PİRHA- Şirin Aktemur kendi ifadesiyle tek kişilik türkü müzikali ‘Hasret’i anlattı. Aktemur, Hasret Gültekin’in hayatını tek kişilik türkü müzikali “Hasret”in ardından seyircide iz bırakan duyguların “Madımak katliamını hatırlamak, unutmamak, adının katliam olduğunu tanımlayabilmek, katillerin cezalandırılmaması ama kimsenin de intikam duygusu taşımaması, bugün de benzer şekilde hayatların yarım bırakılması ve hasretlik” olduğunu söylüyor.
Devlet Tiyatrolarında üç sezon boyunca seyircilerin ilgiyle takip ettiği Neşet Ertaş’ın hayatını anlatan “Neşet’den aşk” yazarı Şirin Altemur bu defa da Hasret Gültekin’in hayatını oyunlaştırarak “Ekip-iz” tiyatro grubuyla birlikte sahneye taşıdı.
Şirin Aktemur kendi ifadesiyle tek kişilik türkü müzikali ‘Hasret’i anlattı.
Birgün’den Şenay Eroğlu Aksoy, Şirin Aktemur ile söyleşi gerçekleştirdi.
Bu oyunu yazmaya karar verdiğinde ilk önce Hasret Gültekin’in eşi Yeter Gültekin’le Berlin’de uzun görüşmeler yapan Aktemur, sonrasında annesi, kardeşleri, arkadaşlarıyla görüşmeler yapıp 3 yılık bir çalışmanın ardından ‘Hasret’i sahneye taşıdı.
“25 YIL ÖNCE MADIMAK’TA OLDUĞU GİBİ”
Aktemur, Neşet Ertaş’ın hayatının ardından Hasret Gültekin’i sahneye taşıma fikrinin nasıl ortaya çıktığını şöyle anlattı:
“Bütün çalışmalar sırasında bir yandan Neşet Ertaş’ın sesi, diğer yandan oyunda Neşet Ertaş’ı oynayan ve türkülerini çalıp söyleyen sanatçımız Mert Kılıç’ın sesi günler boyu hep kulağımdaydı.
Neşet Ertaş’ın insana ve hayata bakışı ona kaynaklık eden felsefeler ve inançlarla; Mert Kılıç’ın sesinin ve bağlamasının Hasret Gültekin’i anımsatması, söylediğiniz gibi bize sessizce Hasret Gültekin’i çağırdı. Tam da o günlerde meydanlarda bombalar altında, onlarca gencin hayatı yarım bırakılırken; tıpkı 25 yıl önce Madımak’ta olduğu gibi. Davalar zamanaşımına uğradıkça ne yazık ki katliamlar birbirini tekrarlıyordu.”
29 MAYIS’TA YILMAZ GÜNEY SAHNESİ’NDE
Aktemur, oyunun ardından seyircide iz bırakan duyguları şöyle sıraladı:
“Madımak katliamını hatırlamak, unutmamak, adının katliam olduğunu tanımlayabilmek, katillerin cezalandırılmaması ama kimsenin de intikam duygusu taşımaması, bugün de benzer şekilde hayatların yarım bırakılması ve hasretlik. Ama finalde de göz ışığı gibi bir umut yanması, Hasretle…
Ankara’daki en yakın gösterim 29 Mayıs 2018’de Yılmaz Güney Sahnesi’nde gerçekleşecek. Sonrasında Türkiye’de ve Avrupa’da farklı şehirlerde turneler düzenlenmesi planlanıyor. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.