu.
“KURUMLARIN SADECE MUTFAĞINDAYIZ”
“Maalesef bu kurumların sadece mutfağındayız” diyen Sebahat Soysal, lokma yapımından eylemlere kadar gönüllü olarak çalıştıklarına vurgu yaparak, şunları kaydetti:
“Önce kendimizi eleştireceğim. Çünkü onları yetiştiren de bizleriz. Ama kadınlar olarak arka planda kalıyoruz. Biz olmasak da hiç bir şey olmaz. Her türlü yardıma koşan emekçiler biziz. Gönül veren biziz. Erkekler tarafından şiddete maruz kalanlar da biziz. Buna çevre baskısı da dahil. Onları bizlere hakaret etsin diye büyütmüyoruz. Maalesef bu kurumların sadece mutfağındayız. Keşke ön planda olsak. Cesaretimiz yok her halde. Nasıl olsa onlar yapıyor, diyerek kendimizi arka planda bırakıyoruz. Her yerde var isek ön planda da olmalıyız. Bizler lokma yapımından tutalım eylemlere kadar gönüllüyüz. Ama biz arka plandan hallederiz diye kolaya kaçıyoruz. Güçlü ve cesaretli olmalıyız. Şimdi çocuklarımızı öyle yetiştiriyoruz. Okumalı, erkeğe boyun eğmemeli.”
“NEDEN BİR KADIN BAŞKAN OLMASIN?”
2009 yılından Alevi kurumları içerisinde görev alan Necmiye Simliova, genel olarak eleştirilerin kadınlar olarak kendilerine olduğunu ifade ederek, “Bizler neden başkanlık yapmayalım peki?” sorusunu yöneltti. Bu sorunların aşılmasında kadın örgütlülüğünün temel ihtiyaç olduğunun altını çizen Simliova şöyle konuştu:
“2008’de gelip buraya yerleştik. Derneğimizin açıldığından itibaren aktif görev alıyoruz. Belki yönetimlerde olmadık çok fazla ama sürekli kurumlardayız. Bizim erkeklerimiz bizleri o kadar dışlamıyorlar. Kadınlar olarak geçmişten aldığımız bir takım ezilmişlik ve geri planda kalma durumu var. Erkekleri değil, aslında kendimizi eleştiriyoruz. Kendi gücümüzü ortaya çıkarmak zorundayız. Biz hep onların yanındayız hatta daha öndeyiz. Daha ince detayları düşünen pozisyondayız. Birçok kararı ortaklaşarak alıyoruz. Ama şimdiye kadar hiç öne çıkamamışız. Neden bir kadın başkan olmamalı? Birlikten güç doğar. Hiçbir zaman arka planda olmasınlar. Neden bir kadın başkan olmasın? Şu an Güre Cemevi’nin başkanı çok sevdiğimiz bir kadın. Güzel şeyler yaptığına da inanıyoruz. Bizler neden yapmayalım peki? Yapabiliriz ister isek. Bu da kadının örgütlüğünden geçiyor.”
“SON KAPININ SON MANDALI OLMAMALIYIZ”
“Biz son kapının son mandalı olmamalıyız” ifadelerini kullanan Besime Diyaroğlu ise kadınların örgütlenme alanında daha verimli olduğuna işaret etti. Kadının olduğu alanlarda emeğin çok fazla olduğuna dikkat çeken Diyaroğlu, Alevi örgütlenmesinde kadın ve özellikle de gençliğin eksik kalmasının yol için düşündürücü olduğunu sözlerine ekleyerek, şöyle konuştu:
“1964’te Dersim’den çıkıp İstanbul’a yerleştik. Kendi kültürümüzden biraz uzaklaştık. Ama kültürümüzden ve geleneklerimizden mahrum kalmayı asla düşünemedik. Biz bu inancı hep gizli tutuyorduk. Artık her şeyimiz açık alanlarda ve meydanlarda. Kadınlar olarak hep erkekleri ön plana itiyoruz. Biz son kapının son mandalı olmamalıyız. Mutfaktan da çıkamıyoruz. Bu konuda daha çok donanımlı değiliz. Çıkacaksın ve sen alacaksın. Kadının olduğu yerde barış, birlik ve bütünlük var. Daha güzel şeyler işleniyor. Kadını bu anlamda daha verimli görüyorum. Daha çok emek var. Erkeğin yaptığı işi kadın da yapıyor ve o işi götürüyor. Bin bir çeşit topluluğuz. Gençler yok içimizde. Bizden sonra kimler yürütecek ya da kayıp mı olacak diye düşünüyorum. Gönlüm bütün kurumlarımızda Alevi kadınların ön planda olmasıdır.”
“ALEVİ KADINLAR YÖNETİMLERE GELSİN”
PSAKD Edremit Şubesi’nin saymanlığını yürüten Zeynep Sarıkaya ise Alevi kurumlarında kadının öne çıkmasını gerekliliğine vurgu yaptı. Kadınlar olarak bütün işlerde ortaklaşa çalıştıklarını değinen Sarıkaya, Alevi kadınlara yönetimlere görev alma çağrısında bulundu. Sarıkaya şunları ifade etti:
“Emekli olduktan sonra gelip buraya yerleştim. Bu kurum açıldı ve oraya üye oldum. 2017’de yönetime girdim. Görev dağılımında bana saymanlığı verdiler. İlkokul mezunuyum ve nasıl yapacağım diye şaşırdım. 7 kişilik yönetim çok bir şey yapamaz belki ama arkamızda bir kitle var. Kadınlar kale gibi. Her şeyi anında ve ortaklaşa yapıyoruz. Ne kadar büyür, çoğalır isek o kadar iyi bizler için. Alevi kadınlar yönetime gelsin. İşlerin ucundan tutsunlar. Bu kurumlar bizim. Artık ezilmeyelim. Biz kadınlar öne çıkalım. Başaracağımıza inanıyorum. İstenirse her şey oluyor.”
Ersin ÖZGÜL/EDREMİT
Yoruma kapalı.