PİRHA- İHD Malatya Şubesi, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’yle ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, Türkiye’de çocuk hakları konusunda etkili bir yasal mevzuat oluşturulmadığı vurgulandı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Malatya Şubesi 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’yle ilgili açıklama yayımladı. Açıklamayı İHD Malatya Şube Başkanı Gönül Öztürkoğlu okudu.
Açıklamadan satır başları şöyle:
“Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin imzalanmasından sonra Türkiye’de çocuk haklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda etkili ve bütünlüklü bir yasal mevzuat oluşturulamamıştır. Çocuk haklarının korunması ve geliştirilmesinin önündeki engel ve sorunlar önemli oranda tespit edilmekle birlikte çözümler genellikle palyatif, aktüel ve sadece resmi birimlere intikal etmiş olaylarda yapılacak iş ve işlemlerle sınırlı kalmıştır. Çocuklarla ilgili riskleri önceden tespit edecek ve riskleri önleyecek mekanizmalar ve politikalar henüz oluşturulamamıştır.”
Anayasa dâhil yasal mevzuatlarda çocuklarla ilgili düzenlemelerin dağınık halde yer aldığının belirtildiği açıklamada, “Çocuk Haklarını düzenleyen bütünlüklü bir ‘Çocuk Hakları Temel Yasası’ çıkarılarak mevzuat karmaşası en kısa sürede giderilmelidir.” denildi.
Açıklamada, adli makamlara suç mağduru olarak giden 137 bin 482 çocuğun çocuklarla ilgili istatistiklere de yer verildi. Buna göre, çocukların yüzde 59.1’i yaralama, yüzde 13.5’i cinsel, yüzde 6.8’i “aile düzenine” karşı, yüzde 3.8’i tehdit, yüzde 3.7’si hırsızlık, yüzde 3.1’i ise kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mağdur oldu.
Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü istatistiklerine yer verilen açıklamada şöyle denildi:
“2017 yılı adli istatistikler raporunda açılan ve karara bağlanan davalardan ‘Cinsel Dokunulmazlığa Karşı İşlenen Suçlar’ başlığında sunulan 35896 davanın 16348 tanesi “Çocukların Cinsel İstismarı’ konulu davalardan oluşmaktadır.”
Açıklamada Suriye’deki savaşın çocuklar üzerinde ciddi olumsuz etkiler yarattığı belirtilerek, “Çoğu Suriyeli olan 1.7 milyon çocuktan 2018-2019 öğrenim yılı başlangıcında okula kayıtlı olan 616 bin çocuğa karşı, yaklaşık 430 bin çocuk hala okul dışındadır.” ifadeleri kullanıldı.
Türkiye’nin mültecilerle ilgili hakları düzenleyen Cenevre Sözleşmelerini imzalaması gerektiğinin vurgulandığı açıklamada, “Geldikleri ülke ve coğrafyaya göre statü verme çifte standardına son vermelidir.” denildi.
Açıklamada, “İnsan Hakları Derneği Olarak Çocukların Bugün Karşı karşıya Kaldığı Olumsuz Tablonun Değişebileceğine İnanıyoruz” denilerek şu talepler sıralandı:
- Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde çocuk haklarını koruyup gözetecek “Çocuk Hakları İhtisas Komisyonu” kurulmalıdır
- Çocuklarla ilgili verilerin hak temelli ve derli toplu olarak tutulacağı Ulusal Veri Tabanı oluşturulmalıdır
- Çocuk İşçiliği ile etkin mücadele kararlılığı yasal olarak ortaya konulmalı ve denetimlerle süreç yakından izlenmelidir
- Çocukları olan kadın tutuklu ve hükümlülerin cezaları ya seçenek yaptırımlara çevrilmeli ya da adli kontrol şartıyla evlerinde cezalarının infaz edilmesi için çalışma başlatılmalıdır.
- Çocuk Hakları alanında alınan tedbirlerin uygulanması ve ilerlemenin raporlanması hususunda Çocuk Hakları ve İnsan Hakları örgütleriyle iş birliği içinde çalışma mekanizmaları kurulmalıdır
- Çocuğun eğitim ve öğretim hakkı uyarınca ilköğretim zorunlu ve parasız olmalı, farklı etnik grupların çocuklarına anadilinde eğitim öğretim hakkı tanınmalı, farklı inanç gruplarına zorunlu din dersi dayatmasına son verilmelidir
Yoruma kapalı.