PİRHA – Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, idam edilişlerinin 47. yılında mezarı başında anıldı. Binlerce kişinin katıldığı anmada konuşan EMEP Genel Başkan Selma Gürkan, “Denizlerin talepleri güncelliğini hala koruyor. O gün altıncı filoya secde edenler isimleri değişse de bugün görevlerine devam ediyor” dedi.
Devrim hareketinin önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, katledilişlerinin 47. yılında Ankara’da mezarları başında anıldı.
Birçok siyasi parti, sendika ve derneğin katıldığı anma öncesinde kurumlar adına ortak açıklamayı Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mevlüt Çakmak yaparak “Yoldaşlarımızın şahsında, sömürü ve baskı düzenine boyun eğmeyerek aramızdan ayrılan bütün yitirdiklerimize selam olsun” dedi.
Çakmak ayrıca “Umutsuzluğa ve karamsarlığa yer yok” diyerek “Faşizmi ve tek adam rejiminin inşasını durdurmak, bu ablukayı dağıtmak zorundayız. Değişmez denilenin değişebileceğini bizler biliyoruz. Hiçbir kişisel çıkar gözetmeden, kendilerini bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm mücadelesine adamış yoldaşlarımızın kararlılıkları yolumuza ışık tutuyor” ifadelerini kullandı.
‘YOLDAŞLARIMIZA SÖZÜMÜZ VAR’
Mevlüt Çakmak, “Türkiye gericiliğinin ve tek adam rejimi heveslilerinin de ömrü kısalmıştır” diyerek sözlerini şu cümlelerle sonlandırdı:
“Sermaye düzeninin, tek adam rejiminin faşist saldırganlığına karşı; Bağımsızlık, Demokrasi ve Sosyalizm mücadelesi kazanacaktır. İşçi sınıfı; tüm halkların talepleriyle birleşerek, kapitalist emperyalist gericiliği mezarına gömecektir. Yoldaşlarımıza sözümüz var: Umudu büyütecek, geleceğin sınıfsız ve sömürüsüz dünyasını mutlaka kuracağız.”
Açıklama ardından anmaya katılan yurttaşlar, Üç Fidanın mezarlarını ziyaret ederek, karanfiller bıraktı.
“TALEPLERİ GÜNCELLİĞİNİ KORUYOR”
EMEP Genel Başkan Selma Gürkan PİRHA’ya yaptığı değerlendirmede şunları belirtti:
“Denizlerin idamının üzerinden 47 yıl geçti. Ancak onların taleplerinin güncelliğini hala koruduğunu söyleyebiliriz. Özetleyecek olursak onların mücadelesi emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesiydi, kapitalist sömürüye karşı sosyalizm mücadelesiydi. Emperyalist barbarlığa karşı aynı zamanda halkların kardeşliğinin mücadelesiydi. O gün altıncı filoya secde edenler bugün bu politikaların emperyalistlerle işbirliği politikalarının uygulayıcısı konumundalar. O gün altıncı filoya secde edenler isimleri değişse de bugün görevlerine hala devam ediyor. Bizlerde bir taraftan Kürt sorunun demokratik çözümü, demokrasi mücadelesinin bir parçası olarak kapitalizme karşı sosyalizmi savunmak, baskıya ve şiddete karşı demokrasiyi savunmak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Denizlerin yapmış olduğu bağımsızlık, halkların kardeşliği ve sosyalizm mücadelesinin ateşi bütün güncelliği ile devam ediyor. Bugün eğer onlarca gazeteci, siyasetçi, ‘barış’ diyen Ayşe öğretmen cezaevindeyse, ‘savaş bir halk sağlığı sorunudur’ diyen hekimler ceza alıyorsa işte bu kapitalist sistemin uygulayıcılarının zulmüdür.”
“ORTAK VATANDA BİRLİKTE YAŞAMAYA ULAŞACAĞIZ”
HDP Ankara İl Eş Başkanı Hüseyin Gevher ise yaptığı açıklamada “Denizlerden bu yana zindanlarda direniş sürüyor” diyerek şöyle devam etti:
“Bugün de Leyla Güven’in başlatmış olduğu direniş 180. Gününde. Türkiye devrimci hareketinin liderleri Yusuf, Deniz, Hüseyin, Sinan’ın direnişleri bugün mücadelemizde sürüyor. Faşizm bir bütün olarak haklarımızı teslim almak ve diz çöktürmek istiyor. Zindanlarda ölüm orucuna dönüşen direniş dünyanın her yerinde halka halka gelişerek büyüyor ve hedefe doğru ilerliyor. Özgür, demokratik ortak vatanda birlikte yaşamaya ulaşacağız.”
PİRHA / ANKARA
Yoruma kapalı.