PİRHA- Sivas Divriği’ne bağlı Mursal’da yapılmak istenen altın madeni aramalarına karşı Divriği Kültür Derneği öncülüğünde köy dernekleri 29 Ekim’de Mursal’da yürüyüş yapacak. Divriği Kültür Derneği Başkanı Cafer Yıldız, “Karadenizli kadınların direncini, diğer bölgelerde çevre katliamına karşı halkın gösterdiği direnci bizler de göstermek zorundayız” dedi.
Maden Tetkik Arama Müdürlüğü, İl Tarım Müdürlüğü’yle sözleşme imzalayarak Sivas’ın Divriği İlçesi’ne bağlı Mursal Köyü’ndeki 23 dekarlık mera alanında polimetal (çoklu metal) rezervi aramak için sondaj çalışması kararı başlattı.
27 Temmuz günü alınan karar sonrası bölgeye giden Maden Tetkik Arama (MTA) görevlileri, köylülerin direnişiyle karşılaştı. Sondaj çalışması için gelen ekipleri köylerine sokmamak için günlerce nöbet tutan köylüler STK’ların desteğiyle yürütmenin durdurulması için Sivas İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Köylülerin karşı çıkmasına rağmen MTA ekipleri, 3 Eylül günü sabaha karşı jandarma ekipleriyle bölgeye giderek sondaj çalışmalarına başladı.
Divriği Kültür Derneği üyeleri ile köy dernekleri çalışmaların başladığından bugüne çeşitli eylem ve etkinlikler gerçekleştirmişti. 29 Ekim’de de Divriği Mursal’da yürüyüş gerçekleştireceklerini söyleyen Divriği Kültür Derneği Başkanı Cafer Yıldız, “Karadenizli kadınların direncini, diğer bölgelerde çevre katliamına karşı halkın gösterdiği direnci bizler de göstermek zorundayız” ifadelerini kullandı.
DİVRİĞİ’DEKİ MADEN SAHALARINDA 4 BİN YILLIK TARİH
Yıldız, “Bu bizim bölgemiz için yeni bir durum. Ama yakın bölgemizde zaten halihazırda İliç Çöplerde, Kangal Bakırtepe’de altın madeni işletiliyor. Ve onların yan etkilerini de yerinde inceleyerek gördük. Bölgede yaşayan insanlarla konuştuk. Doğalarına, sularına, gıdalarına nasıl zarar verdiği öğrendik. Aynı sonuçta yüzleşmemek adına bizlerde bu altın madeninin çıkartılmasına karşıyız” dedi.
Sadece bu sebepten dolayı da değil. Yıldız, 4 bin yıla yakın bir tarihi geçmişi olan Divriği’de altın madeni işletildiğinde bu mirası kaybetmekten korktuklarını söyledi.
Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü:
“Asurlular, Bizanslılar, Memlüklüler gibi birçok medeniyet gelmiş, Divriği’de gelmiş konmuş gitmiş. Çeşitli saldırılara uğramış, yakılmış yeniden yapılmış. Ve Selçuklular oraya Divriği’ye çok değerli eserler bırakmışlardı. Gün yüzüne çıkmamış daha birçok değerimiz bu altın madeni aramalarında yok olabilir.”
DİVRİĞİ’NİN İÇME VE SULAMA SUYU BU BÖLGEDEN SAĞLANIYOR
Yıldız, ayrıca altın madeni aranmak istenilen yerin Divriği’nin hem sulama suyunu hem de içme suyunu karşılayan bir bölge olduğuna dikkat çekti.
Yıldız, “Vadide aşağı yukarı 20’e yakın köy bu yaşam kaynağından besleniyor. Divriği’nin tamamının içme suyu buradan geliyor. Bu içme suyu projesi Cumhurbaşkanı’nın seçimlerden sonra açıkladığı 100 günlük eylem planı çerçevesinde Divriği’nin içme suyunu da devreye alacağız dediği projedir. Bu altın madeni işletmeye alındığında bu kaynak artık içme suyu değil kullanma suyu dahi üretemeyecek. Dolayısıyla kendi elleriyle yaptıkları bu projeyi çöpe atıyorlar.” ifadelerini kullandı.
MADENE KARŞI EYLEMLER DÜZENLENDİ
Yıldız, tüm bu nedenlerden dolayı Temmuz ayından bu yana maden aranması amacıyla sondaj çalışmalarına başlatılmasına tepki olarak yaptıkları eylem ve etkinliklerden bahsetti:
“25 Temmuz’da MTA bölgeye girmek istediğinde Divriği halkının bir direnciyle karşılaştı. Avukat, yapmak istedikleri ile evrakların uyuşmadığını fark edince bir bekleme süreci oluştu.
