PİRHA – Sağlık alanında örgütlü kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesinde toplumsal cinsiyet eşitliğine dikkat çekti. Yapılan basın açıklamasında “Kadınların dili hep isyanın dili olagelmiştir” denilerek 31 Mart seçimlerinde de “Oyumuz toplumsal cinsiyet eşitliğini savunanlardan yana olacaktır” ifadeleri kullanıldı.
Ankara Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası, Veterinerler Odası Kadın Komisyonları ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şube Kadın Sekreterliği, 8 Mart öncesi ortak basın açıklaması yaparak cinsiyet eşitliğine dikkat çekti. Basın açıklamasını okuyan Dr. Filiz Ak, kadınların tespit ve önerilerilerini açıklayarak “8 Mart, başka bir dünyanın olanaklılığına ilişkin umudumuzun günüdür” diyerek şöyle devam etti:
“Biz kadınlar; ataerkilliğin yüzyıllardır bizleri dışında bırakmaya çalıştığı tarihe rağmen, kendi tarihimizi özgürlüklerimiz, emeklerimiz, bedenlerimiz, haklarımız ve onurumuz için verdiğimiz mücadelelerle yazarak bugüne geldik. Bu nedenle biz kadınların dili hep isyanın dili olagelmiştir. Ve bu isyan; kadın hareketinin ortak tarihini sahiplenen bütün kadınların dayanışmasının da sesi olmuştur. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, hem bu dayanışmamızın hem de başka bir dünyanın olanaklığına ilişkin umudumuzun günüdür!”
“2018’DE EN AZ 255 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ”
Filiz Ak, kadına yönelik şiddetin de altını çizerek “Son beş yılda öldürülen kadın sayısı 1371, yaralanan kadın sayısı da 2075’tir” diyerek şu verileri paylaştı:
“2018’de en az 255 kadın, aralarında üç bebeğin de olduğu en az 20 çocuk ve cinayet sırasında kadınların yanında olan en az 39 erkek öldürülmüştür. Erkekler; 61 kadına tecavüz etmiş, 188 kadını taciz etmiş, aralarında kız çocuklarının da olduğu en az 516 kadına zorla seks işçiliği yaptırmış, 347 kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmuş, en az 380 kadını da yaralamıştır.
Ülkemizde bugün gelinen noktayı anlamak için şu verilere bakmak yeterli olmaktadır: Türkiye, 2018 Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Endeksi’ne göre ise, ne yazık ki 149 ülke içinde 130. sırada yer almaktadır (sıralamada yükseldikçe açıklık azalmaktadır). Bu endeksin alt gruplarındaki duruma baktığımızda; Türkiye çalışma yaşamına katılımda 131. karar verme süreçlerine katılımda 113. eğitim olanaklarına erişimde 106. sağlıkta ise 67. sırada yer almaktadır.”
“CİNSİYET EŞİTLİĞİ OLMADAN SAĞLIKLI BİREYLER OLMAZ”
Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlık tanımına da dikkat çeken Ak, “Sağlık; sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, aynı zamanda fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir” dedi. Sağlığın belirleyicilerini de sıralayan Dr. Filiz Ak şöyle devam etti:
“Temel bir insan hakkı olan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği kavramı, kadınların ve erkeklerin eşit hak ve yükümlülüklere sahip olmaları, tüm kamusal ve özel yaşama eşit katılmaları demek olup aynı zamanda kadına yönelik şiddetin önüne geçilebildiği, günün her saatinde sokaklarda yürüme ve toplu taşıma kullanma özgürlüğünün olabildiği, kız çocuklarının okula gitme hakkını kullanabildiği ve erken yaşta evliliklerin engellenebildiği olanaklar ile eşit eğitim, eşit iş, eşit adalet uygulamalarını da kapsamaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitliği olmadan sağlıklı bireyler olmaz, sağlıklı bir toplum olmaz. Bu nedenle toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda her bireyi bilinçlendirmek, farkındalıkları arttırmak hem mesleksel hem de toplumsal görevimizdir. Toplumsal cinsiyete dayalı tüm göstergelerin iyileştirilmesini, yasalar ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış olan hakların korunmasını, eksik olan düzenlemelerin acil olarak yerine getirilmesini istiyoruz.
“DAYANIŞMA GÜNÜNDE KIZKARDEŞLERİMİZLE BİRLİKTEYİZ”
8 Mart’ta alanlarda olacaklarını açıklayan kadınlar, “Mücadeleye ve her yerde isyanımızı dile getirmeye devam edeceğiz” diyerek şunları aktardı:
“Biz kadın hareketinin tarihini yazmaya devam eden kadınlar; bu 8 Mart birlik mücadele ve dayanışma gününde yine kızkardeşlerimizle birlikteyiz; kadınları yok sayan beden politikalarına, kadına yönelik şiddete, kadın cinayetlerine, kadınlara yönelik her türlü baskı ve ayrımcılığa, güvencesiz ve esnek çalışmaya karşı kadın dayanışmasının bir parçası olmaya, toplumsal cinsiyet eşitliğinin her alanda sağlanması için mücadele edeceğiz!”
“BAŞKA BİR DÜNYA OLANAKLIDIR”
Yaklaşan yerel seçimlere dair tavırlarını da açıklayan kadınlar, “Oyumuz; toplumsal cinsiyet eşitliği ilkelerini savunan, bu ilkeler doğrultusunda stratejik eylem planlarını oluşturan, ‘toplumda cinsiyet eşitliğini destekliyorum’ diyen adaylaradır. Sokaklarında özgürce dolaşabileceğimiz, toplu taşıma araçlarında kaygısızca seyahat edebileceğimiz, öldürülmeyeceğimiz kadın dostu kentler talep ediyoruz” dedi.
PİRHA – ANKARA
Yoruma kapalı.