PİRHA – 10 Ekim Ankara Katliamı’ndan yaralı kurtulan Öğretmen Solmaz Kılıç, derin bir travma yaşadıklarını belirterek, “IŞİD’liler piyon. Bunları yönlendirenlerin sanık sandalyesinde olduğu güne kadar bu davanın peşinde olacağım” dedi. Ankara Katliamı davasına ilişkin izlenimlerini de aktaran Kılıç, “Katliam günü alınmayan güvenlik önlemlerinin mahkemede alındığına dikkat çekerek, ciddi anlamda bir tacizle karşı karşıya kaldıklarını belirtti.
Haberin Videosu
10 Ekim 2015’te emek ve demokrasi örgütlerinin çağrısıyla Ankara’ya gidenler arasında bulunan ve katliamdan yaralı kurtulan öğretmen Solmaz Kılıç, geçtiğimiz günlerde 4. duruşması görülen Ankara Katliamı davasına ilişkin izlenimlerini PİRHA’ya anlattı.
Ankara Garı önünde toplandıklarında polisin olmamasının ve güvenlik kontrolünün dikkat çekici olduğunu vurgulayan Kılıç, bu durumun kendisinde şüphe uyandırdığını söyledi. Birleşik Taşımacılık Sendikası’ndan arkadaşlarıyla birlikte toplanma yerine gittiğini söyleyen Kılıç, arkadaşlarıyla sohbet ederken patlama olduğunu ve Adana’dan gelen 14 demiryolcu arkadaşının katledildiğini ifade etti.
“Arkamı dönüp fotoğraf çekmeseydim belki de bugün yaşamıyor olacaktım” diyen Songül Kılıç, “Uzunca bir dönem yaşadığımdan da utanmaya başladım. Ben çok şükür yaşıyorum diyebilecek durumda değiliz, birçok arkadaş aynı düşüncede. Patlamadan sonra hastanede kaldım. Sonraki kaybettiklerimden haberim olmadı. Sonraki süreçte söylediler. Büyük bir travma’tik bir durum yaşadık.
TİHV’in yönlendirmesiyle psikolojik yardım aldıklarını belirten öğretmen Kılıç, şunları kaydetti.
“Ben çok dazla gidemedim. Tekrar o travma’yı yaşamak istemedim. Aylarca günlük hayatımın kalitesi bozuldu. 11 yaşında bir kızım var. Çok korktu çantamı ve telefonumu ona verdiklerinde öldüğümü düşünmüştü. Kızım da o travmayı atlatabilmiş değil. Benim hiçbir eylem ve etkinliklere katılmamı istemiyor. Seni kaybetmek istemiyorum, diyor kızım.”
“IŞİD’LİLER PİYON, ONLARI YÖNLENDİRENLER YARGILANMALI”
Öğretmen Songül Kılıç, katliamın kendisini nasıl etkilediğini şöyle anlatıyor:
“Okuluma çok fazla adapte olamamaya başladım. Ders anlatırken, çevremdeki insanlarla diyalog kurmamaya, konuşmamaya başladım. Sosyal bir insan olmama rağmen içime kapandım bir biçimi ile ve hiç uyumuyordum, uyku problemim vardı. Sürekli ağlıyordum, sürekli ağlıyordum. Bunları yaşadım. Bunları birçok arkadaşımız yaşadı. Çok arızalı değildim ama hep diyorum arkadaşlara fiziki olarak ağır yara almamış olabilirim ama derin bir travma yaşıyoruz, derin bir yara aldık, derin acılar yaşıyoruz hepimiz.”
“İŞİD’lilerin piyon olarak tanımlıyorum. Bunları yaptıranların bu sanık sandalyesinde olduğu güne kadar bu davanın peşinde olacağım, devam edeceğim” diyen Öğretmen Songül Kılıç, önceki gün görülen duruşmayla ilgili de izlenimlerini aktardı.
Mahkemede, katliamda yaşamlarını yitirenlerin ailelerine hakaretler edildiğini ifade eden Kılıç, “Biz sükuneti korumaya çalıştıkça onlar bizi tahrik ve provoke etmeye çalıştılar” dedi. Sanıkların mahkemedeki rahatlıklarına dikkat çeken Kılıç, bu kadar rahat davranmalarının destek aldıklarını gösterdiğini belirtti.
“OHAL GEREKÇE GÖSTERİLDİ”
Yargılanan IŞİD üyelerinin mahkemede “Burada bizim dinimiz yargılanıyor” diyerek bir savunma yaptıklarını söyleyen Kılıç, mahkemeden önce tren garından başlayarak adliyenin önüne kadar yürümelerinin engellenmeye çalışıldığını kaydetti. Engellemenin gerekçesi olarak OHAL’in gösterildiğini belirten Kılıç, basın açıklaması, toplantı, basın açıklaması gibi toplu etkinliklerin valilik kararıyla yasaklandığı cevabı aldıklarını vurguladı.
“PSİKOLOJİK BASKI YAPIYORLAR”
Daha önce mahkemelerde kendilerine kimlik kontrolü yapılmadığını da ekleyen Kılıç şunları belirtti:
“Kimliklerimize tek tek bakmaya başladılar. Her yerde kameralar vardı. Ciddi anlamda bir tacizle karşı karşıyaydık. Psikolojik bir baskı yapıyorlar bize. Almanya’dan gelen avukat arkadaşlarımızı mahkemeye almadılar. ‘Hiç bir şekilde alamayız. Valilik kararıdır. Bununla ilgili bir yazı geldi bize’ dediler. Hatta 2. günde tekrarlandı bu itekleme durumu. Davaya müdahil olmak istediler, duruşmaya da alınmadılar. Bırak onu adliye binasının bahçesine bile almadılar.”
Mahkemede tacizleri ve tehditleri devam eden sanıkların reddi hakime gitmek istediklerini kaydeden Kılıç, mahkemenin 25, 26, 27 Eylül’e ertelendiğini söyledi.
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.