İSİG Meclisi iş cinayetleri raporunu açıkladı. Mayısta 14’ü çocuk en az 166, yılın ilk 5 ayında ise en az 754 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin paylaştığı son rapora göre mayıs ayında en az 166, 2018’in ilk 5 ayında ise en az 754 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Mayıs ayında yaşanan çocuk işçi ölümleri ise geçen 4 aydan fazla. 2018’in ilk 4 ayında 13 çocuk, sadece mayıs ayında ise 14 çocuk çalışırken öldü.
Rapora göre mayıs ayında yaşamını yitiren işçilerden 10’u kadın, 5’i 14 yaşın altında 14’ü çocuk, 6’sı ise mülteci.
Ölümler en çok tarım, inşaat, taşımacılık, konaklama, metal, belediye ve enerji iş kollarında gerçekleşti. En fazla ölüm nedeni trafik/servis kazası, ezilme/göçük ve yüksekten düşme şeklinde. Her ay bu nedenler sıralama değiştirerek ilk üç sırada yer alıyor. Bu ay zehirlenme/boğulma ile elektrik çarpması nedenli iş cinayetlerinde artış gözüküyor.
Ölenlerin sadece 2’si (yüzde 1.21) sendikalı işçi, 164 işçi ise (yüzde 98,79) sendikasız. Sendikalı işçiler kimya ve güvenlik iş kolunda çalışıyordu.
İSİG Meclisinin raporunda meslek hastalığı nedeniyle gerçekleşen bir çiftçi ölümü de yer aldı. ILO ve WHO verilerine göre 1 “iş kazası sonucu ölüm” karşılığında yaklaşık 6 “meslek hastalığı sonucu ölüm” olduğunu belirten İSİG Meclisi, “Bu durumda Türkiye’de mayıs ayında 1000’in üzerinde işçinin meslek hastalıklarından dolayı ölmüş olabileceği öngörebiliriz” dedi.
ADAYLARA ÇAĞRI
İSİG Meclisi seçimler vesilesiyle Cumhurbaşkanı adaylarına temel taleplerini ileten bir mektup yazacağını da duyurdu.
Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce, Meral Akşener, Selahattin Demirtaş, Temel Karamollaoğlu ve Doğu Perinçek’e yazılı olarak ulaştıracakları metinde şu ifadeler yer alıyor:
“OHAL/KHK uygulaması işçi haklarına karşıt bir durumdur. Son iki yıl içinde işçi sağlığı alanına da bu durum yansımış ve işçi ölümleri yüzde 10 artış göstermiştir. OHAL kaldırılmalıdır. Yani sendikasız çalışmak ölüm demektir. Sendikal örgütlenme üzerindeki baskılar sona erdirilmelidir. Grev yasaklarına son verilmelidir. Özelde veya kamuda tüm taşeronlaştırma ve kiralık işçilik uygulamalarına son verilmelidir. İş cinayetlerinin sorumlusu işverenler, bürokratlar ve siyasiler yargılanmalıdır. İşçi servisleri uygun araçlardan oluşmalı, işçilere kalacak lojman sağlanmalı ve gıda zehirlenmelerini önlenmelidir. Yine toplu taşıma, konut ve gıda fiyatları konusunda adımlar atılmalıdır. Her yıl 60-70 çocuk çalışırken yaşamını yitirmektedir. Özellikle sanayinin ucuz emek gücü ihtiyacını karşılayan 4+4+4 eğitim sistemine son verilmeli ve çocuk işçilik yasaklanmalıdır. Kadın emeği; tarımda, sanayide, hizmet sektöründe ve evde görünmez hale getirildi. Oysa her yıl 120-130 kadın çalışırken yaşamını yitiriyor. Kadını temel alan bir işçi sağlığı anlayışı tanımlanmalıdır. Türkiyeli işçilerle mülteci/göçmen işçileri karşı karşıya getiren ücret ve çalışma politikalarından vazgeçilmelidir. Yine bu noktada bölge ülkelerini savaşın içine sürükleyen politikalardan uzak durulmalıdır.”
Yoruma kapalı.