Bunun ardından 1 Ağustos’da Divriği’ye giderek burada çalışmamasına rağmen Bakırtepe’deki altın madenini harıl harıl çalıştığını gördük. Koskocaman bir siyanür havuzu bir maden çukuru gördük. Doğadan temizlenmesi de çok mümkün olmayan bir malzeme siyanür. Bundan ciddi anlamda endişe ediyoruz.
Bunun gerçekleşmemesi için de 24 Ağustos’da Divriği’de miting, konser gerçekleştirdik. Bir basın bildirisi hazırladık. Kurban bayramıydı ve çok kalabalıktı.
İnsanlar bayramdan sonra kentlere dönünce Divriği yalnızlaşınca hani derler ya, ‘Kurt dumanlı havayı sever.’ 3 Eylül gece yarısı saat 04.00’de jandarmalar, kolluk kuvvetleri eşliğinde sondaj ekipleri Mursal köyüne girdi. Ve orada adı konulmamış bir sıkıyönetim ilan edildi. Köy yolunda insanlara çevirme uygulandı. Aynı gün Mursal köyü tüzel kişiliği Divriği Sulh Ceza Mahkemesi’ne bilirkişi talep etti. Sondaj yapılan yer uygun mu diye alanında yetkin 4 bilirkişi görevlendirildi. 5 Eylül’de sahada inceleme yapan bilirkişilerin raporları gelmeden çalışmalar devam etti. Bunun üzerine biz çalışmaların devam etmesi üzerine 5 Eylül’de İstanbul’da bir basın açıklaması yaptık.”
29 EKİM’DE MURSAL’DA YÜRÜYÜŞ
Şu anki süreçte sondaj çalışmalarının hala devam ettiğini hatırlatan Yıldız, “Bu madenin ne Divriği’ye ne ülkemize hiçbir faydası olmadığı inancındayız. Aksi takdirde biz bundan gerçekten rahatsızlık duymayız. Çünkü Divriği aynı zamanda memleketin demir ihtiyacının yüzde 70’e yakın kısmını uzun yıllar boyunca karşılamış. Bağrındaki demiri sunmuştur bu ülkeye” ifadelerini kullandı.
“Ama altın hiç kimseye lazım değil. Yeterli miktarda dünya yüzeyinde var. Bu sadece uluslararası sömürge madencilerinin Londra’daki güçlerini pekiştirmek için kullandıkları bir meta. Bizim yaşam alanımızı ortadan kaldırmak pahasına bu madencilik faaliyetinin yürütülmesine asla razı değiliz” diyen Yıldız, tüm bu nedenlerden dolayı köy dernekleri ve Divriği Kültür Derneği olarak 29 Ekim’de Mursal’da yürüyüş gerçekleştireceklerini söyledi.
ÇEVRE KATLİAMINA KARŞI DUYARLILIK ÇAĞRISI
Bu çerçevede Cumartesi günü İstanbul’dan hareket ederek Divriği’ye gideceklerini söyleyen Yıldız, Divriği’de yapılacak kısa bir yürüyüşün ardından Mursal’a gidecekler. Mursal’da altın madenine karşı açıklama yapacaklarını söyleyen Yıldız, “Bütün amacımız kamuoyunun dikkatini, ilgisini Mursal’a çevirmek. Bir farkındalık yaratmak. Divriği bizim feda edebileceğimiz bir yer değil.” dedi.
Divriğililere de çağrıda bulunan Yıldız, “Biz geliyoruz. Bizi önemseyin. Memleketinizi önemseyin. Hep birlikte orada bir direnç oluşturalım. Yasal hakkımızı kullanalım. Karadenizli kadınların direncini diğer bölgelerde çevre katliamına karşı halkın gösterdiği direnci bizler de göstermek zorundayız.” ifadelerini kullandı.
Divriği’de düzenlenecek yürüyüşe Cumartesi günü İstanbul’dan arabalar kaldırılacak.
Gitmek isteyenler Divriği Kültür Derneği Genel Sekreteri Aslan Kılıç’ı (05413644607) arayarak otobüs rezervasyonlarını yaptırabilirler.
Sevim KAHRAMAN/İSTANBUL
Yoruma kapalı.